Acılı yeğen Barış Sargın, cenaze skandalına ilişkin Milliyet’in sorularını yanıtladı, yaşadıkları süreci anlattı. Almanya’da yaşayan Türk vatandaşı Abdülkadir Sargın, 13 Aralık’ta kafa travmasıyla getirildiği Hannover kentindeki MHH Hastanesinde ertesi gün hayatını kaybetti. Otopsi işleminin ardından 21 Aralık’ta planlanan defin merasimi için aile üyeleri 20 Aralık’ta hastane morguna gitti. Ancak burada naaşların karıştığı fark edildi. Hatanın morgda görevli stajyer bir çalışan tarafından üstlenildiğini belirten Sargın, kendilerine teslim edilecek küllerin amcasına ait olup olmadığı konusunda da tereddütleri olduğunu söyledi.

Ailesinin aynı hastanede daha önce de ihmalle karşılaştığını belirten Sargın, dört sene önce babasının girdiği operasyonda hatalı tıbbi uygulama sonucunda yanlış bacağının kesildiğini söyledi. O dönem, o olay için de hukuki sürecin başlatıldığını belirten Sargın, ilerleyen günlerde cenaze skandalı ile ilgili yapılacak suç duyurusunda önceki konunun da gündeme getirilebileceğini ifade etti.

“Almanya’da naaş yakılma işlemleri ortalama üç haftalık bir süreç. Neden 2 gün içinde amcamın naaşı hızlıca yakıldı?” diye soran Sargın, soruşturmada yetkililerin bir şey gizlediği ihtimalinin de değerlendirilmesi gerektiğini savundu.

Türkiye’nin Hannover Konsolosluğu’nun desteğiyle avukat bulma ve hukuki danışmanlık gibi destekler için çalışmaların sürdüğünü anlatan Sargın, “Derdimiz çıkar elde etmek değil. Canımız yandı. Bu ülkede 10 milyona yakın Müslüman nüfus var. Aynısı Türkiye’de bir Hristiyan vatandaşa yapılsaydı, neler olurdu? Bu ihmaller, hatalar tekrar edilmesin, başkasının canı yanmasın istiyoruz. Sorumlular yargı önünde hesap vermeli” diye konuştu. Sargın konunun Dışişleri Bakanlığı’nca yakından takip edildiğini belirtirken, Alman polisinin de soruşturmasına başladığını bildirdi.