''Arababank'' vurgunu

Müslüman Türk halkının dini duygularını istismar etmeyi alışkanlık haline getiren dolandırıcılar yüzyılın otomobil vurgununa imza attı. İki eski Diyanet çalışanının eşleri adına kurdukları ve İstanbul ile Sinop’ta da şubesi bulunan ‘Cengiz Filo’ kiralama şirketi üzerinden başta üst düzey bürokratlar ve siyasiler olmak üzere yüzlerce kişiyi milyonlarca lira dolandırdıkları ortaya çıktı. Devletin getirdiği “6 ay 6 bin kilometre” şartını fırsata çeviren dolandırıcılar, bedelini peşin aldıkları araçları hak sahiplerine teslim etmezken, teslim edilen araçların resmi ruhsat devirlerini mağdurlara vermeye yanaşmadığı öğrenildi.

Arababank vurgunu

Akit’in ulaştığı bilgilere göre piyasada sıfır araç bulunamamasını fırsata çeviren süren ve “Jandarmaya Drone hediye etme”, “Cami ve Kur’an Kurslarına Yardım”, “Derneklere bağış” gibi yöntemlerle güven iklimi oluşturan Halil Cengiz, Ahmet Cengiz ve tekstilci ortakları Halil İbrahim Aktan’ın bu yöntemle bine yakın insanı dolandırdığı belirtildi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın talimatıyla başlatılan operasyonda Halil Cengiz ve Ahmet Cengiz ile eşleri Hatice Cengiz, Hatice Dilek Cengiz, çalışanları Murat Dilek, Yüksel Turgut, Şaban Aktan, Ertuğrul Şanlan’ın yanı sıra işbirliği yaptıkları Elibol Turizm sahibi Engin Elibol ile GrandTur Turizm sahibi Ali Rıza Çelebi’nin de olduğu 22 kişi gözaltına alındı. Büyük vurgun öncesi halkın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a olan sevgisini fırsata çevirmek isteyen dolandırıcıların “34 RTE…” plakalı araçlarla şov yapması ise dikkatlerden kaçmadı.

Alavere dalavere

Halil Cengiz ve Ahmet Cengiz isimli iki kamu personeli tarafından eşleri üzerine kurulan ‘CNGZ Cengiz Filo ve Otomotiv’ isimli şirket, Halil İbrahim Aktan isimli işadamı ile ortaklık yaparak HAKTAN&CENGİZ OTOMOTİV ismini aldı. 2021 yılı Aralık ayında Sinop’un Durağan ilçesinde tekstil bünyesinde şube açtı. Özellikle Aktan’ın tanınmış siyasi ve bürokratlarla kurduğu yakın ilişkiyi kullanan ortaklar ilk aşamada ‘uygun şartlarda’ araç satıp bunların fotoğraflarını sosyal medyada boy boy paylaşarak kendini tanıttı. 2022 yılı Aralık ayı geldiğinde ise Haktan&Cengiz Otomotiv olarak bilinen firmadaki ortaklık sona erdi ve tabelalar indi. ‘Problemli bir ayrılık’ gibi kamuoyuna yansıtılan ve rakip firmalar gibi izlenim verilerek Cengiz otomotiv ve Haktan otomotiv adıyla ayrı ayrı faaliyet yürüten ortakların ticari ilişkisinin ise geri planda son ana kadar devam ettiği belgelerle ortaya konuldu. Şirketin kamuoyunda tanınırlığının artması noktasında en büyük katkıyı sağlayan ve son ana kadar işbirliğini devam ettiren sözde eski ortakları Aktan’ın gözaltına alınmaması ise soru işaretlerine sebep oldu.

Çiftlikbank'tan büyük

Konuyla ilgili olarak Akit’e özel açıklamalarda bulunan avukatlar ve mağdurlar, olayın basit bir dolandırıcılık faaliyetinden ibaret olmadığını, Türkiye’nin “çiftlikbank” skandalından sonra “arababank” olarak kayıtlara geçecek büyük ve organize bir vurgunla karşı karşıya olduğunu dile getirdi. Mağdurlardan Ümmühan Özgün, şunları anlattı: “Cengiz Otomotiv firmasına Mayıs ayında 1 milyon 200 bin TL para vererek satın aldığım aracın tarafıma verilmesini beklerken böyle bir olayla karşılaştık. Benim gibi birçok kişinin onlarca yıllık emeği heba oldu. Yüzlerce mağdur ve yüz milyonlarca lira vurgun var. Bu şebeke Cumhurbaşkanımızın adını da kirli emellerine açıkça alet etti. Devletimiz bu olaya el atsın, dolandırıcıların yaptıkları yanlarına kâr kalmasın, hepsinden tek tek hesap sorulsun ve mağduriyetimiz giderilsin” ifadelerini kullanırken, mağdur Bünyamin Akça ise Haktan Grubu ile ortaklığa da vurgu yaparak, “Görüntüde ayrılık izlenimi verdiler ama son ana kadar işbirlikleri devam etmiş. Araç alımı için Boyabat’ta bulunan dükkânımın tapusunu Cengizlere verdim, fakat sonradan öğrendim ki bu olay patlamadan kısa bir süre önce benim tapumu Halil İbrahim Aktan’ın üzerine devretmişler. Yine Haktan grubuna son dönemde bazı araba devirlerinin yapıldığını da öğrendik. Kirli bir tezgâh kurup yüzlerce kişiyi mağdur ettiler. Ucu kime dokunursa dokunsun bunlardan mutlaka hesap sorulmalıdır.”

En ağır cezayı almalılar

Avukat Sena Gündağ ise şunları dile getirdi: “Ortada Türkiye tarihinde görülmemiş boyutta bir otomobil vurgunu söz konusu. Mağdur sayısı çok fazla ve toplam rakam dudak uçuklatıyor. Fakat toplanan paranın nerede olduğu meçhul. En başından itibaren tüm hukuki süreci yakından takip ediyoruz. Arka planda işbirliği yaptıkları birçok firma var ve bunların hiçbirisi masum değil. Onlarla ve aralarındaki ilişki ile ilgili tüm bilgi ve belgeleri savcılığa sunduk. Birçok avukat arkadaşımız sürece dâhil oldu, davalar açıldı. Ayrıca yüzlerce kişi suç duyurusunda bulundu. Bir daha böyle cürümler işlenmesin diye suçlular en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.”

Avukat Şura Nur Bülbül de, şunları anlattı: “Diyanet camiasından birçok müştekinin avukatlığını yapıyorum. Bu suçu işleyenler, dini ve milli duyguları suiistimal etmek suretiyle çeşitli STK’ları ve kamu görevlilerini de kullanarak başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, devlete ve devlet kurumlarına olan güveni de zedeleyecek bir dolandırıcılık faaliyetine imza atmıştır. Hukuk önünde hesap vermeleri gerekir.”