Avm’ler İle Belimizi Kırdılar

Esnafın tercih edilmemesinin en büyük sebebi olarak avm ve süpermarketleri işaret eden Polat: “ Siyasilerden talebimiz, biz herhangi bir destek istemiyoruz, biz kredi istemiyoruz, para istemiyoruz. Süper marketler ve avmlerle bizleri kıyaslayıp bizim belimizi kırıyorlar. Pandemi süresinde esnafı kapattılar, avm’leri açık tuttular. Esnafın buna çok büyük tepkisi var.”dedi. Pandemi sürecinde Avm’lerin açık olmasını esnafın kapalı olmasını adaletsiz bulan Polat, Esnafın kazanmasının tek yolunun haftasonu avm ve süpermarketlerin kapatılmasından geçtiğini söyledi. Sözlerinin devamında Polat: “ Bakın şurada 30 tane dükkan var 10 tane dükkanı ya açık bulursunuz ya bulamazsınız. Yok müşteri gelmiyor! Müşterileri kapmışlar. Marketler kapmış, avmler kapmış. Adamın ayağının altında avm var niye gelsin.”diyerek isyan etti.

“ BİR ESNAFA PARKOMATI ÇOK GÖRÜRSENİZ 4-5 SENE SONRA BUNUN YANSIMALARI OLUR”

Mersin merkez çarşı esnafının en büyük sorunlarından bir diğeri ise otopark sorunu.Mersin Büyükşehir Belediyesinin başlattığı parkomat çalışmalarının durdurulması çarşı esnafının tepkisine yol açtı. Konuyla ilgili olarak Polat, “Otopark sorunu var, belediyeyle sorunlarımız var. Büyükşehir belediyesine Vahap Seçer’in seçilmesi için destek verdik. Arkasından koştuk burada toplantılar yaptık. Ama Vahap Seçer burada parkomat’ı kurdu sonra vazgeçti. Ne olduysa bir anda vazgeçti. Yani şimdi bir esnafa bir parkomatı çok görürseniz 4-5 sene sonra bunun yansımaları olur. Esnafın kalbi kırılır farklı kaymalar olur. Vatandaş değişik seçeneklere yönelir. Esnaf kendini dikkate alan kendi sorunlarını gündeme getiren insanları muhatap alır. Bugün otopark sorunumuz var. Çarşının en büyük sorunu çözülmüyor.” dedi.

“ÇİFTLİK BALIKÇILIĞINDA TEKEL OLUŞMUŞ İSTEDİKLERİ GİBİ FİYAT KOYUYORLAR”

Çiftlik balıkçılığının kuruluş amacının dışına çıkıldığını ve bu sektörde tekelleşmenin oluştuğunu düşünen Polat, “Bir de çiftlik balıklarında sıkıntılarımız var. Mesela çiftlik balıkçılığının çıkış amacı halk balık yesin, ucuz balık üretelim, balık çeşitlerini çoğaltalım. Balıkların denizlerden yavrularını topladılar. Çupra ve levreğin yavrularının geri dönüşümü denize olmadı. Denizlerden balıkları almışsın. Kendine çiftlik yapmışsın. Oradan para kazanıyorsun. Ticaret yapıyorsun. Avrupa’ya gönderiyorsun. Bu ticaretin halka hiçbir katkısı yok. Çiftlik balıkçılığında tekel oluşmuş istedikleri gibi fiyat koyuyorlar ve şuan kültür ve çiftlik balığının fiyatı deniz balığının fiyatını geçmiş durumda. Böyle bir şey olamaz. 40 liraya 50 liraya çiftlik balığı olmaz. Bu çupra levrek ticaretini yapan adamlarda kelli felli adamlar. Bunlarla mücadele edemiyoruz. Her yeri bağlamışlar. Burada Anamur da ki balık çiftliklerini iptal ettirene kadar neler çektik biz. Adamların elleri kolları uzun.” dedi.

“ESNAF AYAKTA DURMAZSA HALK AYAKTA DURMAZ”

İstihdamın kaynağının esnaftan geçtiğini söyleyen Polat: “ Herkes istihdamın fabrikalarda olduğunu sanıyordu. Bir bakan “Bu pandemi döneminde Türkiye’de ki en büyük istihdamı esnafın yaptığını anladık.” dedi. Niye esnafın yaptığını anladı. Çünkü burada 30 tane dükkan var. Her sezonda 5 tane adam çalışıyor. Çarp 150 kişi yapar. Şu gördüğünüz 100 metrelik sokakta bir fabrika gibi. Sadece bu sokağı söylüyorum tüm sokakları düşünün. Nasıl kayıtlara geçmiyor. Çalışanların çoğunun sigortası yok. Esnaf akşama kadar ne kazanıyor ki. Yevmiye usulü çalışıyor. Hayat şartları öyle gerektiriyor. Birçok kişi icralık. Kredi kartı borcu var. Sigorta yaptıramıyor. Sigortalıya da çalışamıyor. İnsanlık bitmiş. Herkes borca batmış. İcraya düşmüş. Sigortalı bir yerde çalışamaz. Ne oluyor esnafın yanında çalışıyor. Sigorta olmayınca istihdam kayıt dışı oluyor. Ama istihdamın çoğu esnafta oluyor. Esnaf ayakta durmazsa halk ayakta durmaz. Asıl sorun bu.”dedi.

(haber merkezi)