Ayda yılda bir konuşuyor onda da boş konuşuyor!

Çankırı Dodurga'da 8 yıl sonra yapılan belediye başkanı seçimini AK Parti'nin adayı Hüseyin Kaşıkçı kazandı. Kaşıkçı 955 oy ile birinci olurken en yakın rakibi Yeniden Refah Partisi'nin adayı Hakan Kuşcu ise 47 oy aldı.

Seçimi Cumhur İttifakı'nın adayı AK Partili Hasan Hüseyin Kaşıkçı 955 oy toplayarak yüzde 87.2 oranla kazandı.

AK Parti'nin rekor oy oranının ardından erken seçim isteyen muhalifler kara kara düşünmeye başlarken, Dodurga'da aday çıkaramayan İYİ Parti suçu Vali ve Kaymakam'a attı. Sözcü'den Ruhat Mengi'ye konuşan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın, Vali ve Kaymakam'ın vatandaşları kandırmaya çalıştığını ima etti.

 

Röportajın ilgili bölümü şu şekilde:

Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan bir rahatlık içinde görünüyor. Geçen hafta, 8 yılın ardından yeniden belde statüsü kazanan Dodurga'da (Çankırı) seçimi AKP adayının kazandığı ve Erdoğan'ın AK Parti'yi tebrik ettiği haberi vardı. Adeta “hepsini böyle kazanacağız” rahatlığı içinde, neden sizce?

Bence rahatlık içinde değil, şu anda ıstırap içerisinde. Kendisini teselli etmeye çalıştığını düşünüyorum. Biz parti olarak o seçime aday göstermedik, katılmadık. Bildiğim kadarıyla CHP de aday göstermedi ve katılmadı.

Neden?

Şunun için; çocukluğundan beri siyasetin içinde olan ve 5 dönem Meclis'te bulunan biri olarak söylüyorum, statü olarak belde statüsüyle belediye olan, 1000-1400 seçmenli olan yerlere devlet gider çöker, valisini kaymakamını oraya iletir, vaatleriyle o insanlardan oy ister, insanlar da “bu kadar vaat varken oyumu vereyim de ben de yararlanayım” der.

Bütün beldeler, hatta ilçeler için geçerli değil mi? İlçeler de “sizi il yaparız” vaadi verilebilir.

İlçeler için daha zordur, küçük bir yerde vaat yapıp insanların karşılık beklemesi ayrı şeydir, il veya ilçeden vaatle oy alabilmek başkadır. Seçim sadece burada yapıldı, tek bir yerde olunca para saçan bir iktidarla yarışa girmenin manası yoktur. Tayyip Erdoğan sadece Dodurga'da kazandı diye mutlu oluyorsa vay haline.