AYM’nin aldığı bu karar din düşmanlarının işine yarar

Din ve ahlak dersinden muaf tutulma talebi kabul edilmeyen ateist bir öğrencinin başvurusunu değerlendiren AYM, oy çokluğu ile öğrenci ve ailesi lehine ‘hak ihlali’ kararı verdi. İlahiyatçılar, AYM’nin bu kararının ateist ve evrimci kafayı cesaretlendireceğini belirterek, “Din karşıtlarının ekmeğine yağ sürüldü” dedi.

Anayasa Mahkemesi (AYM) oy çokluğuyla aldığı skandal karar ile Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf tutulmak isteyen bir ateist öğrencinin başvurusunun kabul edilmemesinin, anayasa’ya aykırı olduğuna hükmetti ve öğrenci ile velisine 20 bin TL manevi tazminat ödenmesine karar verdi. Resmi Gazete’de yayınlanan karara göre 15 AYM üyesinin yedisi karara karşı oy kullandı.

Ateistlerin ve din karşıtlarının ekmeğine yağ süren karar azgın azınlığı da din derslerinin tümüyle kaldırılması yolunda cesaretlendirdi. İnançlı kesimde ise hayal kırıklığına neden olan karar ilahiyatçılar tarafından da tepkiyle karşılandı.

Karar bizleri üzmüştür

Diyanet-Sen Genel Başkanı Ali Yıldız, ülkemizde yaşayan insanların kahir ekseriyetinin İslam dinine mensup olduğuna dikkati çekerek, “Din kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi, adı üstünde dinin kültür boyutu ve genel ahlak ilkelerini öğreten bir derstir. Farklı inançlara sahip ya da ateist olmak kişilerin tercihidir. Ancak mensup olduğu toplumun dini değerlerini en azından kültür seviyesinde öğrenmek ve genel ahlak anlayışını bilmek o kişiye günlük hayatında da kolaylık sağlayacak bilgilerdir. AYM’nin kararı maalesef bizleri üzmüştür. İnsanın inanmadığı bir dinin gereklerini yerine getirmesi tabi ki gerekmez. Ancak bulunduğu toplumun değerlerini, inancını, kültürünü öğrenmesi gerekir” dedi.

Din ilahi bir nizamdır ve dersi zorunlu olmalıdır

“Din; yeryüzünde insanların huzura ermeleri ve mutlu olmaları için Allah Teala tarafından gönderilmiş ilahi bir nizamdır” diyen Diva-Sen Genel Başkanı Mustafa Çopursuz ise AYM’nin kararı ile ilgili şunları söyledi: “İnsanlar kaynağı ilahi olmasa da kendi aralarında uydurmuş oldukları birtakım yolları da din olarak kabul etmişler ve ruhlarını onunla tatmin cihetine gitmişlerdir. Genel manası itibariyle yeryüzünde vuku bulan olumsuz davranışların ve saldırganlıkların kesinlikle dini açıdan zayıflığın bir eseri olduğunu düşünüyoruz. Zira haksız yere cana kıymalar, içki, kumar, fal okları, insana hiçbir faydası olmayan alışkanlıkların toplum arasında her geçen gün artarak devam etmesi de fertlerin dinden uzak olmalarının bir sonucudur. Sayıları her geçen gün artan ve erkekken kadın olmak, kadınken erkek olmak isteyen gençlerin çokluğu da aile yapımızı bozan, dini eğitimini alamadıkları için anormal derneklere ve oluşumlara kayan, daha sonra kaydıkları yerde kaybolan nesil de yine aynı sebeplerden dolayı öz benliklerinden uzaklaşmışlardır.”

Biz kabul etmiyoruz

Bu veriler ışığında AYM’nin kararının geleceğimiz için çok hatalı olduğunu aktaran Çopursuz şöyle devam etti; “Kanaatimiz şudur ki; AYM bahse konu değerlendirmesini kişinin hür iradesi ekseninde değerlendirmiş ve zorunlu din dersinin kabul edilemez olduğuna kanaat getirmiştir. Bu karar geleceğimiz için çok yanlıştır ve kabul edilemezdir. Filhakika din kültürü ve ahlak dersini okutan öğretmenine şu veya bu şekilde kızan öğrenciler de aynı yolu takip edecek ve din dersinden muaf olma talebinde bulunacaktır. Bu ise toplumumuzun tamamen ifsadına yol açacak, anormal oluşumlar güç kazanacak! AYM insanların içerisinde bulunduğu çıkmazların sebeplerini ve sonuçlarını ölçerek karar verme cihetine gitmiş olsa idi asla bu kararı vermezdi. Talebimiz AYM’nin vermiş olduğu bu kararlarını yeniden değerlendirip toplumu rahatlatıcı sonuca gitmeleridir. Aksi durum aziz milletimizin geleceğini tehlikelere sürükleyecektir.”