CHP diktasına isyan yürüyüşü

eçimler öncesi evinin mütevazı mutfağında çektiği videolarla “açlık ebediyatı” yaparak oy devşirmeye çalışan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 14-28 Mayıs seçimlerinde aldığı ağır yenilginin acısını Belek’te geceliği 316 bin liralık VİP villada unutmaya çalışırken, kendisine yönelik isyan ise dalga dalga büyüyor. Ekrem İmamoğlu’nun başlattığı, Mansur Yavaş, Tunç Soyer, Bülent Tezcan ve çok sayıda CHP’nin ağır topunun açıktan destek verdiği “değişim” çağrısı partiyi adım adım bölünmenin eşiğine getirirken, Kılıçdaroğlu’na yönelik bir kazan kaldırma hadisesi de Bolu’da patlak verdi. Tabandan yükselen “değişim” çağrılarına kulak tıkayan Kılıçdaroğlu’na sert eleştirilerde bulunan ve “kesin ihraç” istemiyle disipline sevk edilen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, “değişim ve adalet yürüyüşü” adı altında Bolu’dan Ankara’ya yürüme kararı aldı.

Bolu Beyi'ne benzetti

CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun MİT Kumpası davası kapsamında “vatana ihanet” suçundan tutuklanmasının ardından Kılıçdaroğlu önderliğinde başlatılan sözde ‘adalet’ yürüyüşünden esinlenen Özcan, yürüyüşünü bugün Bolu Meydanı’nda yer alan Anıt Park’ta başlatacak. CHP’de ‘tek adam’ gibi hareket eden Kılıçdaroğlu’nu zalimliğiyle bilinen Bolu Bey’ine benzeten Özcan, yürüyüşe ilişkin paylaşımında, “Köroğlu, halkı için nasıl Bolu Beyi’ne başkaldırdıysa, ben de değişime karşı çıkan Kılıçdaroğlu’na, milyonlarca Atatürkçü, Cumhuriyet sevdalısı ve hakkı yenen parti emekçileri için BAŞ-KAL-DI-RI-YO-RUM” ifadelerini kullandı. Köroğlu’nun diyarından CHP Genel Merkezi’ne gerçekleşecek yürüyüşü ve CHP’deki “değişim” kavgasını Akit’e değerlendiren siyaset bilimciler ve yazarlar, okuyucularımıza özel açıklamada bulundu

Kavga dalga dalga yayılıyor

Siyaset Bilimci ve Hukukçu Mehmet Kırmızı, şunları dile getirdi: “CHP’de sular durulmuyor. Seçimlerin kaybedilişinden sonra kurultay çağrılarına cevap vermeyen üst yönetim şimdi de parti içinde kıyıma başladı. Daha önce geçici olarak disipline sevk edilen Tanju Özcan, seçimden sonra Kılıçdaroğlu’na istifa çağrıları ve değişim isteği sebebiyle bu defa kesin ihraç talebiyle disipline sevk edildi. Özcan, Kılıçdaroğlu’nun değişmesi ve gitmesi gerektiğini açık söyleyen nadir CHP’li belediye başkanlarından biriydi. Bu değişim isteği adeta partide sonu oldu. Ancak CHP yönetimi burada iki yüzünü gösteriyor. Aynı değişim çağrısını yapan Ekrem İmamoğlu’nu disipline sevk etmeyen CHP yönetimi, gücünün yettiği olan Özcan’ı anında disipline sevk ediyor. İmamoğlu’nun sevk edilmesi durumunda daha fazla güçleneceğini öngörüyor. CHP’li sular durulmayacak gibi görünüyor. Çünkü içerde büyük bir savaş var. Özcan’ın yürüyüşüyle sular durulmaktan ziyade dalga boyutunu almış durumda. Ancak bu dalgaların altında Kılıçdaroğlu mu kalacak? Yoksa Ekrem İmamoğlu ve arkadaşları mı. İzleyip göreceğiz.

Atatürk bile karşısında duramaz!

Mansur Yavaş seçimlerden beri sessiz. Herhangi bir açıklama yapma ihtiyacı duymuyor. Çünkü CHP yönetimi adeta tüm belediye başkanlarını yakın markaja almış ve baskı altına sokmuş durumda. Kimsenin açıklama yapmasını istemiyor. Hatta ve hatta Meclis Grubunda yapılan bir uyarıyla bütün milletvekillerinin herhangi bir izin almadan yazılı ya da görsel basına çıkmamaları gerektiği dikte edildi. CHP’de büyük bir savaş var. Canan Kaftancıoğlu, Kılıçdaroğlu’nun tarafına geçmiş durumda. Ayrıca Kılıçdaroğlu’nun kurultay delegeleri üzerinde de çok büyük bir etkisi var. Mustafa Kemal mezarından kalkıp CHP kurultayında Kılıçdaroğlu karşısında aday olsa seçimi kazanamaz. Kılıçdaroğlu işte o kadar güçlü durumda. Tabii bu gücünün farkında. Gücünün farkında olduğu için de çok rahat bir şekilde şu an süreci yürütüyor.”

CHP’de değişim olmayacak gibi

Araştırmacı Yazar İsmail Nacar da, şu değerlendirmede bulundu: “Seçimlerden önce herkes İstanbul Belediye Başkanının aday olması için bastırıyordu. Fakat içerideki ve dışarıdaki derin odaklar Kılıçdaroğlu’nun kalmasını istiyordu. Ayrıca şu anda delege yapısı büyük oranda Kılıçdaroğlu’nun yanında. Yani Kılıçdaroğlu’nu CHP’den göndermek çok zor. Tanju Özcan’ın yürüyüşü, İmamoğlu’nun değişim vurgusu Kılıçdaroğlu’nu değiştiremeye yetmez. Ulaştığım bilgilere göre, içeride de dışarıda da partinin başında Kılıçdaroğlu’nun kalmasını isteyen yapıların olduğu yönünde. Zaten dikkat ederseniz Kılıçdaroğlu kendisinden oldukça emin. Onun için CHP’nin genel başkanlığında bir değişiklik olmayacak.”