CHP yolsuzluğunu yazdım kazma kürekle dövdüler!

Her fırsatta basın özgürlüğünden dem vuran zillet paydaşlarının saldırısına uğrayan son gazeteci, Başkanlığını CHP’li Erdem Gül’ün yaptığı Adalar Belediyesi’nde dönen yolsuzlukları ifşa eden ve kaçak yapılaşmayı haberleştiren Serkan Güngör oldu.

CHP Adalar İlçe Başkanı A. Ercan Akpolat’ın sekreteri Gözde Acar’a ait Büyükada’da bulunan kaçak binayı görüntülemek için gittiği inşaat alanında kalabalık bir grubun kazma ve kürekli saldırısına uğrayan ve yoğun bakıma kaldırılan Güngör, hayati tehlikeyi atlatır atlatmaz yaşadıklarını Akit’e anlattı.

Kaçak inşaatı görüntülemeye gittim

Yolsuzlukları ifşa ettiği için saldırıya uğradığını doğrulayan Güngör, şunları söyledi: “Adalar Belediyesi’nde yaşanan yolsuzluklarla ilgili yerel gazetelere haberler hazırlıyorum ve kişisel Facebook hesabımdan paylaşımlar yapıyorum. Saldırının gerçekleştiği Büyükada’daki kaçak inşaatı da haber için görüntülemeye gittim. Burada kaçak kat çıkılarak müstakil bir ev 2 katlı binaya çevriliyordu. Kaçak inşaat çalışmalarının yapıldığı bina, CHP Adalar İlçe Başkanı A. Ercan Akpolat’ın sekreteri Gözde Acar isimli kadına ait. Bu binanın eski halinin fotoğrafları bende mevcuttu. Kaçak yapılaşma ile ne hale getirildiğinin görülmesi için fotoğraf çekmem gerekiyordu. Olaydan kısa bir süre önce Adalar Belediyesi İmar Müdürü ve Zabıta Müdürü inşaatın önünden geçiyor, kaçak çalışmaları görüyor ama hiçbir işlem yapmıyordu. Gazeteci olduğumu sadece bir fotoğraf çekmek istediğimi söylediğimde, çalışanlar ve inşaattakiler bir anda etrafıma toplanıp beni tartaklamaya başladı. İlk olarak, sonradan isminin Fecri. A. olduğunu öğrendiğim inşaat işçisi kafama inşaat küreğiyle vurdu. Sonra duvarlara sıva yapılan mala ile kafama şiddetli darbeler, tekmeler ve yumruklarla birlikte vurdular. Orada bir baygınlık geçirdim.”

Baygınken de vurmuşlar

Saldırının yerde baygın vaziyette iken de sürdüğünü öğrendiğini belirten Güngör, şöyle devam etti: “Daha önceden ben Adalar ile ilgili yaptığım haberlerden dolayı zaten tehditler alıyordum. Hatta daha önce de iki kez saldırıya uğradım. Son saldırıyı gerçekleştirenlerle tehdit edenler aynı gruptan. Bunlarla ilgili daha önceden de haber yapıyoruz diye zaten bize karşı bir kin durumu söz konusuydu. Haber yapılmasını istemiyorlardı. Bu saldırı beklenen bir şeydi. Öldürme kastıyla saldırdılar. Baygın haldeyken bile inşaat kürekleriyle kafama vurmaya devam etmişler. Tek istediğim bir fotoğraf çekmekti, başka bir şey değildi.”

Zilletin gazetecilere saldırı dosyası kabarık

Konu basın özgürlüğünden açıldığında mangalda kül bırakmadıkları halde kendilerine yönelik en ufak bir eleştirel haberde gazetecileri ölümüne darp eden zillet paydaşlarınca yakın dönemde gerçekleşen saldırılardan bazıları şunlar:

CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a soru soran Beyaz TV muhabiri İsmail Çanak ve kameraman Tansel Yılmaz, Yavaş’ın korumaları tarafından darp edildi.

Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde dönen yolsuzlukları belgeleyen Mersinli gazeteci Zeynel Boğan, CHP’li belediyeye bağlı Mezarlıklar Müdürlüğü personelinin muştalı saldırısına uğradı.

CHP’li Kuşadası Belediyesi’nden dönen yolsuzlukları belgeleyen yazar Ergün Poyraz, belediyeden ballı ihaleler alan kişilerce kurulan kanlı pusu ile ağır yaralandı.

Şehit bacısına küfreden İP’in ağzı bozuk vekili Lütfü Türkkan’ın kaçak çiftliğini görüntüleyen İHA muhabiri Mustafa Uslu, Türkkan’ın yakınları tarafından kanlar içerisinde bırakıldı.

Başkanlığını CHP’li Erdem Gül’ün yaptığı Adalar Belediyesi’nde dönen yolsuzlukları ifşa eden Serkan Güngör kazma ve kürekle ölümüne darp edildi.

CHP VE HDP’lilerin ‘geberir inşallah’ yazmaları beni çok üzdü

CHP’nin içinde durmadan basın özgürlüğünden bahsedildiğini ancak kendi partisi olduğu halde CHP’lilerin en ufak bir eleştiriye bile tahammülleri olmladığını anlatan Güngör “Sadece hukuksuz ve kanunsuz dediğimiz şeyleri dile getirdik diye, ‘Sen AK Partilisin’ diyerek bir karalama kampanyasına giriştiler. Bu da yetmedi, kendi sıkı fıkı oldukları HDP’li iş ortaklarını üzerime sürüp beni tehdit ettiler. Bu benim hastanede ikinci günüm. Dünden beri hakkımda ‘Bu Ak Parti’nin adamı’ şeklinde inanılmaz bir linç kampanyası başlatıldı. ‘Geberir inşallah’ yazılarak altına CHP kalp ve HDP kalp şeklinde birçok yorum gördüm. Bu beni gerçekten çok üzdü” dedi.