CHP'li Bülbül, Danıştay'ın İstanbul Sözleşmesi ile ilgili kararını eleştirdi

CHP Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Süleyman Bülbül, Danıştay'ın İstanbul Sözleşmesi'nden çıkış kararı için açılan davalarda yürütmeyi durdurma talebine ilişkin ret kararını İYİ Parti lideri Meral Akşener'in açtığı dava üzerinden açıklamasına dikkat çekti. Bülbül, "Erdoğan'ın zamanında Danıştay üyeliğine atadığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi AKP 1.Hukuk Müşaviri Lütfiye Akbulut'un oyuyla birlikte, 2'ye karşı 3 oyla ret kararı verdi. Karar siyasidir" dedi.


Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)  Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Süleyman Bülbül, her gün bir kadının cinayete kurban gittiği, şiddete maruz kaldığı Türkiye'de AKP'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çıkış kararı için açılan davaları ret eden Danıştay'ı eleştirdi.
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Danıştay üyeliğine AKP zamanında İstanbul Büyükşehir Belediyesi 1.Hukuk Müşaviri olan Lütfiye Akbulut’u atadığını anımsatan Süleyman Bülbül, bugün alınan kararda o günkü atamanın etkiliği olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

DANIŞTAY'IN ZAMANLAMASI DA MANİDAR
"Erdoğan Danıştay üyeliğine AKP zamanında İstanbul Büyükşehir Belediyesi olan 1.Hukuk Müşaviri Lütfiye Akbulut’u atamıştı. Şimdi Lütfiye Akbulut'un oyuyla birlikte, 2'ye karşı 3 oyla Danıştay 10. Dairesi, #İstanbulSözleşmesi feshinin yürütmesinin durdurulmasını reddetti!
Kadınların, 'İstanbul sözleşmesi yaşatır ısrarına rağmen AKP iktidarı İstanbul Sözleşmesi'nden çıkış kararı aldı. Binlerce kadın, sivil toplum örgütü, siyasi partiler kararın iptali için dava açtı. Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararına ilişkin açılan talebi reddetmesinin zamanlaması da oldukça manidardır. Danıştay yürütmeyi durdurmayacağını Meral Akşener'in açtığı davada açıkladı. Alınan kararın baştan aşağı siyasi olduğu çok açık ve nettir.
İstanbul sözleşmesinden çıkma kararı ve Danıştay kararı; ucube sistem olan parti devleti, tek adam rejiminin yargıyı siyasallaştırmasının bir örneğidir. Tek adam rejimi, yargıyı ve yasamayı yürütmeye bağlayarak demokrasi ve özgürlükleri bir kenara itmiştir."