Seçimlere kısa bir süre kalmışken muhalif medyadan skandal görüntüler gelmeye devam ediyor...

Her fırsatta AK Parti seçmenini hedef alan CHP'lilere bir yenisi daha eklendi. Siyasal İletişim Uzmanı Şeyda Taluk, CHP'nin yarı resmi yayın organı olan Halk TV’de Ayşenur Arslan'ın sunduğu programda haddini aşan ifadeler kullandı.

Taluk'a çok sert tepki gösteren Akşam gazetesi yazarı Hikmet Genç ise "Yok arkadaş, bunlar uslanmayacak" ifadelerini kullandığı yazısında şunları kaydetti:

"Kendini, "CHP'li çağdaş laik solcu cumhuriyet kadını" olarak tanımlayan biri, CHP'nin kanalında anlatıyor;

"AK Parti'nin bu kadar büyümesini, hala iktidarda kalmasının nedenlerinden biri de kadın seçmendir. Kadın seçmenin büyük bir çoğunluğu ev kadınıdır. Sen, ben kadın nüfusunun içerisinde küçük bir azınlığız. Kendimize iyi eğitimli, beyaz yakalı diyelim"

Yok arkadaş, bunlar uslanmayacak.

Onca sebep uydurdular. Makarnacı, kömürcü, bidon kafalı, göbeğini kaşıyan..vs, demediklerini bırakmadılar. Seçim sonuçlarını Stockholm Sendromu'na bağlayanlar oldu. Bu millete 'koyun sığır' diyen kaşalotları da gördük.

Ulan 20 yıl oldu!

Ülkede her alanda yaşanan devrimleri, insan hayatına dokunan onca gelişmeyi hala nasıl görmezsiniz?..

20 sene önce Hastane kapısında sıra beklerken ölen hastalar vardı. Bugün dünyanın en gelişmiş ülkelerinden daha iyi bir sağlık sistemine sahibiz.

Depremzedeler için yurtdışından gelen yardım parasıyla memur maaşlarının ödendiği günlerden, asrın felaketine maruz kalan bir ülke olarak depremzedeye 2,5 ayda yeni evini teslim etmeye başlayan devleti gördük.

100 yıldır yapılamayan yollar, havalimanları, köprüler, tüneller, hızlı trenler, hastaneler, üniversiteler, fabrikalar vs, yapılmış. Baksanıza şöyle bir etrafınıza, kör müsünüz?!..

Kendi silahını mühimmatını üreten, savunma sanayiinde teknoloji ihraç eden bir ülke olduk. Mermisinden gemisine, İHA'sından uydusuna kadar...

Hinterlandımız 'Kardak Kayalıkları'ndan, 'Mavi Vatan'a uzanmış. Bölgesel güç, küresel aktör olmuşuz.

Ve bütün bunları, ekonomik saldırılara maruz kalırken, küresel güçlerle savaşırken, 15 Temmuz'u püskürtürken başarmışız. Tüm gelişmeleri kitap olarak yazsak 10 ciltlik ansiklopedi çıkar...

Yenilmişlik psikozu, birikmiş kin ve nefret yüzünden akılları dumura uğradı...

Evet, bugün AK Parti'nin büyümesinin, iktidarda kalmasının nedenlerinden biri kadın seçmendir.

Sizin 'cahil, ev kadını' dediğiniz o kadınlar (-ki bir çoğu da gayet iyi eğitimlidir) feraset ve irfan sahibidir.

Oy için Müslüman taklidi yapan, ateist olup Ramazan'da iftar sofralarında dua eden, zengin ama fakir edebiyatı yapan, solcu ama emperyalistlerle iş tutan sizin o bazı eğitimli çağdaş kadınlarınızdan değil onlar.

Tarafgirlik, aidiyet, ya da ideolojik körlükle açıklanabilecek bir durum değil bu.

Her türlü ahmaklığa, akla hayale gelmeyecek zırvalara inanır hale geldiler.

'Yürüyen mürekkep' zırvasına inanan, "araştırılsın" diyen en çağdaş en eğitimli en laik kadının eğitim durumu; prof!..

Çok 'eğitimli' kadın; "AK Parti evde oturan cahil ev kadınları yüzünden iktidarda" diyor.

Ama, "Bye Kemal'den hiçbir halt olmaz ama tuvalet terliği bile olsa oyumuzu CHP'ye basacağız" diyen çok akıllı, çağdaş solcu cumhuriyetçi falan oluyor..

Bu saatten sonra size hiçbir şey anlatılmaz.

Adam yine kazanacak, siz yine kuduracaksınız.

Ne diyelim. Üzülün kahrolun kudurun.

Şeytan azapta gerek!.."