Dersimli Kemal’den sinsi manevra

Hazreti Ali’nin ‘önemli bir İslam düşünürü” olduğunu söyleyerek hem dini hem de kendi mezhebi konusunda bile cehaletini gözler önüne seren ancak AK Parti iktidarını ‘dini değerleri istismar etmekle’ suçlayan 7’li koalisyonun Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun seçim ayarlı tehlikeli provokasyonuna tepkiler dinmiyor.

Her fırsatta “CHP’yi Alevileştirmekle” eleştirildiği halde, göreve geldiği 13 yılda Alevi kimliğini gizleyen Kılıçdaroğlu’nun, mezhepsel farklılıkları kaşıyarak oy devşirmeye çalışması büyük tepki çekti. “Alevi aday kazanamaz” diyerek mezhepçi tavır takınan ittifak ortaklarının açıklamalarını görmezden gelen Kılıçdaroğlu’nun, çektiği videoda “Ben Aleviyim. Hak Muhammed Ali inancıyla yetişmiş, samimi bir Müslümanım. Alevi olmaz diyen bu sisteme, doğru olan, dürüst olan, ahlaklı olan olur, diyecek misin?” ifadeleri, toplumun kabuk bağlayan yaralarını kanatmaya ve mağduriyet üzerinden siyasi rant devşirmeye yönelik sinsi manevra olarak yorumlandı.

Mezhepçi söylemler üzerinden toplumu kutuplaştırmaya çalışan ve toplumsal fay hatalarını tetikleyen Kılıçdaroğlu’nun aymaz tavrını Akit’e değerlendiren Alevi kanaat önderleri, özel açıklamalarda bulundu.

Aleviliğini yeni mi hatırladı?

Alevi Ocakları Bilim Eğitim İnanç ve Kültür Derneği Genel Başkanı Emrah Uslu, yıllardır Alevi olduğunu ağzına almayan Kılıçdaroğlu’nun açıklamasını manidar bulduğunu belirterek “Seçimi kazanma ihtimali olmadığını gören Kemal Bey’in toplum içerisinde bir infial çıkarmaya çalıştığını sanıyorum. Çünkü Kılıçdaroğlu’un camiayla ve yaşantısıyla Alevilikle uzaktan yakından alakası yok. Bugün mü Alevi olduğunu hatırladı? Kılıçdaroğlu’nun siyasetini kendisinin yürüttüğüne inanmıyorum. Ne derlerse onu yaptığını düşünüyorum. Bu açıklamayı çok tehlikeli görüyorum. Hazreti Ali için ‘İslam düşünürü’ demek nasıl bir Alevi olduğunu, daha doğrusu Alevi olmadığının ispatı olarak düşünüyorum. İşte görüyoruz, Eren Erdemler, Barış Ataylar, ‘Alevi’ adı altındaki özellikle Almanya’daki sol fraksiyonlar ve Yeşil Sol partilerin sözde Alevi adaylarını. Bu kesinlikle Almanya’daki ‘Ali’siz Alevilik” projesini yürüten beyin takımıyla hareket eden bir yapı. Bunlar Cumhuriyet Halk Partisini istila etmiş durumdalar. Türk milletinin kurgulanan oyuna düşeceğini sanmıyor, sağduyulu, vatanını milletini seven Alevilerin sandıkta gereken cevabı vereceğini düşünüyorum” dedi.

Birliğimize zarar verecek

Yesevi Bektaşi Oğuz Ocakları Genel Başkanı Ayhan Türk ise şunları söyledi: “Yıllardır Alevi olduğu yönünde mesaj vermeyen, Aleviler için tek adım atmayan Kılıçdaroğlu, seçim öncesi Alevi olduğunu hatırladı. Kemal Bey’in hesabını bilmeyiz ama cumhurbaşkanı olmayı hedefleyen kim olursa olsun hiçbir mezhebi, etnik taassuba girmeden 85 milyonun cumhurbaşkanı olarak yola çıkmalıdır. Biz Alevi toplumu olarak Atatürkçüyüz. Cumhuriyete bağlıyız. ‘Atatürk’ün kurduğu partiyiz’ diyen ve birçok çelişkiyi bağrında taşıyan, Canan Kaftancıoğlu gibi, Sezgin Tanrıkulu gibi Atatürk’ün kurduğu bu devlete temelden karşı olan ve yıkmayı amaçlayan çevrelere yakın olan kişilerin bugün CHP’de olmasının zaten hiçbir izahı yok. Bunun yanında, Atatürk’ün kurduğu partinin bugün mezhebi kavramları kullanarak gündem olmaya çalışıyor olması her şeyden önce Türk milletinin birliğine, dirliğine ve bütünlüğüne zarar verecek bir olgudur. Zaten Kemal Bey’in bu açıklaması da Alevi toplumunda, ‘Vay Ne büyük adamsın. Harika bir açıklama yaptın” gibi bir tepkiyle karşılanmadı. Açıklamalarıyla bekledikleri ve hesapladıkları o etki Alevi toplumu üzerinde görülmedi. Bu meselenin pişirilip pişirilip Türk milletini önüne getirilmeye çalışmasını son derece tehlikeli ve art niyetli buluyorum. Türkiye’de Alevi olmak suç veya kötü bir şey değil.”