Devletimizden Allah razı olsun

Elazığ’da deprem çadırı önünde açıklama yaptıkları halde “Tek bir Kızılay çadırı görmedim” diyen, orman yangınları başladığında “Yangın bölgesinde helikopter görmedim”, “İtfaiyecilerin ayağında bot bile yok” diyerek halkı galeyana getirmeye çalışan, döviz operasyonlarında fırsatçıların yanında yer alarak “dolar daha da artacak 25 TL olacak” fitnesiyle panik atmosferini körükleyen zillet ve işbirlikçi medyası, şimdi de Türkiye’nin tarafı olmadığı kanlı savaştan bile rant devşirmeye çalışıyor.

Krizden medet uman Zillet

Ukrayna’da ikamet eden binlerce Türk vatandaşının yerini 10 gün önceden tespit eden, savaş başlamadan hem mesajla hem de telefonla tek tek ulaşan ve tahliye operasyonuna karşı hazırlıklı olmaları yönünde bilgilendiren Türk Konsolosluğunun başarısını görmezden gelen şer bileşenleri, Türkiye’yi ‘büyük devlet’ olmamakla suçluyor. Dünyanın birçok ülkesi çatışma bölgesinden çıkaramadığı vatandaşlarını sığınaklarda kaderine terk etmişken, hem Ukrayna hem de Rusya tarafıyla yakın ilişkisini avantaja çeviren Türkiye, vatandaşlarımızı ve başka ülkenin vatandaşlarını benzeri görülmemiş bir operasyonla tahliye ediyor.

Tüm dünyanın içinden geçtiği ateş çemberine rağmen ülkesine iftira atmaktan çekinemeyen takoz muhalefetinin bazı yalanları şöyle:

CHP’li Özgür Özel, birçok ülkenin günler öncesinden vatandaşlarını uyardığını söyleyerek, Türkiye’yi ‘büyük bir devlet’ olmamakla itham ederken, Kiev’den bağlanan Hikmet Samet Alemdar adlı vatandaş, büyükelçiliğin kendilerini 10 gün öncesinden arayarak tek tek bilgi verdiğini söyledi ve Özel’i yalanladı.

Öğrencileri bile yalancı

Halk TV’de Ayşenur Arslan’ın programına Ukrayna’dan bağlanan Naz Nazenin adlı yandaş öğrenci, “Türk Konsolosloğu ülkeyi terk etmiş” yalanını söylerken, CHP’nin kanalındaki yalan bilgiye Dışişleri Bakanlığı’ndan sert tepki geldi.

İP’li Aytun Çıray, THY’nin Ukrayna’daki Türk öğrencileri yurda getirmek için 500 dolar istediğini iddia ederken, oysa hiçbir ülke Ukrayna hava sahasını kullanamıyor.

CHP’nin ve muhalif medyanın, “Türk istihbaratı nerede?”, “Bugüne kadar niye harekete geçmedi?”, “Batı tedbir alırken Türkiye vatandaşlarını yalnız bıraktı” yalanlarını ise bizzat savaş bölgesindeki öğrenciler yalanlıyor.

Akit’in ulaştığı Kiev Medical University Diş Hekimliği Öğrencisi Fatma Nur Seyfeli ise, iddiaları yalanlayarak, şunları dile getirdi:

Hızır gibi yetişti

“Türk Konsolosluğu yetkilileri bizi günler öncesinde arayarak isimlerimizi almış ve ‘Biz size ulaşacağız’ demişlerdi. Haber verilmesi üzerine biz de elçiliğe geldik. Konsoloslukta şu an yaklaşık 300 civarında Türk öğrenci var. Diğer öğrenciler de var. Gerçekten Türkiye çok hızlı bir şekilde bizlere ulaştı. Biz bile bu kadarını beklemiyorduk. Sığınaklarda mahsur kalacağımızı düşünüyorduk. Konsolosluk bize anında yardım etti. Allah devletimizden razı olsun. Şu anda sıcak, güzel ve rahat bir ortamımız var. Sadece dışarıdaki olaylar bizi çok etkiliyor. Onun dışında her şeyimiz var. Konsolosluğumuz her türlü ihtiyacımızı sağlıyor. İran olsun, Hindistan olsun, Afrika, Nijerya gibi diğer ülkelerden gelen öğrenciler şu anda mağdur durumda. Hiçbir ülkenin konsolosluğu bu denli hızlı bir çalışma sağlamadılar ve öğrencilere de bu şekilde yardımcı olmuyorlar. Çatışmalar sakinleşir sakinleşmez Türkiye’ye doğru yola çıkacağız.”