Nasuhi Güngör, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın altılı masanın cumhurbaşkanı adayıyla ilgili son çıkışının kafaları fazlasıyla karıştırdığını belirtti. Güngör, Habertürk'teki yazısında özetle şunları kaydetti:

"(…) 6’lı masadan gelen değerlendirmelerde “çoklu aday” ihtimalinden giderek daha fazla söz edilir oldu.

Öte yandan kimse masadan kalkan taraf olmak istemiyor, ama herkes aynı vurguyla masadan tek aday çıkacak diyemiyor.

Belki en farklı değerlendirme dün geceki Habertürk yayınında Fatih Altaylı’ya konuşan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’dan geldi: “Ortak aday 6 genel başkandan biriyse zaten işimiz çok kolay. Ama dışarıdan aday olması durumunda ortay adayımızın görüşlerine çok saygılı oluruz. Demokrasiye inansın, özde demokrat olsun, kucaklayıcı olsun, 85 milyonun Cumhurbaşkanı olsun.”

Daha önce dikkat çekmiştim. Adayın açıklanması konusunda en sakin tavrı DEVA gösteriyor, ısrarla acele edilmemesi gerektiğini söylüyor başından itibaren.

Ancak dışarıdan bir adayın böyle tanımlanmasına yanlış hatırlamıyorsam ilk kez tanık oluyoruz.

Dışarıdan bir adayın desteklenmesi söz konusu olacaksa öncelikle Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylıktan vazgeçmesi gerekiyor. Daha doğrusu vazgeçirilmesi.

Yanı sıra masanın diğer ana aktörü Meral Akşener’in de evet demesi lazım.

Babacan’ın demokrat, kucaklayıcı ve 85 milyonun cumhurbaşkanı olarak yaptığı tarife uygun bir isim var mı gündemlerinde? Yoksa bir profil mi konuluyor ortaya?

Aynı röportajda şunu da söyledi Ali Babacan: “Ortada dolaşan genel başkanlar var, belediye başkanları var, bir de toplumda dillendirilen isimler var. Topu topu 15-20 kişilik isim havuzu var.”

15-20 kişi üzerinden yapılacak bir tercihten mi, yoksa bunlar arasında zaten öne çıkan bir isimden mi söz ediliyor?

Seçime bu kadar zaman kalmışken kimsenin kafasının bu denli kalabalık ve karışık olduğunu hiç sanmıyorum."