‘6 Ok’la olmadı umutları ‘9 Işık’ta

Seçimler öncesi FETÖ ve PKK terör örgütlerinin açık desteğini alan, Kandil’in siyasi uzantısı ile kapalı kapılar ardında kirli pazarlıklar yapan ve HDP’lilere bakanlık sözü verecek kadar zıvanadan çıkan zillet paydaşları, 14 Mayıs’ta yaşadıkları tarihi hezimetin ardından çarklarıyla adeta dansözlere taş çıkarıyor. Erdoğan’ın 2.5 milyon oy fark atması üzerine afallayan ve seçimi kazanmak için “milliyetçi” söylemlere ağırlık veren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘vatan’ ve ‘beka’ vurgusu üzerinden oy devşirmeye çalışırken, devleti katliamla suçlayan Canan Kaftancıoğlu, terör tutuklusu Demirtaş’ın çizgisini beğendiğini itiraf eden Ekrem İmamoğlu ve HDP’yi ‘meşru’ ilan eden Mansur Yavaş, “ülkücülükte” yarışıyor.

Zillet çarkta yarışıyor

Terörle kirli ittifakı unutturmak ve 2. tur seçimlerini kazanmak için takiyyenin dibine vuran CHP’lilerin oy devşirmeye yönelik milliyetçi söylemlerinden bazıları şöyle:

İktidar umudunu bağladığı HDP’lilerle kapalı kapılar ardında pazarlık yapan, KHK’lı militanlara özgürlük vaat eden, Demirtaş’a tahliye sözü veren Kılıçdaroğlu, 14 Mayıs’taki yenilginin ardından ‘U’ dönüşü yaparak “milliyetçi” ve “ulusalcı” söylemlere sarıldı.

Gaziliği dedesinden, solculuğu dayısından öğrenen, Demirtaş’ın çizgisini beğendiğini itiraf eden CHP’li İBB Başkanı ve cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, ‘Rahmetli ülkücü bir amcanın yeğeni olarak yetiştim. İlk okuduğum ilk kitap Dede Korkut destanıdır, Oğuz Kağan destanıdır” diyerek milliyetçi tabanına göz kırptı.

Ermeni soykırımı yalanını savunan, devleti katliamla suçlayan, şehitlik olgusuna dil uzatan, örgüt militanlarına selam çakan CHP’li Canan Kaftancıoğlu, İstiklal Caddesi’ndeki “seçim” yürüyüşünde, Azerbaycan bayrağı, Göktürk Kağanlığı sancağı, bozkurt işaretleri ve “Tanrı Türk’ü korusun” sloganları arasında yürüdü.

Kandil’in siyasi HDP’yi “meşru” bir parti ilan eden, “HDP’de Meclis’te olup derdini anlatmak istiyordur” diyen ve PKK elebaşı Öcalan’a “Apo Bey” diye hitap eden zilletin bir diğer cumuhurbaşkanı yardımcısı adayı ABB Başkanı Mansur Yavaş, seçimden sonra “Kandil ve HDP içerisindeki PKK uzantıları Millet İttifakı aleyhine çalıştılar” diyerek, mağlubiyetin faturasını ortaklarına kesti.

Kandil'in bozkurtları

Zilletin dansözlüğünü Akit’e değerlendiren Stratejist Galip İlhaner, şunları dile getirdi: “Seçimlerin kaybedeni CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu oldu. Sadece CHP ve Kılıçdaroğlu kaybetmedi. Onlarla birlikte hareket eden herkes kaybetti. Muhalefeti destekleyen ABD ve Joe Biden kaybetti. Masadan kaçıp tekrar geri dönen Meral Akşener ve İYİ Parti kaybetti. Belediyeleri bırakıp, kendi işlerini yapmak yerine, il il turist gibi dolaşan Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş kaybetti. Ali Babacan, Temel Karamollaoğlu, Gültekin Uysal, Ahmet Davutoğlu kaybetti. Birlikte kaybettiler. Seçimin kazanını Türkiye ve dünya mazlumları oldu. Muhalefet seçimi kazansaydı PKK, 2024 yılında bütün belediyeleri alarak, özerklik ilan etmeye hazırlanacaktı. CHP ile PKK Türkiye’yi Türkistan ve Kürdistan olarak ikiye böleceklerdi. Fakat bu plan sandıkta bozuldu. HDP’nin seçim sonuçlarını belirlemede yetersiz kaldığını gören Kılıçdaroğlu ve adamları anında çark ederek “ülkücü” kesildi. Şimdi de Sinan Oğan’a giden oyları toplamak için “milliyetçi” söylemlerde bulunuyorlar. Fakat maskeleri düştü. Milletimiz gerçeği gördü. 28 Mayıs’ta da Kandil’in Bozkurtlarını sandığa gömecek.”

Bunların milliyetçiliği tutmaz

Araştırmacı Yazar Doğan Çağlar ise, şunları ifade etti: “Bu adam, HDP’li dostlarını küstürmemek adına sınır ötesi operasyonlara ret oyu verdi. PKK’ya karşı yapılacak bir operasyon için ‘yabancı paralı askerler girecekti’ dedi. Hakkâri’de gitti ‘özerlik vereceğim’ dedi. Adeta meydan okurcasına ‘yerel yönetimlere özerklik ilan edeceğim’ dedi. Sonra ‘YPG’nin bize ne zararı var’ dedi. Bir televizyon kanalına çıkıp, ‘DHKP-C’lilerin, PKK’lıların cenaze törenine gidiyoruz’ dedi. Bunların söyleyen bir adamın şuan da milliyetçi söylemler tutmaz. Geçmiş geleceğim aynasıdır. Diğer yandan, inancı olmayan bir insanın milliyetçiliği de olmaz. Canan Kaftancıoğlu bir kere inançsızlığını ortaya koymuş bir insan. Bütün manevi değerlere hakaret eden, cami minarelerine müstehcen benzetmeler yapan, bir oturuşta çeyrek domuz yiyen bir insan. Onun söylemlerine de kimse itibar etmez. İmamoğlu’na gelince; İmamoğlu ne şiş yansın ne kebap yansın muhabbetinde bir insan. Karadeniz’e gider milliyetçi olur Güneydoğu’ya gider Kürtçü olur Urfa’ya gider Arapçı olur böyle bir karaktere sahip bir insan. Bu adam HDP’ye kayyum atanıyor ona moral vermeye gidiyor böyle bir karakterde bir insan. Bunun da söylemleri tutmaz.”