Karamollaoğlu, kokonaların diline düştü! Değer miydi hiç Temel dede?

Cumhuriyet gazetesinin "ultra laik" yazarı Zülal Kalkandelen, altılı masaya "laiklik ayarı" çekti. Temel Karamollaoğlu başta olmak üzere masanın muhafazakâr olduğunu iddia eden isimlerine göndermede bulunan Kalkandelen, yazısında özetle şunları kaydetti:

"Geçen kasım ayında altılı masanın 156 sayfalık anayasa önerisi açıklanınca bazı kelimeleri özellikle taratarak aramıştım. Önce “laik” kelimesine bakmış ve sadece üç cümlede geçtiğini görmüştüm.

Genel gerekçede, Türkiye’nin “anayasamızın 2. maddesinde hükme bağlandığı gibi insan haklarına saygılı, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olabileceği” yazıyordu. 

“Temel hak ve hürriyetlerin üstünlüğü” başlıklı 13. maddede yine anayasanın 2. maddesine atıf yapılmıştı. 

 

Parti kurma ve partilerden ayrılma konusunu düzenleyen 68. maddede, siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemlerinin demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamayacağı belirtilmişti. 

O dönemde, bu durumda mevcut olan laiklik ilkelerini korumayı vaat etmek ne derece inandırıcı diye sormalıyız diye yazmıştım.

(...) Bu kez laik kelimesi metinde bir kere bile geçmiyor!

Anayasa önerisinin bağlayıcılığı yoktu, hatta eleştiriler üzerine partilerin temsilcileri, bunun sadece bir öneri olduğunu, tartışmaya açık tutulacağını söylemişlerdi. 

(...) İttifakın bileşenlerinden Saadet Partisi’nin (SP) İstanbul Sözleşmesi’ne karşı tavrı nedeniyle, sözleşmenin adı da metinde yer almadı. Ancak İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özlale, toplantının düzenlendiği salondaki konuşmasında, İstanbul Sözleşmesi’ne yeniden dönüleceği işaretini verdi. SP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya ise “Metinde ne yazıyorsa onda mutabıkız” diyerek onu yalanladı.

Anlaşılıyor ki Millet İttifakı ne laikliği koruma ne de İstanbul Sözleşmesi’ne dönme sözü verebiliyor. Kılıçdaroğlu, “İktidarımızda 24 saat içinde yürürlüğe girecek” dese de ittifak açısından durum bu. Daha en baştan bu önemli konularda anlaşmış değiller. 

Tarikatlar ve TÜSİAD ile kol kola giren siyasal İslamcılarla sonuç bu olur... (...)"