Hükümetin en yetkili ağızları, seçimlerin zamanında yapılacağını belirtmesine rağmen, sözde Nurcu Yeni Asya gazetesinin çarpıtmayı âdet haline getiren yazarı Cevher İlhan, yine bildiğini okudu.

"İktidarın, siyasi sâiklerle ortalığı bulandırıp bulanık suda siyasi kumpaslarla seçimi ertelemek" istediğini iddia eden İlhan, "Sende hiç utanma yok mu be adam" dedirten yazısında şu herzeleri yumurtladı:

"Medya üzerinden ortaya atılan, kamuoyundan gelen tepkiler üzerine “ilgimiz yok” diye çark eden “iktidar cephesi”nin el altından “seçimleri bir altı ay, bir yıl öteleme” denemesi sonuçsuz kalırken, seçim tarihine dair tartışmalar sürüyor.

Öncelikle hukukçular, ileri sürülen “7062 Sayılı Yüksek Seçim Kurulunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 6. maddesine göre YSK’nin seçimlerin 2023 Mayıs veya Haziran aylarında yapılmasının mümkün olmadığı görüşünü Meclis’e bildirmesi” önerisinin bir temenniden öteye geçmediğine ve “seçimleri erteleme yetkisinin olmadığına dikkat çekiyorlar.

Anayasal hükümle seçimleri erteleme yetkisi Cumhurbaşkanı’nda ya da YSK’da değil, tamamen Mecliste. 

DEPREM BÖLGESİ SEÇİME HAZIRLANABİLİR

Bunun içindir ki hukukun herhangi bir kişi, zümre ve sınıfa özel uygulanamayacağını, seçimlerin ertelenemeyeceğini nazara veren ana muhalefet lideri Kılıçdaroğlu, ancak savaş halinde seçimin ertelenebileceğini vurguluyor.

Keza “ucube tek adam rejimi”nde siyasi iktidarın “her bir kurumu ele geçireceğiz’ derken kurumları çürüttüğünü, devlette ciddiyet ve liyakat kalmadığını, bütün hataların ve kusurların ‘tek adam sistemi’nden türediğini ve tek sorumlusunun Erdoğan olduğunu” bildiren İyi Parti Lideri Akşener’in, “14 Mayıs’a yetişemeyecek seçimin 18 Haziran’a kaldığı” tesbiti bu durumu teyid ediyor. 

YSK’nin 18 Haziran’a daha dört ay varken deprem bölgesini seçime hazırlayamayacağı iddiasının hiçbir geçerliliği bulunmuyor.

Konunun uzmanları, bugünkü teknolojik imkânlarla problemlerin kolaylıkla aşılabileceğini, herkesin kimlik bilgilerinin bulunduğunu, YSK’nin vatandaşların nerede olurlarsa olsunlar adres değişikliklerinin de kolaylıkla tesbitiyle, il-ilçe nüfus müdürlüklerinden temin edilecek bilgilerle seçmen listelerini oluşturabileceğini, vatandaşların TC numarası ile oy kullanabileceğini belirtiyorlar.

Deprem bölgesinde okul binalarının çoğunun sağlam kaldığını, seçim sandıklarının mahallerde kurulacak konteynırlara ve çadırlara konulabileceğini, parmak boyası benzeri ek tedbirlerle âdil ve dürüst bir seçimin yapılabileceğini ifade ediyorlar.

DEPREMLE GELEN, DEPREMLE GİDİYOR…

Bu bakımdan, seçimleri erteleme manevrasının hiçbir mâkul gerekçesi kalmıyor. Bundandır dolayıdır ki amacın sırf siyasi sâiklerle ortalığı bulandırıp bulanık suda siyasi kumpaslarla seçimi ertelemekle bir süre daha iktidar koltuğunda kalmak olduğu ortaya çıkıyor.

“İktidar cephesi”, yirmi yıldır felâkete karşı hiçbir tedbir almadığının su yüzüne çıkmasını, deprem gerçeğinin bilinmesini engelleme peşinde.Her defasında siyasi çıkarları uğruna YSK’yi âlet eden siyasi iktidar, deprem bahanesiyle perde altında bu seçimi de karambola getirmeye didiniyor.