Zillet suçun ve suçlunun yanında

Geçmişte her türlü darbenin yanında saf tutan ve masum insanların darağaçlarında sallandırılması karşısında kılını kıpırdatmayan CHP ve avanesi benzer tavrını aynen sürdürüyor. Tıpkı 1960 darbesinde ve 28 Şubat sürecinde olduğu gibi her zaman cuntacıların yanında saf tutan malum zihniyet, şimdi de Tuzla Piyade Okulunda örgütlenen ve sözde Atatürkçülük maskesi altında namaz kılan teğmenleri fişleyen, onları darp eden ve ‘kılıçla keseceğiz’ diyen darbe heveslisi teğmenleri sahiplendi.

Dönem arkadaşlarına saldıracak gözleri dönen zorbalara ‘Mustafa Kemal’in askerleri’ diyerek sahip çıkan ve “Atatürk rozeti takmayan teğmenleri uyardığı için açığa alınan” şeklindeki ifadelerle Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde kutuplaşmayı körükleyen postalcı teğmenlerin arkasında saf tutan CHP ve medyası, suçu ve suçluyu övmekte sakınca görmüyor. Yaşananları Akit’e değerlendiren hukukçular, “CHP ve medyasının suç işlediğini ve yargılanması” gerektiğini söylüyor.

Cuntacı kafa varlığını koruyor

Avukat Yurdal Kılıçer, söz konusu olayda darp, tehdit, şiddet gibi suç eylemleri varsa ve birileri bu eylemleri gerçeklikten uzaklaştırma amacı ile hareket ederse, TCK Madde 288’de düzenlenen ‘Adil Yargılamayı Etkilemeye Teşebbüs Suçunu’ ihlal etmiş olacağına dikkati çekerek “Ayrıca bu eylem aynı zamanda TCK 215’te düzenlenen ‘Suçu ve Suçluyu Övme’ kapsamına da girer. Bunun dışında bir darbeler tarihi olarak adlandırabileceğimiz Türkiye yakın tarihinde kendini ülkenin sahibi, kendi gibi olmayanları da ‘parya’ olarak gören bir anlayışın 15 Temmuz gibi bir acı tecrübe var iken yeniden hortlamasına yönelik işaretler ülkemiz için kaygı vericidir. Tuzla’daki olay üzerinden bir takım medya ve siyasilerin cunta günlerine özlem duyar şeklindeki yaklaşımları kabul edilemez. Şüphelilerin mağdurlara yönelik iddia edilen suç eylemlerini yokmuş gibi görmezden gelerek olayı basitleştirmeye çalışmaları hatta şüphelilere güzelleme yapacak şekilde tavır almaları cuntacı kafanın maalesef ciddi bir biçimde varlığını göstermektedir” dedi.

Gereken işlem yapılmalı

HAKDER Genel Başkanı Av. Bülent Demir de Tuzla’da teğmenlere Atatürkçü geçinen diğer teğmenlerin yaptığının ne insanlığa, ne hak ve özgürlüklere ne de TSK’nın teamüllerine ve disiplin anlayışına sığmayan bir tavır olduğunu söyledi. Demir, şöyle devam etti: “Bu tavırları kesinlikle telin ediyorum. Burada diğer teğmenlere karşı baskıcı bir şekilde Kemalizm’i, laikliği ve Atatürkçülüğü kisve olarak kullanan ve silah arkadaşlarına mobing uygulayan bu zorbalara gereken işlem yapılmalı. Zulme maruz kalan teğmenlerin hak ve özgürlüklerinin sonuna kadar savunucusu olacağım. Bu Atatürkçü geçinen zorbaları savunan milli irade düşmanı CHP’nin destekleyici tavırlarını da asla kabul etmiyorum. CHP hiçbir zaman için milli iradeye saygı göstermemiştir. Atatürkçülük kisvesi altında daima zulmün tarafında olmuştur. Bu olayda da CHP ve aveneleri ile de diğer subayların yapmış olduğu işlemlerin yasal takipçisi olacağımızı ifade etmek istiyorum.”