Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Erdoğan'dan son dakika açıklamaları

Siyaset (Web Sitesi) - Web Sitesi | 21.11.2022 - 13:09, Güncelleme: 21.11.2022 - 13:09
 

Erdoğan'dan son dakika açıklamaları

Pençe Kılıç Harekatı karadan devam edecek mi?

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Katar dönüşü uçakta gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu.Başkan Erdoğan, Pençe Kılıç Hava Harekatı'nı değerlendirdi.. PENÇE KILIÇ HAREKATI KARADAN DEVAM EDECEK Mİ? Irak ve Suriye'nin kuzeyine yönelik Pençe Kılıç Hava Harekatının kara harekatıyla devam edip etmeyeceği kamuoyunda çok merak ediliyor. Öte yandan, Rusya’nın kontrolü altındaki bölgeleri Türk Silahlı Kuvvetlerine açtığıyla ilgili bir iddia var. Cumhurbaşkanı konuyla ilgili soruya şu yanıtı verdi:  "Şunu rahatlıkla söyleyebilirim; her şeyden önce Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki bu operasyon böyle rastgele -acaba kim ne der, nasıl olur diye- düşünülerek yapılmış bir harekât değil. Daha önce de söylediğimiz gibi, eğer ülkemize, topraklarımıza birileri rahatsızlık veriyorsa bunlara biz bedelini ödetiriz. Nitekim şu anda da birçok saldırı planlaması içinde olan veya bu tür saldırıları gerçekleştiren, tehdit oluşturan terör örgütleri var güneyimizde. Bu Irak tarafında da var, Suriye tarafında da var. Her zaman söylediğim gibi, ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ derken bunu tabii boşu boşuna söylemedik. Zira beklenen, tasarlanan, planlanan saat geldiği anda da bu adımlar atıldı. Nitekim dün gece yapılan operasyon da bunun tam bir tecellisiydi. Çünkü bu terör örgütlerinin zararsız hale getirilmesi, yok edilmesi bizim şu anda güvenlik güçlerimizin başlı başına, olmazsa olmaz bir görevidir. Bunun sadece bir hava harekatıyla sınırlı kalması da söz konusu değil. Burada ne kadarlık bir güç Kara Kuvvetlerinden de buna katılması gerekir; bunu da zaten ilgili birimlerimiz, Savunma Bakanlığımız, Genelkurmayımız birlikte kararını verirler; istişaremizi yaparız, ondan sonra da adımlarımızı buna göre atarız. Zaten burada varlık gösteren ülkelerle de biz diplomatik ilişkilerimizi yaparak adımlarımızı ona göre attık ve atıyoruz." "HAREKATIN SÜREKLİLİĞİ SÖZ KONUSU" İstiklal Caddesi'ndeki saldırıdan sonra Ayn El Arap bölgesi yeniden gündeme geldi. Fırat Kalkanı bölgelerinin arasında terör işgalindeki tek bölge olarak dikkati çekiyor. Erdoğan, "Bir tarafında Cerablus bir tarafında Tel Abyad var. Arada kalmış bir bölge. Oradan sızmalar oluyor. Son örnek İstiklal Caddesindeki saldırı oldu. O bölgenin de Fırat Kalkanı bölgelerine dahil edilmesi bu operasyonların gündeminde var mı?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Her zaman zaten o bölge hedefler arasında yer almıştır ve atılan adım da zaten buna göre atılmıştır. Nitekim bu defa da yine aynı şekilde bu hedefte iki önemli bölge vardı. Bunun bir tanesi Irak’ın kuzeyi, bir diğeri de Suriye’nin kuzeyi olan bölgelerdi. Bu bölgelere yönelik adımlarımızı attık ve atmaya da buna devam edeceğiz. Ruslarla da 2019’da Soçi’de yapılan bir anlaşmamız var. Onların bölgedeki teröristleri temizleme sorumlulukları vardı. Maalesef birçok kez kendilerine tekrar tekrar hatırlatmamıza rağmen bunu yapmadılar, yapamıyorlar. Biz de bunlara karşı sessiz kalmayacağımızı, herhangi bir şekilde kendileri yapamadığı takdirde oradaki teröristlere karşı adım atacağımızı söyledik. Dün de bu çerçevede Kobani’de yuvalanan teröristlere karşı 12 hedefi vurmak suretiyle orada etkisiz hale getirdik. Burada herhangi bir tahdit yok. Bu harekâtın sürekliliği söz konusu. Karadan ve havadan gereken neyse yaptık. Bundan sonra da yapacağız." Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan diğer başlıklar şöyle:  Biz bu teröristleri yerinde etkisiz hale getirmeye yönelik bütün planlamalarımızı geniş kapsamlı olarak ele aldık ve buna göre de bu çalışmalarımızı sürdürdük, sürdürüyoruz. Tabii hangi aşamaya ne zaman geliriz, ne zaman geçeriz; bunlar ayrı konular. Ancak muhalefetin İçişleri Bakanlığımızı yermesi, ‘Sizin bunlardan haberiniz yok muydu?’ gibi ifadelerle eleştirilmesi tam bir garabet. Yani düşünün, öyle bir güvenlik teşkilatı ki 12 saat içerisinde işin failini ve bunların bağlantılı olduğu bütün kişileri, iltisaklı olduğu 50’ye yakın kişiyi evlerinde, bulundukları yerlerde, çalıştıkları yerlerde yakalamış, hepsini toplamıştır. İşin bir numaralı faili aynı şekilde hemen alınmıştır. Bütün bunlar yapıldığı halde kalkıp parlamentoda konuyla ilgili abuk sabuk böyle garip garip açıklamalar yapıyorlar. Tabii bu onların zülfü yarine dokunuyor. Şunu bir defa bilmeleri lazım; bundan sonra da sizin beraber dayanışma halinde olduğunuz bu teröristler her zaman için er veya geç ama bizim avucumuzun içindedir. Düşünün sadece İstiklal Caddesi’nde 100’ü aşkın kamera izlenmiştir, takip edilmiştir ve bu kameralar takip edildikten sonra da bunların hepsi toplanıp hemen gereken yapılmıştır. Bu tabii bizim güvenlik teşkilatımızın, İçişleri Bakanlığımızın, tüm kahraman polis teşkilatımızın ne denli güçlü olduğunun, güçlenerek yoluna devam ettiğinin de bir alametidir. Dolayısıyla ben güvenlik teşkilatımızla iftihar ediyorum. Dünya polis teşkilatının, Türk Polis Teşkilatının gücünü kabullenmiş olması ve “Türk Polis Teşkilatı dünyanın en saygın polis teşkilatıdır” demesi, herhalde rastgele bir tespit değil. Bu neyle oluyor? İşte bu tür uygulamalarla, gösterdikleri başarılarla oluyor. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde yakalayıp öldürdüklerini görüyoruz. Bizde ise öldürmeye yönelmiyor; canlı yakalamak, dinlemek ve nereyle iltisakları olduğunu, bütün bunları çıkarmak suretiyle bunların üzerine üzerine gittiler, gidiyoruz. İşte burada da olayın Suriye tarafından, nerelerden tevarüs ettiğini, nerelerden ülkemize sızdıklarını, hepsini tespit ettiler, çıkardılar ve üzerlerine üzerlerine de gidiyoruz. Şu anda yargılama süreçleri de devam ediyor.  PENÇE KILIÇ HAREKATININ DETAYLARI Pençe Kılıç Hava Harekatının icrasında 70 kadar muharip ve destek uçağımız ile İHA’lar hep birlikte görev aldılar. Bu başarılı operasyonu bu şekilde 70 kadar muharip ve destek uçağımız, İHA’lar hep birlikte gerçekleştirdiler. Harekatta, Suriye ve Irak kuzeyinde ülkemizi, milletimizi ve hudut güvenliğimizi tehdit eden teröristlere ait barınak, sığınak, mağara, tünel, mühimmat depolarıyla sözde karargâh ve eğitim kamplarından oluşan toplam 89 hedef başarıyla imha edildi. Bu sıradan bir olay değil. Burada çok sayıda terörist etkisiz hale getirildi. Bunlar mağaraların içinde. Bu mağaraların hepsi bombalanıyor. Orada kimin öldüğü, kimin etkisiz hale geldiği, bunların hepsi daha sonra çıkacak. Şu anda gelinen noktada Irak kuzeyinde yaklaşık 140 kilometre derinlikte 45, Suriye’de ise yaklaşık 20 kilometre derinlikte 44 terör yuvası tam isabetle vuruldu. Harekata katılan unsurlarımız hamdolsun vukuatsız olarak tekrar görev mahalline döndüler. Operasyon sürerken sabaha doğru 04.00’te Hulusi Paşa’yla görüştüm, son durum nedir bana anlattı. Bu şekilde başarılı bir operasyonla geceyi kapamış olduk. SORU: (Hacı Yakışıklı) Operasyonlar için “Bir gece ansızın” sözünü aslında siz yeni kullanmıyorsunuz. Birkaç senedir kullanıyorsunuz. Artık operasyonun şiarı haline geldi. Hakikaten de verdiğiniz talimatlarla bu bir gece ansızın gerçekleşiyor. Siz bunu birkaç senedir söylemenize rağmen bu operasyonlar özellikle 2016 Ağustos’tan bu yana yoğun bir şekilde devam ederken, Türk Silahlı Kuvvetleri en operasyonal dönemini yaşarken, içeriden birileri de “Seçimler yaklaşıyor, seçimlere yaklaşıldığı için de Cumhurbaşkanı bunu içerideki siyaset için kullanıyor” yorumunu yapıyorlar. Bunlara karşı değerlendirmeniz ne olacak?  OPERASYONLA İLGİLİ PROVOKATİF AÇIKLAMALAR ("Seçimler yaklaştığı için Cumhurbaşkanı bunu siyaset için kullanıyor" yorumuna karşı değerlendirmeniz nedir?) Bunlara karşı yapabileceğimiz aslında herhangi bir değerlendirme yok. Çünkü biz terörle mücadeleyi yeni başlatmadık ki... Düşünün, yıllar öncesinde terörün durumu neydi? Sorunlarda listenin başında terör vardı değil mi? Peki şimdi sorunları şöyle bir gözden geçirdiğiniz zaman terör hangi sırada? Şimdi aşağılara indi. Peki ekonomide durum ne? Buyurun işte en son Merkez Bankasının döviz rezervi 123 milyar dolara ulaştı. Bu ay sonuna kadar döviz rezervimiz belki 130 milyar doları bulacak. Ey muhalefet, biz bu rakamlara yabancı değiliz. Başbakanlığım döneminde bizim döviz rezervimiz 135 milyar dolara kadar çıkmıştı. Türkiye buna yabancı değil. Biz bunu yeniden evelallah yakalayabiliriz, üstüne de çıkabiliriz. Bu adımları da atacağız. Tabii bunlar bütün bu provokatif yaklaşımlarıyla zannediyorlar ki böyle dersek biz iktidarı çökertiriz. Hayır, bunların hiçbirisiyle bizi çökertemezsiniz. Çünkü biz emin adımlarla, dünyanın da bu noktada güvenini sağlamak suretiyle yolumuza devam ediyoruz. Hele hele Rusya-Ukrayna savaşındaki tavrımız, dünyaya verdiğimiz mesaj, açtığımız tahıl koridoru, bununla birlikte gübreydi, amonyaktı vesaire buna yönelik attığımız adımlar ortada. Bütün bunların neticesinde, hangi liderle görüşsek hepsinin bize söylediği şu; “Gerçekten çok büyük işler başardınız. Çok büyük işler başarıyorsunuz ve sizlerle beraber dünya şu anda rahat bir nefes alıyor.” İşte bu akşam Sayın Guterres’le yine yan yanaydık, konuştuk. O da yine teşekkürlerini, şükranlarını bildiriyor. “Eğer Türkiye bu işin içerisinde olmasaydı biz bu işi başaramazdık” diyorlar. Peki muhalefetten böyle bir şey duydunuz mu, duyuyor musunuz? Bir teşekkür var mı? Yok. Çünkü bizde muhalefet, olumsuzluklar üzerine kuruludur, hakkı teslim etme üzerine değil. Onlar ister kabul etsin ister kabul etmesin, biz yolumuza devam ediyoruz. Sayın Putin, bana şu teklifi yaptı; “Az gelişmiş ülkelere yani fakir ülkelere biz ücretsiz olarak bu tahılı gönderelim.” Biz de mutabıkız dedik. Hatta öyle bir planlama yaptık ki biz icabında buğdayı alırız, Türkiye’de bunu una çeviririz, ondan sonra da un olarak bunu o az gelişmiş ülkelere göndeririz. Guterres’le de konuştuğumuz gibi, şu anda bunu buğday olarak alıp una çevirmek ve az gelişmiş ülkelere, fakir ülkelere bizim un olarak bunu göndermemiz de o insanların bize olan hayır duasını artıracaktır. 
Pençe Kılıç Harekatı karadan devam edecek mi?

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Katar dönüşü uçakta gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu.Başkan Erdoğan, Pençe Kılıç Hava Harekatı'nı değerlendirdi..

PENÇE KILIÇ HAREKATI KARADAN DEVAM EDECEK Mİ?

Irak ve Suriye'nin kuzeyine yönelik Pençe Kılıç Hava Harekatının kara harekatıyla devam edip etmeyeceği kamuoyunda çok merak ediliyor. Öte yandan, Rusya’nın kontrolü altındaki bölgeleri Türk Silahlı Kuvvetlerine açtığıyla ilgili bir iddia var. Cumhurbaşkanı konuyla ilgili soruya şu yanıtı verdi: 

"Şunu rahatlıkla söyleyebilirim; her şeyden önce Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki bu operasyon böyle rastgele -acaba kim ne der, nasıl olur diye- düşünülerek yapılmış bir harekât değil. Daha önce de söylediğimiz gibi, eğer ülkemize, topraklarımıza birileri rahatsızlık veriyorsa bunlara biz bedelini ödetiriz. Nitekim şu anda da birçok saldırı planlaması içinde olan veya bu tür saldırıları gerçekleştiren, tehdit oluşturan terör örgütleri var güneyimizde. Bu Irak tarafında da var, Suriye tarafında da var. Her zaman söylediğim gibi, ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ derken bunu tabii boşu boşuna söylemedik. Zira beklenen, tasarlanan, planlanan saat geldiği anda da bu adımlar atıldı. Nitekim dün gece yapılan operasyon da bunun tam bir tecellisiydi. Çünkü bu terör örgütlerinin zararsız hale getirilmesi, yok edilmesi bizim şu anda güvenlik güçlerimizin başlı başına, olmazsa olmaz bir görevidir. Bunun sadece bir hava harekatıyla sınırlı kalması da söz konusu değilBurada ne kadarlık bir güç Kara Kuvvetlerinden de buna katılması gerekir; bunu da zaten ilgili birimlerimiz, Savunma Bakanlığımız, Genelkurmayımız birlikte kararını verirler; istişaremizi yaparız, ondan sonra da adımlarımızı buna göre atarız. Zaten burada varlık gösteren ülkelerle de biz diplomatik ilişkilerimizi yaparak adımlarımızı ona göre attık ve atıyoruz."

"HAREKATIN SÜREKLİLİĞİ SÖZ KONUSU"

İstiklal Caddesi'ndeki saldırıdan sonra Ayn El Arap bölgesi yeniden gündeme geldi. Fırat Kalkanı bölgelerinin arasında terör işgalindeki tek bölge olarak dikkati çekiyor. Erdoğan, "Bir tarafında Cerablus bir tarafında Tel Abyad var. Arada kalmış bir bölge. Oradan sızmalar oluyor. Son örnek İstiklal Caddesindeki saldırı oldu. O bölgenin de Fırat Kalkanı bölgelerine dahil edilmesi bu operasyonların gündeminde var mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Her zaman zaten o bölge hedefler arasında yer almıştır ve atılan adım da zaten buna göre atılmıştır. Nitekim bu defa da yine aynı şekilde bu hedefte iki önemli bölge vardı. Bunun bir tanesi Irak’ın kuzeyi, bir diğeri de Suriye’nin kuzeyi olan bölgelerdi. Bu bölgelere yönelik adımlarımızı attık ve atmaya da buna devam edeceğiz. Ruslarla da 2019’da Soçi’de yapılan bir anlaşmamız var. Onların bölgedeki teröristleri temizleme sorumlulukları vardı. Maalesef birçok kez kendilerine tekrar tekrar hatırlatmamıza rağmen bunu yapmadılar, yapamıyorlar. Biz de bunlara karşı sessiz kalmayacağımızı, herhangi bir şekilde kendileri yapamadığı takdirde oradaki teröristlere karşı adım atacağımızı söyledik. Dün de bu çerçevede Kobani’de yuvalanan teröristlere karşı 12 hedefi vurmak suretiyle orada etkisiz hale getirdik. Burada herhangi bir tahdit yok. Bu harekâtın sürekliliği söz konusu. Karadan ve havadan gereken neyse yaptık. Bundan sonra da yapacağız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan diğer başlıklar şöyle: 

Biz bu teröristleri yerinde etkisiz hale getirmeye yönelik bütün planlamalarımızı geniş kapsamlı olarak ele aldık ve buna göre de bu çalışmalarımızı sürdürdük, sürdürüyoruz. Tabii hangi aşamaya ne zaman geliriz, ne zaman geçeriz; bunlar ayrı konular. Ancak muhalefetin İçişleri Bakanlığımızı yermesi, ‘Sizin bunlardan haberiniz yok muydu?’ gibi ifadelerle eleştirilmesi tam bir garabet. Yani düşünün, öyle bir güvenlik teşkilatı ki 12 saat içerisinde işin failini ve bunların bağlantılı olduğu bütün kişileri, iltisaklı olduğu 50’ye yakın kişiyi evlerinde, bulundukları yerlerde, çalıştıkları yerlerde yakalamış, hepsini toplamıştır. İşin bir numaralı faili aynı şekilde hemen alınmıştır. Bütün bunlar yapıldığı halde kalkıp parlamentoda konuyla ilgili abuk sabuk böyle garip garip açıklamalar yapıyorlar. Tabii bu onların zülfü yarine dokunuyor. Şunu bir defa bilmeleri lazım; bundan sonra da sizin beraber dayanışma halinde olduğunuz bu teröristler her zaman için er veya geç ama bizim avucumuzun içindedir. Düşünün sadece İstiklal Caddesi’nde 100’ü aşkın kamera izlenmiştir, takip edilmiştir ve bu kameralar takip edildikten sonra da bunların hepsi toplanıp hemen gereken yapılmıştır. Bu tabii bizim güvenlik teşkilatımızın, İçişleri Bakanlığımızın, tüm kahraman polis teşkilatımızın ne denli güçlü olduğunun, güçlenerek yoluna devam ettiğinin de bir alametidir. Dolayısıyla ben güvenlik teşkilatımızla iftihar ediyorum. Dünya polis teşkilatının, Türk Polis Teşkilatının gücünü kabullenmiş olması ve “Türk Polis Teşkilatı dünyanın en saygın polis teşkilatıdır” demesi, herhalde rastgele bir tespit değil. Bu neyle oluyor? İşte bu tür uygulamalarla, gösterdikleri başarılarla oluyor. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde yakalayıp öldürdüklerini görüyoruz. Bizde ise öldürmeye yönelmiyor; canlı yakalamak, dinlemek ve nereyle iltisakları olduğunu, bütün bunları çıkarmak suretiyle bunların üzerine üzerine gittiler, gidiyoruz. İşte burada da olayın Suriye tarafından, nerelerden tevarüs ettiğini, nerelerden ülkemize sızdıklarını, hepsini tespit ettiler, çıkardılar ve üzerlerine üzerlerine de gidiyoruz. Şu anda yargılama süreçleri de devam ediyor. 

PENÇE KILIÇ HAREKATININ DETAYLARI

Pençe Kılıç Hava Harekatının icrasında 70 kadar muharip ve destek uçağımız ile İHA’lar hep birlikte görev aldılar. Bu başarılı operasyonu bu şekilde 70 kadar muharip ve destek uçağımız, İHA’lar hep birlikte gerçekleştirdiler. Harekatta, Suriye ve Irak kuzeyinde ülkemizi, milletimizi ve hudut güvenliğimizi tehdit eden teröristlere ait barınak, sığınak, mağara, tünel, mühimmat depolarıyla sözde karargâh ve eğitim kamplarından oluşan toplam 89 hedef başarıyla imha edildi. Bu sıradan bir olay değil. Burada çok sayıda terörist etkisiz hale getirildi. Bunlar mağaraların içinde. Bu mağaraların hepsi bombalanıyor. Orada kimin öldüğü, kimin etkisiz hale geldiği, bunların hepsi daha sonra çıkacak. Şu anda gelinen noktada Irak kuzeyinde yaklaşık 140 kilometre derinlikte 45, Suriye’de ise yaklaşık 20 kilometre derinlikte 44 terör yuvası tam isabetle vuruldu. Harekata katılan unsurlarımız hamdolsun vukuatsız olarak tekrar görev mahalline döndüler. Operasyon sürerken sabaha doğru 04.00’te Hulusi Paşa’yla görüştüm, son durum nedir bana anlattı. Bu şekilde başarılı bir operasyonla geceyi kapamış olduk.

SORU: (Hacı Yakışıklı) Operasyonlar için “Bir gece ansızın” sözünü aslında siz yeni kullanmıyorsunuz. Birkaç senedir kullanıyorsunuz. Artık operasyonun şiarı haline geldi. Hakikaten de verdiğiniz talimatlarla bu bir gece ansızın gerçekleşiyor. Siz bunu birkaç senedir söylemenize rağmen bu operasyonlar özellikle 2016 Ağustos’tan bu yana yoğun bir şekilde devam ederken, Türk Silahlı Kuvvetleri en operasyonal dönemini yaşarken, içeriden birileri de “Seçimler yaklaşıyor, seçimlere yaklaşıldığı için de Cumhurbaşkanı bunu içerideki siyaset için kullanıyor” yorumunu yapıyorlar. Bunlara karşı değerlendirmeniz ne olacak? 

OPERASYONLA İLGİLİ PROVOKATİF AÇIKLAMALAR

("Seçimler yaklaştığı için Cumhurbaşkanı bunu siyaset için kullanıyor" yorumuna karşı değerlendirmeniz nedir?) Bunlara karşı yapabileceğimiz aslında herhangi bir değerlendirme yok. Çünkü biz terörle mücadeleyi yeni başlatmadık ki... Düşünün, yıllar öncesinde terörün durumu neydi? Sorunlarda listenin başında terör vardı değil mi? Peki şimdi sorunları şöyle bir gözden geçirdiğiniz zaman terör hangi sırada? Şimdi aşağılara indi. Peki ekonomide durum ne? Buyurun işte en son Merkez Bankasının döviz rezervi 123 milyar dolara ulaştı. Bu ay sonuna kadar döviz rezervimiz belki 130 milyar doları bulacak. Ey muhalefet, biz bu rakamlara yabancı değiliz. Başbakanlığım döneminde bizim döviz rezervimiz 135 milyar dolara kadar çıkmıştı. Türkiye buna yabancı değil. Biz bunu yeniden evelallah yakalayabiliriz, üstüne de çıkabiliriz. Bu adımları da atacağız. Tabii bunlar bütün bu provokatif yaklaşımlarıyla zannediyorlar ki böyle dersek biz iktidarı çökertiriz. Hayır, bunların hiçbirisiyle bizi çökertemezsiniz. Çünkü biz emin adımlarla, dünyanın da bu noktada güvenini sağlamak suretiyle yolumuza devam ediyoruz. Hele hele Rusya-Ukrayna savaşındaki tavrımız, dünyaya verdiğimiz mesaj, açtığımız tahıl koridoru, bununla birlikte gübreydi, amonyaktı vesaire buna yönelik attığımız adımlar ortada. Bütün bunların neticesinde, hangi liderle görüşsek hepsinin bize söylediği şu; “Gerçekten çok büyük işler başardınız. Çok büyük işler başarıyorsunuz ve sizlerle beraber dünya şu anda rahat bir nefes alıyor.” İşte bu akşam Sayın Guterres’le yine yan yanaydık, konuştuk. O da yine teşekkürlerini, şükranlarını bildiriyor. “Eğer Türkiye bu işin içerisinde olmasaydı biz bu işi başaramazdık” diyorlar. Peki muhalefetten böyle bir şey duydunuz mu, duyuyor musunuz? Bir teşekkür var mı? Yok. Çünkü bizde muhalefet, olumsuzluklar üzerine kuruludur, hakkı teslim etme üzerine değil. Onlar ister kabul etsin ister kabul etmesin, biz yolumuza devam ediyoruz. Sayın Putin, bana şu teklifi yaptı; “Az gelişmiş ülkelere yani fakir ülkelere biz ücretsiz olarak bu tahılı gönderelim.” Biz de mutabıkız dedik. Hatta öyle bir planlama yaptık ki biz icabında buğdayı alırız, Türkiye’de bunu una çeviririz, ondan sonra da un olarak bunu o az gelişmiş ülkelere göndeririz. Guterres’le de konuştuğumuz gibi, şu anda bunu buğday olarak alıp una çevirmek ve az gelişmiş ülkelere, fakir ülkelere bizim un olarak bunu göndermemiz de o insanların bize olan hayır duasını artıracaktır. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.