Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

GÖLGE Nefise CANARAN
Köşe Yazarı
GÖLGE Nefise CANARAN
 

Dibi Gören Söylemler ve Serdar Soydan

Erzincan'ın İliç ilçesinde dün altın madeni sahasında toprak kayması meydana geldi. Toprak kayması sonrası siyanürlü toprağın  Fırat'a  karışma riski var. Siyanür havuzları Fırat`a karışırsa ne olacak ?  Zaten aylar önce karışma olmuş. Siyanürlü toprağın Fırat'a karışmasından dolayı işletmenin faaliyet haziran ayında durdurulmuş.Çevre Ve Şehircilik, İklimlendirme Bakanlığı'ndan  birde yüklü para cezası almış işletmeci firma! 2 yada 3ay önce ; kapatmaya neden olan  durum düzeltildiği için, iyileştirmeler yapıldığından işletme tekrar faliyete açılmış.  Bu olaylar örgüsü insan zihninde soru üstüne soru oluşmasına neden oluyor! Örnek Türkiye'de siyanürle işletilen, kaç tane altın maden ocağı var? Bu tarz siyanürle işletilen işletme varsa bu firmalar ne kadar zamandır faliyet gösteriyorlar işletiliyor? Kontrolleri nasıl ve hangi aralıklarla yapılıyor?  Altın maden sahaları, halkın yaşadığı yerlere niye bukadar yakın?  Atıklar nasıl imha ediliyor? Bir siyanür sızıntısı ne sonuçlar doğurur? Dinamit kullanılması  ne kadar doğru?  Madende çalışan madenciler,  yoğunlukla bölge köylülerinden. Peki, altın sahasında ne gibi iş hastalıkları var?  Sonuçta altın ayrıştırılırken; 40'a yakın madde kullanılıyor, siyanür hariç ve 20 tanesi siyanür gibi tehlikeli madde.  Amerika ve Kanada geleneksel altın arama yaparken kendi memleketlerinde, niye ülkemizde gelip siyanür kullanıyor?  Erzincan'daki altın madeni  Fırat'a, halkın yaşam yerlerine çok yakın, acaba diğer altın madenleride ayni şekilde yakın mı yerleşim yerlerine ve su havzalrına.  Peki bundan sonra ne olucak?  Yeni bir gündemle unutulucak mı?  Ya  ilimiz sınırları içindeki Akkuyu Nükleer Santrali? Yanıbaşımızda.  Hangi tehlikeleri barındırıyor?  Herhangi bir riskte, o riskin zararı nasıl engellenecek ?  Santralin atık maddeleri nasıl imha edilecek?  Ya güvenlik?  Deaşlı bir Rus'un sahte bilgilerle santralde çalıştığı ve yakalandığı haberi düşmüştü   basına, kaç kişi gördü?  Belediyelerde, tüm kurumlarda, özel sektörde ve patlamasını bırakın, sızıntısında bile tüm canlıların yok olmasına sebep verebilecek Akkuyu  nükleer santralinde bile ; yani çürük elmalar heryerde birşekilde karışıyor sepete. Önemli olan, çürük elmayı çıkarmak. Mersin polisi başarılı bir operasyon ile  terör örgütü DEAŞ’a mensup acil yakalama mesajıyla (difüzyon) aranan Rusya uyruklu şüpheliyi Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde sahte kimlikle yakalayarak tutuklanması sağlandı. Bu Rus Deaşlıymış.  Nükleer santrale sabotaj yapsaydı?  Sıradan bir işe giriş olduğunu düşünülebilinirdi belki  sahtede olsa belge, kimlik ama Deaşlı olunca ürpeliyor insan. Sonuçta nükleer santral bu.. Mutlaka Polisimiz  gerekli araştırmaları yapıyordur . Nükleer Santral yetkilileride gerekli önlemleri almıştır.  Taş ocaklarınıda unutmayalım ama  ayrı bir kategoride ;uzun uzun inceleyip, muhataplarını, sahiplerini, karşı olanları dinleyip anlatmak gerekir.  Siyanürle altın  çıkarmak.  Nükleer santraller.  Hesler.  Taş ocakları.  Doğayı  katletmeye değer mi?  Değiyor ki demek ki ki her yerdeler.  Vesselam...  Birazda Siyaset..  Canlı izledik Serdar Soydan'ı,  Habertürk kanalında. Beyefendi kişiliği, güleç yüzü samimiyeti ile ekranı doldurdu özellikle eşiyle yaşadığı o süprizli an  ve sonraki konuşmalar hoş ambiyanstı. Genel seçimde yurt dışı oylarıyla milletvekliliği kıl payı kaçınca üzülmüştü Mersin Serdar Soydan'a . Moderatörün karşısında siyasi konularda hakimdi. Buraya kadar tamam. Ama sonrası... Olay yerel yönetime gelince o  konuya hakimiyet kalmadı.Dibi gördü.  Tüm adayların yaptığı hatayı yaptı ;emeğe saygısızlık. Hizmet yok demek ;önce rakibine sonra belediyenin en üstten en alt görev yapan personelin emeğine, alınterine saygısızlık. Ve kent halkınada. Sonuçta; koskoca 5 sene hiçbir hizmet olmasa halk susar mı hele  ki, Mersin gibi yerde?  Sayın Soydan'ın  Mersin'in kimlik sorunu olduğunu ve lobileşme olmadığını söylemeside başlı başına gaftı  .   Yayında; merkezi yönetim, büyükşehir, ilçe bir arada olursa hizmet sorunsuz dedi. Yani aslında, Vahap Seçer`in merkezi yönetim her hizmet projemize taş koydu söyleminide, teyit etti bir nevi. Ulaşımdaki sorunun çözülemeyişi de bu yüzden değil mi ki zaten?  İşçi çıkarma olacak olmayacak olayına gelince; ne yazık ki  bana hep  neden ise hep kırmızı başlıklı kız masalını çağrıştırır.  Büyükşehir belediyelerinin görevleri bellidir. Mevzuatla, kurumsal olarakta hizmetler akıştayken ; adayların ayni projeleri makyajlayıp, servis ediyor olması handikap  yaşayan ve beden diliylede yansıtan bir Serdar Soydan izledik.
Ekleme Tarihi: 15 Şubat 2024 - Perşembe

Dibi Gören Söylemler ve Serdar Soydan

Erzincan'ın İliç ilçesinde dün altın madeni sahasında toprak kayması meydana geldi. Toprak kayması sonrası siyanürlü toprağın  Fırat'a  karışma riski var. Siyanür havuzları
Fırat`a karışırsa ne olacak ? 
Zaten aylar önce karışma olmuş. Siyanürlü toprağın Fırat'a karışmasından dolayı işletmenin faaliyet haziran ayında durdurulmuş.Çevre Ve Şehircilik, İklimlendirme Bakanlığı'ndan  birde yüklü para cezası almış işletmeci firma!
2 yada 3ay önce ; kapatmaya neden olan  durum düzeltildiği için, iyileştirmeler yapıldığından işletme tekrar faliyete açılmış. 

Bu olaylar örgüsü insan zihninde soru üstüne soru oluşmasına neden oluyor!

Örnek Türkiye'de siyanürle işletilen, kaç tane altın maden ocağı var?

Bu tarz siyanürle işletilen işletme varsa bu firmalar ne kadar zamandır faliyet gösteriyorlar işletiliyor?
Kontrolleri nasıl ve hangi aralıklarla yapılıyor? 
Altın maden sahaları, halkın yaşadığı yerlere niye bukadar yakın? 
Atıklar nasıl imha ediliyor?
Bir siyanür sızıntısı ne sonuçlar doğurur?
Dinamit kullanılması  ne kadar doğru? 
Madende çalışan madenciler,  yoğunlukla bölge köylülerinden. Peki, altın sahasında ne gibi iş hastalıkları var? 
Sonuçta altın ayrıştırılırken; 40'a yakın madde kullanılıyor, siyanür hariç ve 20 tanesi siyanür gibi tehlikeli madde. 
Amerika ve Kanada geleneksel altın arama yaparken kendi memleketlerinde, niye ülkemizde gelip siyanür kullanıyor? 
Erzincan'daki altın madeni  Fırat'a, halkın yaşam yerlerine çok yakın, acaba diğer altın madenleride ayni şekilde yakın mı yerleşim yerlerine ve su havzalrına. 
Peki bundan sonra ne olucak? 
Yeni bir gündemle unutulucak mı? 

Ya  ilimiz sınırları içindeki Akkuyu Nükleer Santrali?
Yanıbaşımızda. 
Hangi tehlikeleri barındırıyor? 
Herhangi bir riskte, o riskin zararı nasıl engellenecek ? 
Santralin atık maddeleri nasıl imha edilecek? 

Ya güvenlik? 
Deaşlı bir Rus'un sahte bilgilerle santralde çalıştığı ve yakalandığı haberi düşmüştü   basına, kaç kişi gördü? 
Belediyelerde, tüm kurumlarda, özel sektörde ve patlamasını bırakın, sızıntısında bile tüm canlıların yok olmasına sebep verebilecek Akkuyu  nükleer santralinde bile ; yani çürük elmalar heryerde birşekilde karışıyor sepete. Önemli olan, çürük elmayı çıkarmak.

Mersin polisi başarılı bir operasyon ile  terör örgütü DEAŞ’a mensup acil yakalama mesajıyla (difüzyon) aranan Rusya uyruklu şüpheliyi Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde sahte kimlikle yakalayarak tutuklanması sağlandı.
Bu Rus Deaşlıymış.  Nükleer santrale sabotaj yapsaydı? 
Sıradan bir işe giriş olduğunu düşünülebilinirdi belki  sahtede olsa belge, kimlik ama Deaşlı olunca ürpeliyor insan. Sonuçta nükleer santral bu..
Mutlaka Polisimiz  gerekli araştırmaları yapıyordur . Nükleer Santral yetkilileride gerekli önlemleri almıştır. 
Taş ocaklarınıda unutmayalım ama  ayrı bir kategoride ;uzun uzun inceleyip, muhataplarını, sahiplerini, karşı olanları dinleyip anlatmak gerekir. 

Siyanürle altın  çıkarmak. 
Nükleer santraller. 
Hesler. 
Taş ocakları. 
Doğayı  katletmeye değer mi? 
Değiyor ki demek ki ki her yerdeler. 
Vesselam... 
Birazda Siyaset.. 
Canlı izledik Serdar Soydan'ı,  Habertürk kanalında. Beyefendi kişiliği, güleç yüzü samimiyeti ile ekranı doldurdu özellikle eşiyle yaşadığı o süprizli an  ve sonraki konuşmalar hoş ambiyanstı. Genel seçimde yurt dışı oylarıyla milletvekliliği kıl payı kaçınca üzülmüştü Mersin Serdar Soydan'a . Moderatörün karşısında siyasi konularda hakimdi. Buraya kadar tamam. Ama sonrası...
Olay yerel yönetime gelince o  konuya hakimiyet kalmadı.Dibi gördü. 
Tüm adayların yaptığı hatayı yaptı ;emeğe saygısızlık. Hizmet yok demek ;önce rakibine sonra belediyenin en üstten en alt görev yapan personelin emeğine, alınterine saygısızlık. Ve kent halkınada. Sonuçta; koskoca 5 sene hiçbir hizmet olmasa halk susar mı hele  ki, Mersin gibi yerde?  Sayın Soydan'ın  Mersin'in kimlik sorunu olduğunu ve lobileşme olmadığını söylemeside başlı başına gaftı  . 
 Yayında; merkezi yönetim, büyükşehir, ilçe bir arada olursa hizmet sorunsuz dedi. Yani aslında, Vahap Seçer`in merkezi yönetim her hizmet projemize taş koydu söyleminide, teyit etti bir nevi. Ulaşımdaki sorunun çözülemeyişi de bu yüzden değil mi ki zaten? 
İşçi çıkarma olacak olmayacak olayına gelince; ne yazık ki  bana hep  neden ise hep kırmızı başlıklı kız masalını çağrıştırır. 
Büyükşehir belediyelerinin görevleri bellidir. Mevzuatla, kurumsal olarakta hizmetler akıştayken ; adayların ayni projeleri makyajlayıp, servis ediyor olması handikap  yaşayan ve beden diliylede yansıtan bir Serdar Soydan izledik.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.