Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

10 milyon Suriyeli Türkiye'ye gelecekti!

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 06.05.2022 - 09:14, Güncelleme: 06.05.2022 - 09:14
 

10 milyon Suriyeli Türkiye'ye gelecekti!

Operasyonlar durdurdu

TSK'nın Suriye'de yaptığı operasyonlar, bölgeleri terörden temizleyerek, söz konusu alanlarda yaşayanların göç etme zorunluluğunu ortadan kaldırdı; böylece 10 milyon kişinin göç etmesinin önüne geçildi. Türkiye’nin Suriye’de gerçekleştirdiği harekâtlar bölgeden, Türkiye’ye göç dalgasının sınırlı kalmasını sağlarken, başta muhalefet olmak üzere o günlerde bazı kesimler bu operasyonları eleştirmişti. Gelinen noktada operasyonların ne kadar gerekli olduğu bir defa daha ortaya çıktı. Türkiye’nin, Suriye’deki çatışma bölgelerini terörden temizleyip göçün ana sebebini ortadan kaldırma politikası dâhilinde gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı Harekâtları ile bölgede yeni dönem başladı. Harekâtlar için gerekli olan tezkerelere HDP bugüne kadar destek vermezken, CHP de geçtiğimiz yıl Ekim ayında Türk askerinin Suriye ve Irak’taki operasyonlarına izin veren tezkereye ‘hayır’ demişti. Bugüne kadar ‘YPG’ye terör örgütü’ demeyen Kılıçdaroğlu, Suriye’nin kuzeyinde 2019’da başlatılan Barış Pınarı Harekâtı ile ilgili yaptığı bir açıklamada da, “Türkiye’nin sınırında olmayan bir terör örgütüyle mücadele etmesi eğer Suriye ile iş birliği olursa bir anlam ifade eder. Bu olmadığı takdirde askerlerimizin hayatını tehlikeye atarak bir mücadelenin yapılmasını anlamsız buluyorum. Orayı ABD zaten kontrol ediyor. Dolayısıyla Türkiye ile DEAŞ’ın karşı karşıya getirmeyi mantıklı bulmuyorum” demişti. TSK’nın 2018’de Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Operasyonu’nu Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile birlikte yürütülmesiyle ilgili de Kılıçdaroğlu “Bizim bir ordumuz var. Peygamber ocağı, kahraman ordu diyoruz. Ordumuzun kahramanlığını bir anlamda ÖSO’ya devretmeye çalışıyoruz. Niçin, kimdir ÖSO? Ordumuz orada mücadele ediyor. Ordu, ÖSO’nun arkasına niçin gizlenir, hangi gerekçeyle gizlenir, biz bundan rahatsızız” sözlerini kullanmıştı. Bunların yanı sıra, Afrin’e girilmesini doğru bulmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle konuşmuştu: Türkiye, güvenliğini alabilecek noktaya kadar gitmeli ama ben Afrin’e girilmesini asla doğru bulmuyorum. Kenti ele geçirmek gibi bir düşünce olmamalı. Afrin’e, terör örgütü Türkiye sınırına konuşlanmasın diye girdik. El-Bab’da mesela, Fırat Kalkanı’nda belli bir yere kadar gittik. Güvenliğimizi sağlamak için konuşlandık, durduk. Daha derinlere inmenin mantığı yok. Hiç gereği de yok. Harekâtlar sonucunda TSK, bu bölgeleri DEAŞ ve PKK-PYD/YPG’den temizlerken, yeni göç dalgaları da Türkiye’nin içine ulaşmadan buralarda durduruldu. Güvenli hâle getirilen bölgelere, YPG’nin yerleşmesi ve terör örgütünün kendi alanını oluşturulması da engellendi. Bu operasyonlar sayesinde Suriye’deki demografik yapı da korunmuş oldu. Güvenlik uzmanları “Türkiye bu adımları atmasaydı, bugün 4 milyon olan Suriyeli mülteci sayısı 10 milyondan fazla olacaktı” değerlendirmelerini yapıyor.
Operasyonlar durdurdu

TSK'nın Suriye'de yaptığı operasyonlar, bölgeleri terörden temizleyerek, söz konusu alanlarda yaşayanların göç etme zorunluluğunu ortadan kaldırdı; böylece 10 milyon kişinin göç etmesinin önüne geçildi.

Türkiye’nin Suriye’de gerçekleştirdiği harekâtlar bölgeden, Türkiye’ye göç dalgasının sınırlı kalmasını sağlarken, başta muhalefet olmak üzere o günlerde bazı kesimler bu operasyonları eleştirmişti. Gelinen noktada operasyonların ne kadar gerekli olduğu bir defa daha ortaya çıktı.

Türkiye’nin, Suriye’deki çatışma bölgelerini terörden temizleyip göçün ana sebebini ortadan kaldırma politikası dâhilinde gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı Harekâtları ile bölgede yeni dönem başladı. Harekâtlar için gerekli olan tezkerelere HDP bugüne kadar destek vermezken, CHP de geçtiğimiz yıl Ekim ayında Türk askerinin Suriye ve Irak’taki operasyonlarına izin veren tezkereye ‘hayır’ demişti. Bugüne kadar ‘YPG’ye terör örgütü’ demeyen Kılıçdaroğlu, Suriye’nin kuzeyinde 2019’da başlatılan Barış Pınarı Harekâtı ile ilgili yaptığı bir açıklamada da, “Türkiye’nin sınırında olmayan bir terör örgütüyle mücadele etmesi eğer Suriye ile iş birliği olursa bir anlam ifade eder. Bu olmadığı takdirde askerlerimizin hayatını tehlikeye atarak bir mücadelenin yapılmasını anlamsız buluyorum. Orayı ABD zaten kontrol ediyor. Dolayısıyla Türkiye ile DEAŞ’ın karşı karşıya getirmeyi mantıklı bulmuyorum” demişti.

TSK’nın 2018’de Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Operasyonu’nu Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile birlikte yürütülmesiyle ilgili de Kılıçdaroğlu “Bizim bir ordumuz var. Peygamber ocağı, kahraman ordu diyoruz. Ordumuzun kahramanlığını bir anlamda ÖSO’ya devretmeye çalışıyoruz. Niçin, kimdir ÖSO? Ordumuz orada mücadele ediyor. Ordu, ÖSO’nun arkasına niçin gizlenir, hangi gerekçeyle gizlenir, biz bundan rahatsızız” sözlerini kullanmıştı.

Bunların yanı sıra, Afrin’e girilmesini doğru bulmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle konuşmuştu: Türkiye, güvenliğini alabilecek noktaya kadar gitmeli ama ben Afrin’e girilmesini asla doğru bulmuyorum. Kenti ele geçirmek gibi bir düşünce olmamalı. Afrin’e, terör örgütü Türkiye sınırına konuşlanmasın diye girdik. El-Bab’da mesela, Fırat Kalkanı’nda belli bir yere kadar gittik. Güvenliğimizi sağlamak için konuşlandık, durduk. Daha derinlere inmenin mantığı yok. Hiç gereği de yok.

Harekâtlar sonucunda TSK, bu bölgeleri DEAŞ ve PKK-PYD/YPG’den temizlerken, yeni göç dalgaları da Türkiye’nin içine ulaşmadan buralarda durduruldu. Güvenli hâle getirilen bölgelere, YPG’nin yerleşmesi ve terör örgütünün kendi alanını oluşturulması da engellendi. Bu operasyonlar sayesinde Suriye’deki demografik yapı da korunmuş oldu. Güvenlik uzmanları “Türkiye bu adımları atmasaydı, bugün 4 milyon olan Suriyeli mülteci sayısı 10 milyondan fazla olacaktı” değerlendirmelerini yapıyor.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.