Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye güçlü olmak mecburiyetindedir
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye güçlü olmak mecburiyetindedir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası kritik açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası kritik açıklamalarda bulundu.
Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye’nin dünyada artan gücü ve sorumlulukları ilişkilerimizi çeşitlendirmemiz ve fırsatları değerlendirmemiz gerektiğini söylüyor. Küresel gelişmeleri kendi lehimize çevirmemiz gerekiyor. Türkiye güçlü olmak, gücünü sürekli artırmak mecburiyetindedir. Aksi takdirde ülkemizi, çevremizde sayısız örneğini görmüş olduğumuz felaketlere sürüklemek isteyenlere fırsat vermiş oluruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Son dönemde ülkemize yönelik tacizlerini ve terbiyesizliklerini artıran Yunanistan ile ilgili şu hatırlatmayı yapmak istiyorum. Bizim muhatabımız değildir.
Önümüzdeki hafta Özbekistan’da Şhangay Beşlisi’nin toplantısına iştirak ederek ülkemizin haklarını Orta ve Doğu Asya’da geliştirmenin yollarını arayacağız. Bir sonraki hafta da BM Genel Kurulu’na katılarak hem dünya ve bölge gündemine dair görüşlerimizi dile getirecek ve çok sayıda toplantı yapacağız.
Türkiye güçlü olmak mecburiyetindedir
Türkiye’nin dünyada artan gücü ve sorumlulukları ilişkilerimizi çeşitlendirmemiz ve fırsatları değerlendirmemiz gerektiğini söylüyor. Küresel gelişmeleri kendi lehimize çevirmemiz gerekiyor. Türkiye güçlü olmak, gücünü sürekli artırmak mecburiyetindedir. Aksi takdirde ülkemizi, çevremizde sayısız örneğini görmüş olduğumuz felaketlere sürüklemek isteyenlere fırsat vermiş oluruz.
Aziz Milletim, geçtiğimiz hafta açıklanan 2022 ikinci çeyrek büyüme rakamları Türk ekonomisinin yükselişinin devam ettiğini göstermiştir. Bu kendi kendine ortaya çıkan bir başarı değildir. Bu, Türkiye Ekonomi Programı’na uygun şekilde yolumuza devam ettiğimizin işaretidir.
''G20 içind en yüksek büyüme gösteren ikinci ülkeyiz''
Salgın döneminde bizi ekonomi politikalarımız sebebiyle eleştirmiş olsalar da geldiğimiz noktada ne kadar doğru bir karar verdiğimizi onlar dahi inkar edemiyor. Gelişmiş ülkelerin ekonomi politikalarını, klasik modelleri kenara bırakarak bizimkine benzer bir anlayışla değiştirmeye başlamaları da programımızın isabetini teyit eden bir diğer gelişmedir. Bizim mandacı iktisatçılar dediğimiz kesim bile artık eski görüşlerinde ısrar edemiyor.
Bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7,5 olan büyüme oranımız ikinci çeyrekte yüzde 7,6 olarak gerçekleşmiştir. İkinci çeyrekteki büyüme oranımızla hem OECD hem de G20 içinde en yüksek büyüme kaydeden ikinci ülke konumundayız. Üstelik bu büyümeyi iç talep yanında dış talepteki güçlü artış da desteklemiştir.
Dengeli büyümemizin içindeki makine teçhizat yatırımı harcamalarının ortalamanın neredeyse 2 katı seviyesinde bir yere sahip olması, gelecekte daha iyi seviyelere ulaşma umudumuzu güçlendiriyor. Bu büyüme oranlarına, ülkemize yönelik pek çok saldırıya rağmen ulaştığımızı da unutmamalıyız.
Kış mevsiminin yaklaşmasıyla Avrupa merkezli olarak başlayan ancak küresel etkilere sahip enerji krizinin derinleşme kaygısı, Türkiye’nin üretim ve ihracat potansiyelini daha da önemli hale getiriyor. Artık 251 milyar dolarlık bir ihracat seviyesine ulaşan ekonomimizin küresel mal ticaretinden aldığı pay da yüzde 1’in üzerine çıkmıştır.
Turizmde de hedeflerin üzerinde bir gerçekleşmeye gidiyoruz. Sadece güneyde değil, ülkemizin her yerinde boş yer bulmanın neredeyse imkansız olduğu bir sezon geçiriyoruz.
''Programımızı istihdam odaklı yaptık''
İthalatımızdaki artışın ve dolayısıyla cari denge hedefimizdeki bozulmanın sebebi ise enerji ve emtia fiyatındaki ön görülemez yükselişlerdir. Nitekim, yılın ilk 6 ayındaki cari işlemler dengemiz enerji hariç bakıldığında 8,1 milyar dolar fazla vermektedir. Buna rağmen enerji dahil cari fazla verme çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Güvenlik krizleri başta olmak üzere, küresel dengeleri bozan gelişmelerin normalleşmeye başlamasıyla bu sorunu da aşacağımıza inanıyorum. Yine bu çerçevede ülkemizin enerji ihtiyacının yerli, milli ve sürdürülebilir kaynaklardan teminine yönelik çok sayıda projeyi hayata geçiriyoruz. Yeni programımızı istihdam merkezli oluşturduğumuzu her fırsatta söylüyoruz."
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.