Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

AİHM'den bir skandal daha!

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 30.11.2022 - 12:48, Güncelleme: 30.11.2022 - 12:48
 

AİHM'den bir skandal daha!

Teröristbaşı Öcalan'ın talebini kabul ettiler

Teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın yakalanarak tutuklandığı süreçte "hak ihlalleri" olduğu iddiasına ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptığı başvuru kabul edilerek işleme konuldu. Selahattin Demirtaş ve 40 HDP'li milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması ve yargılanmasında ihlal kararı olduğu kararını veren, Osman Kavala davasında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlal edildiğini savunan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) şimdi sırayı terör elebaşı Öcalan'a getirdi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Abdullah Öcalan’ın dava başvurusunu kaydederek işleme koydu ve savunma istedi. Deutsche Welle'nin (DW) haberine göre, dava başvurusunun odağında Öcalan'ın 1998 yılında Yunanistan'a gelişi, bu ülkeye iltica başvurusu ve Şubat 1999'da Kenya'da Türk makamlarına teslim edilişi yer alıyor. PKK elebaşı Abdullah Öcalan, avukatları aracılığıyla AİHM'e yaptığı başvuruda, Yunanistan'da bulunduğu dönemde kendisine yönelik uygulamaların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) aykırı olduğunu savundu. Terörist Öcalan, başvurusunda, Kenya'da Yunan makamlarının elindeyken Türk makamlarına teslim edilmesinin, Yunanistan'a iltica başvurusunun incelenmemiş olmasının, Yunanistan'da kaldığı süre boyunca hukuksal dayanaksız tutulmasının ve Yunan mahkemeleri önünde hak aramasına fırsat verilmemesinin AİHS'nin birçok maddesine aykırı olduğunu öne sürdü. Savunma istediler AİHM, Öcalan'ın başvurusu işleme koyarken Yunan hükümeti ve Öcalan'ın avukatlarından görüş talebinde bulundu. Mahkeme, Yunan hükümetine "Öcalan Türk devletine Yunan ajanlar tarafından mı teslim edildi?" sorusunu yöneltti. Tarafların Mahkemeye görüş iletmek için 12 hafta süreleri bulunuyor. AİHM'nin bu görüşler temelinde Yunanistan'a karşı Öcalan davasında gelecek yıl içinde karar açıklaması bekleniyor. Mahkeme bu süreçte duruşma da düzenleyebilir. Bebek katilinin lehine, Türkiye'nin aleyhine birçok kez ihlal kararı Eli kanlı Öcalan AİHM önünde Yunanistan'dan önce Türkiye'den de davacı olmuştu. Öcalan'ın AİHM’deki dava süreci, Kenya’dan Türkiye'ye getirildiği 16 Şubat 1999 tarihinde başlamış, avukatları, "hayatının tehlikede olduğu, kötü muamele gördüğü ve adil yargılanmayacağı" yalanlarıyla Strasbourg yargısına başvurmuştu. Başvuru sonrası İmralı'yı 2 Mart 1999'da ziyaret eden ilk ve tek yabancı heyet olma özelliğine sahip Avrupa İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi (CPT), "Öcalan'ın işkence ve kötü muamele görmediğine" ilişkin olarak Mayıs 1999'da bir rapor yayımlamıştı. Teröristbaşı Öcalan’ın başvurusunu Strasbourg'da 21 Kasım 2000 tarihinde düzenlenen duruşma sonrasında kabul edilebilir ilan eden AİHM, 12 Mart 2003 tarihinde açıkladığı ilk kararında, Öcalan'ın Türkiye’deki yargı süreci sırasında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) adil yargılanmayla ilgili 6'ncı, özgürlük ve güvenlik hakkıyla ilgili 5'inci ve kötü muameleyle ilgili 3'üncü maddelerinin ihlal edildiğine hükmetmişti. Müebbet hapis cezasına da "ihlal" dediler AİHM'de Ankara'ya karşı ikinci Öcalan davası (Öcalan-2) ise 2014 yılında sonuçlanmış, AİHS'nin 3'üncü maddesi temelinde yapılan şikayeti inceleyen Strasbourg Mahkemesi, Öcalan'ın 17 Kasım 2009 yılına kadar olan tutukluluk koşullarında hak ihlali olduğuna hükmetmişti. Mahkeme buna karşılık, bu tarihten sonraki tutukluluk koşullarında ihlal olmadığını belirtmiş, cezaevi ziyaretleriyle ilgili başvuru için "ihlal yok" kararı vermişti. Yine AİHS’nin 3'üncü maddesine dayanılarak, "şartlı tahliye olasılığı olmaksızın ömür boyu hapis cezası" temelinde yapılan başvuruda da ihlal kararına hükmeden AİHM, Öcalan'ın "zehirlenme girişimi" iddialarını ise kabul edilemez bulmuştu.
Teröristbaşı Öcalan'ın talebini kabul ettiler

Teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın yakalanarak tutuklandığı süreçte "hak ihlalleri" olduğu iddiasına ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptığı başvuru kabul edilerek işleme konuldu.

Selahattin Demirtaş ve 40 HDP'li milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması ve yargılanmasında ihlal kararı olduğu kararını veren, Osman Kavala davasında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlal edildiğini savunan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) şimdi sırayı terör elebaşı Öcalan'a getirdi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Abdullah Öcalan’ın dava başvurusunu kaydederek işleme koydu ve savunma istedi.

Deutsche Welle'nin (DW) haberine göre, dava başvurusunun odağında Öcalan'ın 1998 yılında Yunanistan'a gelişi, bu ülkeye iltica başvurusu ve Şubat 1999'da Kenya'da Türk makamlarına teslim edilişi yer alıyor.

PKK elebaşı Abdullah Öcalan, avukatları aracılığıyla AİHM'e yaptığı başvuruda, Yunanistan'da bulunduğu dönemde kendisine yönelik uygulamaların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) aykırı olduğunu savundu.

Terörist Öcalan, başvurusunda, Kenya'da Yunan makamlarının elindeyken Türk makamlarına teslim edilmesinin, Yunanistan'a iltica başvurusunun incelenmemiş olmasının, Yunanistan'da kaldığı süre boyunca hukuksal dayanaksız tutulmasının ve Yunan mahkemeleri önünde hak aramasına fırsat verilmemesinin AİHS'nin birçok maddesine aykırı olduğunu öne sürdü.

Savunma istediler

AİHM, Öcalan'ın başvurusu işleme koyarken Yunan hükümeti ve Öcalan'ın avukatlarından görüş talebinde bulundu. Mahkeme, Yunan hükümetine "Öcalan Türk devletine Yunan ajanlar tarafından mı teslim edildi?" sorusunu yöneltti.

Tarafların Mahkemeye görüş iletmek için 12 hafta süreleri bulunuyor. AİHM'nin bu görüşler temelinde Yunanistan'a karşı Öcalan davasında gelecek yıl içinde karar açıklaması bekleniyor. Mahkeme bu süreçte duruşma da düzenleyebilir.

Bebek katilinin lehine, Türkiye'nin aleyhine birçok kez ihlal kararı

Eli kanlı Öcalan AİHM önünde Yunanistan'dan önce Türkiye'den de davacı olmuştu. Öcalan'ın AİHM’deki dava süreci, Kenya’dan Türkiye'ye getirildiği 16 Şubat 1999 tarihinde başlamış, avukatları, "hayatının tehlikede olduğu, kötü muamele gördüğü ve adil yargılanmayacağı" yalanlarıyla Strasbourg yargısına başvurmuştu.

Başvuru sonrası İmralı'yı 2 Mart 1999'da ziyaret eden ilk ve tek yabancı heyet olma özelliğine sahip Avrupa İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi (CPT), "Öcalan'ın işkence ve kötü muamele görmediğine" ilişkin olarak Mayıs 1999'da bir rapor yayımlamıştı.

Teröristbaşı Öcalan’ın başvurusunu Strasbourg'da 21 Kasım 2000 tarihinde düzenlenen duruşma sonrasında kabul edilebilir ilan eden AİHM, 12 Mart 2003 tarihinde açıkladığı ilk kararında, Öcalan'ın Türkiye’deki yargı süreci sırasında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) adil yargılanmayla ilgili 6'ncı, özgürlük ve güvenlik hakkıyla ilgili 5'inci ve kötü muameleyle ilgili 3'üncü maddelerinin ihlal edildiğine hükmetmişti.

Müebbet hapis cezasına da "ihlal" dediler

AİHM'de Ankara'ya karşı ikinci Öcalan davası (Öcalan-2) ise 2014 yılında sonuçlanmış, AİHS'nin 3'üncü maddesi temelinde yapılan şikayeti inceleyen Strasbourg Mahkemesi, Öcalan'ın 17 Kasım 2009 yılına kadar olan tutukluluk koşullarında hak ihlali olduğuna hükmetmişti.

Mahkeme buna karşılık, bu tarihten sonraki tutukluluk koşullarında ihlal olmadığını belirtmiş, cezaevi ziyaretleriyle ilgili başvuru için "ihlal yok" kararı vermişti. Yine AİHS’nin 3'üncü maddesine dayanılarak, "şartlı tahliye olasılığı olmaksızın ömür boyu hapis cezası" temelinde yapılan başvuruda da ihlal kararına hükmeden AİHM, Öcalan'ın "zehirlenme girişimi" iddialarını ise kabul edilemez bulmuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.