Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Sakıp Sabancı'nın kemikleri sızlıyor

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 15.02.2023 - 15:36, Güncelleme: 15.02.2023 - 15:36
 

Sakıp Sabancı'nın kemikleri sızlıyor

Suzan Sabancı'dan büyük ayıp!

Akbank'ın Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı'nın, tüm Türkiye yıkıcı depremin yaralarını sarmaya çalışırken Florida'dan parti fotoğrafı paylaşmasına tepki gösteren Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, "Büyük ayıp… Büyük sorumsuzluk… Büyük duyarsızlık…" ifadelerini kullandı. Güngör, "Düşünüyorum, Sakıp Sabancı yaşasaydı, aile fertlerinin bu açıklamalarını görseydi, ne yapardı?" diye sorduğu yazısında şunları kaydetti: "Dün sosyal medyada gezinirken İzzet Çapa'nın paylaşımına rastladım. Önce algılayamadım, tekrar tekrar baktım. Hakikaten kendisi… Akbank'ın Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı… Florida'dan parti fotoğrafı paylaşmış… Eller havada, pek de eğleniyor. Yazıp yazmamayı düşündüm. Hatta yalanlama, açıklama filan bekledim. Ama belli ki, kamuoyu tepkisi de umurlarında değil… Büyük ayıp… Büyük sorumsuzluk… Büyük duyarsızlık… Ne denir bilemiyorum, söyleyecek bir kelime de bulamıyorum. Kahramanmaraş merkezli iki depremde büyük bir felaket yaşamışız. 31 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetmiş…100 binden fazla yaralımız var. Sadece deprem bölgesinde değil Türkiye'nin her köşesinde insanlar yedikleri yemekten, içtikleri sudan, sıcak evlerinden utanır olmuş… Suzan Hanım, kendi bankasının personelinin cenazeleri defnedilirken, Sabancı Holding, depremde hayatını kaybeden çalışanları için başsağlığı ilanı verirken, böyle bir fotoğrafı sosyal medya hesabına koyuyor. Pes… Tepkiler çoğalınca kendisi de diğer arkadaşları da paylaşımlarını kaldırmış… Kaldırsanız neye yarar! Geçenlerde Dilek Sabancı da bir gaflete düşmüştü. Sabancı "Rahat yaşayabilmek için milyar değil milyon dolar da yeterli. 50 milyon dolar da olsa rahat yaşarsınız" sözleri tepki çekince özür dilemişti. Velhasıl, Sabancı ailesinde bu ikinci vaka… Düşünüyorum, Sakıp Sabancı yaşasaydı, aile fertlerinin bu açıklamalarını görseydi, ne yapardı? Kendisini Ankara'da çalıştığım dönemde bir resepsiyonda tanımıştım. Kayserili olduğumdan mı, o sevecen konuşmasından mı bilmiyorum, ama Sakıp Ağa'ya hep sevgi ve saygı duydum. Hayatını hayır işlerine adayan gönül zenginliği tüm ölçülerin üzerinde bir insandı. Allah rahmet eylesin. Ölümünden sonra aileyi tanıyan bir işadamı abim, şunu anlatmıştı: "Sakıp Ağa ölmeden aileye iki mektup bırakır. 'Birini ben öldüğümde, diğerini de defnettiğinizde açın' der. Sakıp Ağa öldükten sonra aile ilk mektubu açar. Mektupta 'Beni çoraplarımla gömün' yazıyordur. Aile bunun olabilirliğini din adamlarına sorar. Olumlu yanıt alamaz, Sakıp Ağa kefeniyle toprağa verilir. Arkasından aile eve geldiğinde ikinci mektubu açar. Mektupta 'Gördünüz mü, bu dünyadan bir çorap dahi götüremeyeceksiniz. Bunu bilerek yaşayın' yazıyordur." Eğer bu anlatılan doğruysa ne büyük ders… Keşke bunu idrak edebilseler!"
Suzan Sabancı'dan büyük ayıp!

Akbank'ın Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı'nın, tüm Türkiye yıkıcı depremin yaralarını sarmaya çalışırken Florida'dan parti fotoğrafı paylaşmasına tepki gösteren Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, "Büyük ayıp… Büyük sorumsuzluk… Büyük duyarsızlık…" ifadelerini kullandı. Güngör, "Düşünüyorum, Sakıp Sabancı yaşasaydı, aile fertlerinin bu açıklamalarını görseydi, ne yapardı?" diye sorduğu yazısında şunları kaydetti:

"Dün sosyal medyada gezinirken İzzet Çapa'nın paylaşımına rastladım. Önce algılayamadım, tekrar tekrar baktım. Hakikaten kendisi… Akbank'ın Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı… Florida'dan parti fotoğrafı paylaşmış… Eller havada, pek de eğleniyor. Yazıp yazmamayı düşündüm. Hatta yalanlama, açıklama filan bekledim. Ama belli ki, kamuoyu tepkisi de umurlarında değil…

Büyük ayıp…

Büyük sorumsuzluk…

Büyük duyarsızlık…

Ne denir bilemiyorum, söyleyecek bir kelime de bulamıyorum.

Kahramanmaraş merkezli iki depremde büyük bir felaket yaşamışız. 31 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetmiş…100 binden fazla yaralımız var. Sadece deprem bölgesinde değil Türkiye'nin her köşesinde insanlar yedikleri yemekten, içtikleri sudan, sıcak evlerinden utanır olmuş…

Suzan Hanım, kendi bankasının personelinin cenazeleri defnedilirken, Sabancı Holding, depremde hayatını kaybeden çalışanları için başsağlığı ilanı verirken, böyle bir fotoğrafı sosyal medya hesabına koyuyor.

Pes…

Tepkiler çoğalınca kendisi de diğer arkadaşları da paylaşımlarını kaldırmış…

Kaldırsanız neye yarar!

Geçenlerde Dilek Sabancı da bir gaflete düşmüştü. Sabancı "Rahat yaşayabilmek için milyar değil milyon dolar da yeterli. 50 milyon dolar da olsa rahat yaşarsınız" sözleri tepki çekince özür dilemişti.

Velhasıl, Sabancı ailesinde bu ikinci vaka…

Düşünüyorum, Sakıp Sabancı yaşasaydı, aile fertlerinin bu açıklamalarını görseydi, ne yapardı?

Kendisini Ankara'da çalıştığım dönemde bir resepsiyonda tanımıştım. Kayserili olduğumdan mı, o sevecen konuşmasından mı bilmiyorum, ama Sakıp Ağa'ya hep sevgi ve saygı duydum. Hayatını hayır işlerine adayan gönül zenginliği tüm ölçülerin üzerinde bir insandı. Allah rahmet eylesin. Ölümünden sonra aileyi tanıyan bir işadamı abim, şunu anlatmıştı: "Sakıp Ağa ölmeden aileye iki mektup bırakır. 'Birini ben öldüğümde, diğerini de defnettiğinizde açın' der. Sakıp Ağa öldükten sonra aile ilk mektubu açar. Mektupta 'Beni çoraplarımla gömün' yazıyordur. Aile bunun olabilirliğini din adamlarına sorar. Olumlu yanıt alamaz, Sakıp Ağa kefeniyle toprağa verilir. Arkasından aile eve geldiğinde ikinci mektubu açar. Mektupta 'Gördünüz mü, bu dünyadan bir çorap dahi götüremeyeceksiniz. Bunu bilerek yaşayın' yazıyordur."

Eğer bu anlatılan doğruysa ne büyük ders…

Keşke bunu idrak edebilseler!"

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.