Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Gece artan şiddetli kaşıntıya dikkat

Sağlık (Web Sitesi) - Web Sitesi | 25.03.2022 - 15:30, Güncelleme: 25.03.2022 - 15:30
 

Gece artan şiddetli kaşıntıya dikkat

“Hastalık tedavi olmadan, kendiliğinden geçmez” dedi

Uyuz hastalığı hakkında bilgiler veren Dr. Sak, hastalığın özellikle toplu yaşanan yerlerde hızla bulaştığını söyleyerek belirtileri hakkında konuştu. Sak, “Uyuza yakalanmış kişilerde kaşıntının yanı sıra vücutta meydana gelen döküntüler ve kızarıklıklar da hastalık belirtisi olabilir. Uyuz, sarkoptes skabiyez isimli, mikroskobik olarak 8 bacaklı olan akarların neden olduğu paraziter bir enfeksiyon hastalığıdır. Bu akarların dişilerinin derinin üzerinde yumurtalarını bırakması ile oluşur ve bu yumurtalara karşı gelişen alerjik döküntülü bir reaksiyondur” dedi. Uyuz hastalığının deriden deriye uzun süreli temas ve çarşaf, pijama, havlu ve kıyafet gibi eşyaların ortak kullanılmasıyla bulaştığına dikkat çeken Dr. Sak, “Uzun süreli temas, el ele tutuşma, beraber banyo yapmak ve aynı yatakta uyumak gibi temas durumlarında bulaşma riski fazladır. Uyuz hastalığı özellikle toplu yaşanan yerlerde, huzurevinde yaşayan insanlarda, kreşlerde bulunan çocuklarda, kışladaki askerlerde, öğrenci yurtlarında ve engelli bakımevlerinde sıkça karşımıza çıkar. Çocuklar, yaşlılar ve engelliler bu hastalıkta risk altındadır” diye konuştu. “Sıcakta ve geceleri kaşıntı artar” Dr. Sak, uyuz hastalığının en önemli belirtisinin 'şiddetli kaşıntı' olduğunu vurgulayarak, “Kaşıntının geceleri artması çok önemli bir ayırt edici noktadır. Sıcakta ve geceleri yumurtanın açığa çıkmasıyla kaşıntı artar. Bunun dışında vücutta çeşitli döküntüler ve kızarıklıklar meydana gelebilir. Özellikle kaşımaya bağlı çeşitli izler ve deri üzerinde tünel dediğimiz küçük ince çizgiler oluşabilir. Bu tüneller parazitlerin oluşturduğu deri altındaki yuvalardır" dedi. "En çok karın, genital bölge ve ellerde görülür" Uyuz hastalığına tanı konulabilmesi için bir dermatoloji uzmanının muayenesinin gerektiğinin altını çizen Dr. İnci Sak, "Hekim kontrolü şart. Çünkü derideki akarların belirtisini saptamak için bir mikroskop yardımı gerekmektedir. Bazen gereken durumlarda deri kazıntısı alınarak, parazit incelemesi yapılabilir” diye konuştu. Dr. Sak, uyuz hastalığının en çok gövdede karın, genital bölge, el bilekleri, el parmak araları gibi bölgeleri tuttuğunu, bunun dışında diz ve dirsek gibi kıvrım bölgelerini sevdiğini, ancak çocuk ve yaşlılarda da baş, boyun bölgesi ve el içi, ayak tabanı gibi bölgelerde de görülebildiğini dile getirdi. “Kendiliğinden vücudu terk etmez” Dr. Sak, uyuz hastalığının kendiliğinden insan vücudunu terk etmediğinin altını çizerek hastalığın tedavisiyle ilgili şunları söyledi: “Mutlaka tedavide reçeteli ilaçlar kullanmamız gerekmektedir. Özellikle permetrin içeren losyonlar, sülfürlü kremler gibi çeşitli krem ve losyonlar uyuz tedavisinde ilk tercih edilen ajanlardır. Genellikle bu losyonlar akşam vücuda sürüp, sabaha kadar vücutta kalması şeklinde uygulanır. 10-14 saat vücutta kaldıktan sonra banyo yapmak şarttır.” “Uyuz paraziti 3 güne kadar yaşayabiliyor” Banyodan sonra ayrıca çarşaflar, pijamalar, iç çamaşırları gibi eşyaların yüksek ısıda yıkanması gerektiğine değinen Dr. Sak, “En az 60 derecenin üzerinde yıkanmasını öneriyoruz. Çünkü bu çarşaflarda ve kıyafetlerde uyuz paraziti 3 gün kadar yaşayabilmektedir. Çamaşırların yıkandıktan sonra ütülenmesini tavsiye ediyoruz. Ütülenemeyecek, yıkanamayacak durumdaki koyu renkli giysilerin de temiz bir poşette bir hafta süreyle kapalı bir şekilde kalmasını öneriyoruz. Bu sayede akarlar ölmektedir" ifadelerini kullandı.
“Hastalık tedavi olmadan, kendiliğinden geçmez” dedi

Uyuz hastalığı hakkında bilgiler veren Dr. Sak, hastalığın özellikle toplu yaşanan yerlerde hızla bulaştığını söyleyerek belirtileri hakkında konuştu. Sak, “Uyuza yakalanmış kişilerde kaşıntının yanı sıra vücutta meydana gelen döküntüler ve kızarıklıklar da hastalık belirtisi olabilir. Uyuz, sarkoptes skabiyez isimli, mikroskobik olarak 8 bacaklı olan akarların neden olduğu paraziter bir enfeksiyon hastalığıdır. Bu akarların dişilerinin derinin üzerinde yumurtalarını bırakması ile oluşur ve bu yumurtalara karşı gelişen alerjik döküntülü bir reaksiyondur” dedi.

Uyuz hastalığının deriden deriye uzun süreli temas ve çarşaf, pijama, havlu ve kıyafet gibi eşyaların ortak kullanılmasıyla bulaştığına dikkat çeken Dr. Sak, “Uzun süreli temas, el ele tutuşma, beraber banyo yapmak ve aynı yatakta uyumak gibi temas durumlarında bulaşma riski fazladır. Uyuz hastalığı özellikle toplu yaşanan yerlerde, huzurevinde yaşayan insanlarda, kreşlerde bulunan çocuklarda, kışladaki askerlerde, öğrenci yurtlarında ve engelli bakımevlerinde sıkça karşımıza çıkar. Çocuklar, yaşlılar ve engelliler bu hastalıkta risk altındadır” diye konuştu.

“Sıcakta ve geceleri kaşıntı artar”

Dr. Sak, uyuz hastalığının en önemli belirtisinin 'şiddetli kaşıntı' olduğunu vurgulayarak, “Kaşıntının geceleri artması çok önemli bir ayırt edici noktadır. Sıcakta ve geceleri yumurtanın açığa çıkmasıyla kaşıntı artar. Bunun dışında vücutta çeşitli döküntüler ve kızarıklıklar meydana gelebilir. Özellikle kaşımaya bağlı çeşitli izler ve deri üzerinde tünel dediğimiz küçük ince çizgiler oluşabilir. Bu tüneller parazitlerin oluşturduğu deri altındaki yuvalardır" dedi.

"En çok karın, genital bölge ve ellerde görülür"

Uyuz hastalığına tanı konulabilmesi için bir dermatoloji uzmanının muayenesinin gerektiğinin altını çizen Dr. İnci Sak, "Hekim kontrolü şart. Çünkü derideki akarların belirtisini saptamak için bir mikroskop yardımı gerekmektedir. Bazen gereken durumlarda deri kazıntısı alınarak, parazit incelemesi yapılabilir” diye konuştu. Dr. Sak, uyuz hastalığının en çok gövdede karın, genital bölge, el bilekleri, el parmak araları gibi bölgeleri tuttuğunu, bunun dışında diz ve dirsek gibi kıvrım bölgelerini sevdiğini, ancak çocuk ve yaşlılarda da baş, boyun bölgesi ve el içi, ayak tabanı gibi bölgelerde de görülebildiğini dile getirdi.

“Kendiliğinden vücudu terk etmez”

Dr. Sak, uyuz hastalığının kendiliğinden insan vücudunu terk etmediğinin altını çizerek hastalığın tedavisiyle ilgili şunları söyledi:

“Mutlaka tedavide reçeteli ilaçlar kullanmamız gerekmektedir. Özellikle permetrin içeren losyonlar, sülfürlü kremler gibi çeşitli krem ve losyonlar uyuz tedavisinde ilk tercih edilen ajanlardır. Genellikle bu losyonlar akşam vücuda sürüp, sabaha kadar vücutta kalması şeklinde uygulanır. 10-14 saat vücutta kaldıktan sonra banyo yapmak şarttır.”

“Uyuz paraziti 3 güne kadar yaşayabiliyor”

Banyodan sonra ayrıca çarşaflar, pijamalar, iç çamaşırları gibi eşyaların yüksek ısıda yıkanması gerektiğine değinen Dr. Sak, “En az 60 derecenin üzerinde yıkanmasını öneriyoruz. Çünkü bu çarşaflarda ve kıyafetlerde uyuz paraziti 3 gün kadar yaşayabilmektedir. Çamaşırların yıkandıktan sonra ütülenmesini tavsiye ediyoruz. Ütülenemeyecek, yıkanamayacak durumdaki koyu renkli giysilerin de temiz bir poşette bir hafta süreyle kapalı bir şekilde kalmasını öneriyoruz. Bu sayede akarlar ölmektedir" ifadelerini kullandı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.