Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Bir sıçrar çekirge, iki sıçrar çekirge!

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 15.12.2022 - 11:24, Güncelleme: 15.12.2022 - 11:24
 

Bir sıçrar çekirge, iki sıçrar çekirge!

Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu'nun, "Bir sıçrar çekirge, iki sıçrar çekirge!" başlıklı yazısı

Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen 2 yıl 7 aylık hapis cezasını değerlendirdi. Karahasanoğlu'nun bugünkü yazısı... Bana soracak olursanız, Türkiye standartlarında Ekrem İmamoğlu’na verilen ceza, biraz fazla.. Hayır, hayır.. “Ceza tümü ile yanlış” demiyorum.. “Beraat etmeli idi” demiyorum. Ahmak, hakarettir.. Hele hele hiçbir maddi gerekçe sunulmaksızın, sırf yenilenen seçimde daha fazla oy alınması üzerinden bir yorum yapılarak, hukuki bir kararı veren yüksek kurul üyelerine “ahmak” denilmesi, çok daha net bir cezalandırılma sebebidir.. Bir ayrıntı daha vereyim.. YSK’nın kararını açıkladığında, ya da yenilenen seçimin sonuçları açıklandığında bu hakaret yapılmış olsa, “siyasi eleştiri” savunmasının ardına saklanmak mümkün olabilirdi. Ama bu hakaret, yenilenen seçimden aylar sonra, sonuçların açıklanmasından aylar sonra yapılmıştır.. Net olarak YSK üyeleri tahkir edilmek istenmiştir.. Şunları da belirtmeliyim.. Ekrem İmamoğlu’nun bir valiye “it” dediğini unutmadım. İBB Meclis üyesine, “Kayak takımı ... girsin” pespaye sözünü unutmadım.. Daha başka hakaretleri ile nasıl bir seviye düşüklüğü içinde olduğunu bilmiyor değilim.. Dolayısı ile, “Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar” diyor, geçiyorum.. “Seçimi iptal edenler ahmaktır” sözünün, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yaşadığı söz düellosundan sonrasına denk gelmesi sebebi ile YSK üyelerine değil, İçişleri Bakanı’na hakaret olarak nitelenmesi gerektiğine dair savunmaları ciddiye alsam da..  İçişleri Bakanı’na hakaretin de suç olduğunu bu vesileyle hatırlatayım.. “İptal eden” değil, “iptal edenler” ifadesi ile, bir kişinin (Süleyman Soylu’nun) değil, birden fazla kişinin (YSK üyelerinin) kastedildiği açık olduğundan. YSK üyelerine hakaretten verilen ceza doğru olsa da.. Ceza belirlenirken, alt sınırdan uzaklaşılmasının teamüllere aykırı olduğu kanaatindeyim.. Hele hele.. Son savunma için, sanık avukatlarının süre talebine karşı, “bir hafta sonrasına erteleme” yerine, “3 saat sonrası”na duruşmayı erteleme.. İstinaf’ta kesin bozma sebebi olacak bir kanuna aykırılık olduğu kanaatindeyim.. Onun için verilen cezayı uzun uzun tartışmak istemiyorum.. Bozulacak bir karar olduğunu belirtip, sonrasındaki şova geçeyim.. Ceza açıklanır açıklanmaz. Hatta duruşmanın ilk aşaması yapılıp, son savunma için 3 saat sonrası belirlenir belirlenmez.. Tayyip Erdoğan’ı kendisine idol olarak seçen ve her şeyiyle onu taklit etmeye çalışan, ama sadece taklit edebilen, gerçeği olamayan Ekrem İmamoğlu, Saraçhane’de gösteri hazırlıklarına başlamıştı.. Erdoğan’ın Saraçhane’deki gösterisini yineleyerek, idolünü taklide devam etti. İmamoğlu, kendisini Tayyip Erdoğan ile kıyaslıyor ama.. Erdoğan’ın şiir okuduğu için mahkumiyet kararı almasını ve karar kesinleştikten sonra Saraçhane’de bir miting ile başkanlık görevini bırakmasını taklide kalkışıyor ama. Yaptığı her şey çakma olduğu gibi.. Erdoğan’ı taklidi de çakma.. Erdoğan kimseye ahmak dememişti. Kamu görevlilerine hakaret etmemişti.. Buna rağmen mahkumiyet kararı verildi. Bu bir yana.. Erdoğan’ın başkanlık görevinden düşmesi ile sonuçlanan o süreçte, yerel mahkemenin verdiği karar sonrasında böyle bir gösteri yapılmamıştı.. Karara karşı itiraz yollarına başvurulacağı açıklanmış ve suhuletle yargının nihai kararı beklenmişti.. Taa ki, askeri vesayetin güdümündeki yargı tarafından karar kesinleştirildikten sonra. Hatta onun da sonrasında.. Cezaevine giderken o gösteri yapılmıştı.. Şimdi Ekrem İmamoğlu’nun, daha yerel mahkemenin kararı açıklandığında benzeri bir gösteri yapması.. O gösteride, kendi partisinin en yetkilisi değil, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in konuşma yapması.. Akşener’in de konuşmasında da, Erdoğan’ın “bu şarkı burada bitmez” sloganını tekrar ederek, adeta Erdoğan’ın şarkısının bitmeyeceğini ima etmesi.. ve böylece büyük bir gafa imza atması.. Önümüzdeki süreçte, bu mahkumiyet kararının bizlere daha çok tartıştırılacağını gösteriyordu.. Öyle ki.. Ekrem İmamoğlu ceza alıyor.. Gösterisine kendi partisinin değil, ittifak yaptığı partinin genel başkanı katılıyor.. Ama o genel başkan da, alanda toplanan çoğu CHP tandaslı göstericilerle sürekli dalaşıyor. Akşener “Bu şarkı burada bitmez” diyor.. Göstericiler, “Sen neyi ima ediyorsun?” dercesine.. “Yuh” çekiliyor.. Meral Akşener itiraz ediyor.. Akşener’in konuşmasındaki Erdoğan’ın “Bu şarkı burada bitmez” sloganının aslında CHP’li vesayet düzeni taraftarlarına karşı söylendiğini, kısacası Saraçhane’de dün toplanan topluluğa karşı söylendiğini hatırlayanlar, Akşener’in ne yapmak istediğine anlam veremiyor ve konuşmadan memnuniyetsizliklerini, açık ediyorlar.. Akşener de, göstericilerle yaşadığı iletişimsizliğin sonucu, konuşmasını gaflarla sürdürüyor. Bu arada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu nerede. Almanya’da. Kılıçdaroğlu duruşmanın dün yapılacağını bilmiyor muydu? Biliyordu. Ama Jeremy Rifkin ile Almanya gezisini önemsedi.. Tıpkı.. Sosyal medya ile ilgili, “yalanı önleme” amaçlı kanun değişikliği TBMM’de görüşülürken, “Yetkisizleştirildi” dediği mecliste olmak yerine, ABD’ye gidip, sonra da “Basın susturuluyor” şovu yapmasındaki gibi.. Almanya’ya duruşma günü değil de, bir gün sonra gidemez miydi, iki gün sonra gidemez miydi? Haydi kendiniz Almanya’ya gittiniz. “Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı’na oynuyor.. Hem de sadece kendi iradesi ile değil. İyi Parti’nin de dolduruşu ile bunu tezgahlıyor. Bunu önlememiz gerekiyor, yoksa altılı masa dağılır” diye düşünüyorsunuz.. Kendiniz Almanya’ya gidiyorsanız. Bari CHP’nin en üst yönetiminden bir bindirme yapsaydınız..  O da yok.. Ekrem İmamoğlu’na “şizofren” dediği ileri sürülen, sonrasında da “Şizofren bir tıbbi tanımdır. Hakaret değildir” diyerek kendisini savunan Canan Kaftancıoğlu’nun, dünkü duruşma salonundan bir fotoğrafı vardı ama.. İyi Partili Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem’in her fotoğrafta yer aldığı görüntüsü karşısında, bir de kimsenin takmadığı maskeyi takarak görüntü vermesi, “Acaba”ları çoğalttığı bir süreçte.. Saraçhane’deki Kaftancıoğlu’nun otobüs üstündeki asık suratlı ve yapmacık hareketli görüntüleri.. Ekrem’e verilen cezayı değil, CHP’deki kavgayı izleyenlere konuşturtuyordu.. Düşünebiliyor musunuz? Ekrem İmamoğlu, CHP listesinden belediye başkanı seçildi. Şu an CHP üyesi.. Ama dün aldığı cezadan sonra, kendisine geçmiş olsun ziyareti yapan ilk genel başkan Haydar Baş’ın oğlu Hüseyin Baş.. İkincisi de İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener.. DP’den Cemal Enginyurt geçmiş olsunda..  CHP üst yönetiminden (duruşmadakiler hariç) kimse yok.. Önümüzdeki süreçte cezadan çok, CHP’deki bu kavgayı konuşacağız..
Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu'nun, "Bir sıçrar çekirge, iki sıçrar çekirge!" başlıklı yazısı

Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen 2 yıl 7 aylık hapis cezasını değerlendirdi.

Karahasanoğlu'nun bugünkü yazısı...

Bana soracak olursanız, Türkiye standartlarında Ekrem İmamoğlu’na verilen ceza, biraz fazla..

Hayır, hayır..

“Ceza tümü ile yanlış” demiyorum..

“Beraat etmeli idi” demiyorum.

Ahmak, hakarettir..

Hele hele hiçbir maddi gerekçe sunulmaksızın, sırf yenilenen seçimde daha fazla oy alınması üzerinden bir yorum yapılarak, hukuki bir kararı veren yüksek kurul üyelerine “ahmak” denilmesi, çok daha net bir cezalandırılma sebebidir..

Bir ayrıntı daha vereyim..

YSK’nın kararını açıkladığında, ya da yenilenen seçimin sonuçları açıklandığında bu hakaret yapılmış olsa, “siyasi eleştiri” savunmasının ardına saklanmak mümkün olabilirdi.

Ama bu hakaret, yenilenen seçimden aylar sonra, sonuçların açıklanmasından aylar sonra yapılmıştır..

Net olarak YSK üyeleri tahkir edilmek istenmiştir..

Şunları da belirtmeliyim..

Ekrem İmamoğlu’nun bir valiye “it” dediğini unutmadım.

İBB Meclis üyesine, “Kayak takımı ... girsin” pespaye sözünü unutmadım..

Daha başka hakaretleri ile nasıl bir seviye düşüklüğü içinde olduğunu bilmiyor değilim.. Dolayısı ile, “Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar” diyor, geçiyorum..

“Seçimi iptal edenler ahmaktır” sözünün, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yaşadığı söz düellosundan sonrasına denk gelmesi sebebi ile YSK üyelerine değil, İçişleri Bakanı’na hakaret olarak nitelenmesi gerektiğine dair savunmaları ciddiye alsam da..

 İçişleri Bakanı’na hakaretin de suç olduğunu bu vesileyle hatırlatayım..

“İptal eden” değil, “iptal edenler” ifadesi ile, bir kişinin (Süleyman Soylu’nun) değil, birden fazla kişinin (YSK üyelerinin) kastedildiği açık olduğundan.

YSK üyelerine hakaretten verilen ceza doğru olsa da..

Ceza belirlenirken, alt sınırdan uzaklaşılmasının teamüllere aykırı olduğu kanaatindeyim..

Hele hele..

Son savunma için, sanık avukatlarının süre talebine karşı, “bir hafta sonrasına erteleme” yerine, “3 saat sonrası”na duruşmayı erteleme..

İstinaf’ta kesin bozma sebebi olacak bir kanuna aykırılık olduğu kanaatindeyim..

Onun için verilen cezayı uzun uzun tartışmak istemiyorum..

Bozulacak bir karar olduğunu belirtip, sonrasındaki şova geçeyim..

Ceza açıklanır açıklanmaz.

Hatta duruşmanın ilk aşaması yapılıp, son savunma için 3 saat sonrası belirlenir belirlenmez..

Tayyip Erdoğan’ı kendisine idol olarak seçen ve her şeyiyle onu taklit etmeye çalışan, ama sadece taklit edebilen, gerçeği olamayan Ekrem İmamoğlu, Saraçhane’de gösteri hazırlıklarına başlamıştı..

Erdoğan’ın Saraçhane’deki gösterisini yineleyerek, idolünü taklide devam etti.

İmamoğlu, kendisini Tayyip Erdoğan ile kıyaslıyor ama..

Erdoğan’ın şiir okuduğu için mahkumiyet kararı almasını ve karar kesinleştikten sonra Saraçhane’de bir miting ile başkanlık görevini bırakmasını taklide kalkışıyor ama.

Yaptığı her şey çakma olduğu gibi..

Erdoğan’ı taklidi de çakma..

Erdoğan kimseye ahmak dememişti.

Kamu görevlilerine hakaret etmemişti.. Buna rağmen mahkumiyet kararı verildi.

Bu bir yana..

Erdoğan’ın başkanlık görevinden düşmesi ile sonuçlanan o süreçte, yerel mahkemenin verdiği karar sonrasında böyle bir gösteri yapılmamıştı..

Karara karşı itiraz yollarına başvurulacağı açıklanmış ve suhuletle yargının nihai kararı beklenmişti..

Taa ki, askeri vesayetin güdümündeki yargı tarafından karar kesinleştirildikten sonra.

Hatta onun da sonrasında..

Cezaevine giderken o gösteri yapılmıştı..

Şimdi Ekrem İmamoğlu’nun, daha yerel mahkemenin kararı açıklandığında benzeri bir gösteri yapması..

O gösteride, kendi partisinin en yetkilisi değil, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in konuşma yapması..

Akşener’in de konuşmasında da, Erdoğan’ın “bu şarkı burada bitmez” sloganını tekrar ederek, adeta Erdoğan’ın şarkısının bitmeyeceğini ima etmesi.. ve böylece büyük bir gafa imza atması..

Önümüzdeki süreçte, bu mahkumiyet kararının bizlere daha çok tartıştırılacağını gösteriyordu..

Öyle ki..

Ekrem İmamoğlu ceza alıyor..

Gösterisine kendi partisinin değil, ittifak yaptığı partinin genel başkanı katılıyor..

Ama o genel başkan da, alanda toplanan çoğu CHP tandaslı göstericilerle sürekli dalaşıyor.

Akşener “Bu şarkı burada bitmez” diyor..

Göstericiler, “Sen neyi ima ediyorsun?” dercesine..

“Yuh” çekiliyor..

Meral Akşener itiraz ediyor..

Akşener’in konuşmasındaki Erdoğan’ın “Bu şarkı burada bitmez” sloganının aslında CHP’li vesayet düzeni taraftarlarına karşı söylendiğini, kısacası Saraçhane’de dün toplanan topluluğa karşı söylendiğini hatırlayanlar, Akşener’in ne yapmak istediğine anlam veremiyor ve konuşmadan memnuniyetsizliklerini, açık ediyorlar..

Akşener de, göstericilerle yaşadığı iletişimsizliğin sonucu, konuşmasını gaflarla sürdürüyor.

Bu arada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu nerede.

Almanya’da.

Kılıçdaroğlu duruşmanın dün yapılacağını bilmiyor muydu?

Biliyordu. Ama Jeremy Rifkin ile Almanya gezisini önemsedi..

Tıpkı.. Sosyal medya ile ilgili, “yalanı önleme” amaçlı kanun değişikliği TBMM’de görüşülürken, “Yetkisizleştirildi” dediği mecliste olmak yerine, ABD’ye gidip, sonra da “Basın susturuluyor” şovu yapmasındaki gibi..

Almanya’ya duruşma günü değil de, bir gün sonra gidemez miydi, iki gün sonra gidemez miydi?

Haydi kendiniz Almanya’ya gittiniz.

“Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı’na oynuyor.. Hem de sadece kendi iradesi ile değil. İyi Parti’nin de dolduruşu ile bunu tezgahlıyor. Bunu önlememiz gerekiyor, yoksa altılı masa dağılır” diye düşünüyorsunuz..

Kendiniz Almanya’ya gidiyorsanız.

Bari CHP’nin en üst yönetiminden bir bindirme yapsaydınız.. 

O da yok..

Ekrem İmamoğlu’na “şizofren” dediği ileri sürülen, sonrasında da “Şizofren bir tıbbi tanımdır. Hakaret değildir” diyerek kendisini savunan Canan Kaftancıoğlu’nun, dünkü duruşma salonundan bir fotoğrafı vardı ama..

İyi Partili Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem’in her fotoğrafta yer aldığı görüntüsü karşısında, bir de kimsenin takmadığı maskeyi takarak görüntü vermesi, “Acaba”ları çoğalttığı bir süreçte..

Saraçhane’deki Kaftancıoğlu’nun otobüs üstündeki asık suratlı ve yapmacık hareketli görüntüleri.. Ekrem’e verilen cezayı değil, CHP’deki kavgayı izleyenlere konuşturtuyordu..

Düşünebiliyor musunuz?

Ekrem İmamoğlu, CHP listesinden belediye başkanı seçildi. Şu an CHP üyesi..

Ama dün aldığı cezadan sonra, kendisine geçmiş olsun ziyareti yapan ilk genel başkan Haydar Baş’ın oğlu Hüseyin Baş..

İkincisi de İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener.. DP’den Cemal Enginyurt geçmiş olsunda..  CHP üst yönetiminden (duruşmadakiler hariç) kimse yok..

Önümüzdeki süreçte cezadan çok, CHP’deki bu kavgayı konuşacağız..

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.