Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Bu adam size ne yaptı alçaklar?

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 19.07.2022 - 10:45, Güncelleme: 19.07.2022 - 10:45
 

Bu adam size ne yaptı alçaklar?

Rezillikte birbirleriyle yarışıyorlar

Sokak röportajları ile bilinen ve "bankamatik faresi" olarak anılan Arif Kocabıyık, açık kalp ameliyatının anlatıldığı bir videoyu sosyal medyadan paylaşarak "15 Temmuz'da birisi uçağa kafa atar birisi açık kalp ameliyatı yapar ulan ne sahtekâr bu tipler ya" ifadelerini kullanmıştı. Kocabıyık’ın İslami giyiminden dolayı aşağılamaya kalktığı ve “sahtekâr” dediği kişinin Saint-Joseph Fransız Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi mezunu bir cerrah olduğunu, 4 dil bildiğini ve 40 yaşından sonra Kur’an-ı Kerim’i ezberleyip hafız olduğunu hatırlatan Hilal Kaplan, Salih Selman'a yöneltilen haksız eleştirilere sert tepki gösterdi. Kaplan, Sabah gazetesindeki yazısında şunları kaydetti:   "Salih Selman, Saint-Joseph Lisesi'ni başarıyla bitirdikten sonra Çapa Tıp Fakültesi'nden dereceyle mezun oldu. Selman, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin en başarılı doktorlarından biriyken ve genel cerrahi alanındaki başarısı herkesin malumuyken sakalı sebebiyle 28 Şubat sürecinde ameliyat yapma imkânından mahrum bırakıldı. Bunun üzerine istifa etti ve bir yandan serbest hekim olarak mesleğini sürdürürken diğer yandan kendini savaş-afet bölgelerinde gönüllü cerrahlık yapmaya adadı. Dört dil bilen Selman, 40 yaşından sonra Kuran-ı Kerim'i ezberleyip hafız oldu. On yıl boyunca nöbet sonrası bile gidip aksatmadan devam ettiği tefsir dersleri vesilesiyle icazet aldı. Bugün tıbbiyeliler başta olmak üzere pek çok gence verdiği sohbetlerle ulaşmaya, ilminin zekâtını vermeye çalışıyor. Ancak 15 Temmuz'un yıldönümünde, yıllar önce yaptığı bir konuşması sanki 15 Temmuz gecesiyle ilişkiliymiş gibi lanse edilerek sosyal medyada hedef alındı Selman. Önce "bankamatik faresi" diye bilinen bir trol, ardından bir komplo tüccarı ve diğerleri arka arkaya Selman'ın icra ettiği istisnai bir tıbbi prosedürle dalga geçmeye başladılar. Dertleri elbette en başta dindarla, sonra da 15 Temmuz ileydi... Selman, hastanın kalp tamponadını nasıl açıp perikardı kandan temizlediğini anlatırken "Allah'ın sünneti böyle" diyerek kanın kalp içinde kalmasının neden hayati olduğunu anlatıyordu. Aslında bir genel cerrah olarak acil müdahalesi ile kalp cerrahlarına nasıl zaman kazandırdığını ifade ediyordu. Ama bunu yaparken üzerinde smokini yoktu, damat tıraşlı değildi ve Latince kelimeler kullanmamıştı. Yüzünde sakalı, üzerinde cübbesi, dilinde imanı vardı. Ve cahiller, sadece bu sebeple onu hakir gören sözlerle bu müstesna tıbbi müdahaleyi bile alaya alabildiler. Dillerinden düşürmedikleri liyakat ve ilim kelimelerinin mücessem hali olan bir adamı, sadece dini semboller üzerinden aşağılama hakkını kendinde gören bu zihniyetin asla değişmeyeceğini idrak etmemiz için daha kaç örnek görmemiz gerekecek acaba?... Salih Selman'a yapılanlar, bu ağır "hastaların", bu ümitsiz vakaların sadece bir semptomudur. Esas maraz çok daha derindedir. Helalleşmeymiş, kucaklaşmaymış, barışmaymış; geçiniz."
Rezillikte birbirleriyle yarışıyorlar

Sokak röportajları ile bilinen ve "bankamatik faresi" olarak anılan Arif Kocabıyık, açık kalp ameliyatının anlatıldığı bir videoyu sosyal medyadan paylaşarak "15 Temmuz'da birisi uçağa kafa atar birisi açık kalp ameliyatı yapar ulan ne sahtekâr bu tipler ya" ifadelerini kullanmıştı. Kocabıyık’ın İslami giyiminden dolayı aşağılamaya kalktığı ve “sahtekâr” dediği kişinin Saint-Joseph Fransız Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi mezunu bir cerrah olduğunu, 4 dil bildiğini ve 40 yaşından sonra Kur’an-ı Kerim’i ezberleyip hafız olduğunu hatırlatan Hilal Kaplan, Salih Selman'a yöneltilen haksız eleştirilere sert tepki gösterdi. Kaplan, Sabah gazetesindeki yazısında şunları kaydetti:  

"Salih Selman, Saint-Joseph Lisesi'ni başarıyla bitirdikten sonra Çapa Tıp Fakültesi'nden dereceyle mezun oldu. Selman, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin en başarılı doktorlarından biriyken ve genel cerrahi alanındaki başarısı herkesin malumuyken sakalı sebebiyle 28 Şubat sürecinde ameliyat yapma imkânından mahrum bırakıldı. Bunun üzerine istifa etti ve bir yandan serbest hekim olarak mesleğini sürdürürken diğer yandan kendini savaş-afet bölgelerinde gönüllü cerrahlık yapmaya adadı.

Dört dil bilen Selman, 40 yaşından sonra Kuran-ı Kerim'i ezberleyip hafız oldu. On yıl boyunca nöbet sonrası bile gidip aksatmadan devam ettiği tefsir dersleri vesilesiyle icazet aldı. Bugün tıbbiyeliler başta olmak üzere pek çok gence verdiği sohbetlerle ulaşmaya, ilminin zekâtını vermeye çalışıyor.

Ancak 15 Temmuz'un yıldönümünde, yıllar önce yaptığı bir konuşması sanki 15 Temmuz gecesiyle ilişkiliymiş gibi lanse edilerek sosyal medyada hedef alındı Selman. Önce "bankamatik faresi" diye bilinen bir trol, ardından bir komplo tüccarı ve diğerleri arka arkaya Selman'ın icra ettiği istisnai bir tıbbi prosedürle dalga geçmeye başladılar. Dertleri elbette en başta dindarla, sonra da 15 Temmuz ileydi...

Selman, hastanın kalp tamponadını nasıl açıp perikardı kandan temizlediğini anlatırken "Allah'ın sünneti böyle" diyerek kanın kalp içinde kalmasının neden hayati olduğunu anlatıyordu. Aslında bir genel cerrah olarak acil müdahalesi ile kalp cerrahlarına nasıl zaman kazandırdığını ifade ediyordu. Ama bunu yaparken üzerinde smokini yoktu, damat tıraşlı değildi ve Latince kelimeler kullanmamıştı. Yüzünde sakalı, üzerinde cübbesi, dilinde imanı vardı. Ve cahiller, sadece bu sebeple onu hakir gören sözlerle bu müstesna tıbbi müdahaleyi bile alaya alabildiler.

Dillerinden düşürmedikleri liyakat ve ilim kelimelerinin mücessem hali olan bir adamı, sadece dini semboller üzerinden aşağılama hakkını kendinde gören bu zihniyetin asla değişmeyeceğini idrak etmemiz için daha kaç örnek görmemiz gerekecek acaba?... Salih Selman'a yapılanlar, bu ağır "hastaların", bu ümitsiz vakaların sadece bir semptomudur. Esas maraz çok daha derindedir. Helalleşmeymiş, kucaklaşmaymış, barışmaymış; geçiniz."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.