Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Dereyi görmeden paçayı sıvadılar! "CHP’de Kılıçdaroğlu sonrasına yönelik hesaplar da yapılıyor"

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 16.06.2022 - 13:21, Güncelleme: 16.06.2022 - 13:21
 

Dereyi görmeden paçayı sıvadılar! "CHP’de Kılıçdaroğlu sonrasına yönelik hesaplar da yapılıyor"

Muharrem Sarıkaya, CHP'lilerin 2023'te genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçilmesine kesin gözüyle baktıklarını ileri sürdü ve partide Kılıçdaroğlu sonrası için hesapların yapılmaya başlandığını söyledi.

HaberTürk yazarı Muharrem Sarıkaya, altılı masadaki genel başkanların Kemal Kılıçdaroğlu'nu gazladığını, CHP'lilerin de Kılıçdaroğlu sonrası için plan yapmaya başladıklarını yazdı. Sarıkaya'nın bugünkü yazısı: YUKARIDAKİ cümlenin sahibi muhalefetten bir Genel Başkan… Atıf yaptığı kişi ise CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu… Adıyla yazmak istedim, ancak yeni bir tartışmaya neden olmamak gerekçesi ve bugünden konuşmanın erken olacağı endişesi ile müsaade etmedi. Anladığım o ki hangi tarih ve şartlarda seçime gidileceği belli değilken, bugünden angajmana girmeyi uygun bulmuyor. Ancak şunu söyleyebilirim, Cumhurbaşkanı adaylığının Kılıçdaroğlu’nun hakkı olduğu konusundaki görüşleri yeni değil. Kısa süre önce de benzer şekilde milletvekili ve parti yöneticilerinden de aynı cümleyi işitmiştim. Hatta ortaya koydukları aday kıstasına en uygun ismin Kılıçdaroğlu olduğunu da kayda geçirmişti. Buradan yola çıkarak şunu söyleyebilirim, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sadece partisinin içinden destek gelmiyor. İşbirliği yaptığı 6’lı masada da desteği var… Burada da kalmadım, diğer muhalefet partilerinin etkili yöneticilerine de benzer soruyu yönelttiğimde anladım ki kategorik, “kesinlikle olmaz… adaylığını uygun görmeyiz” yönünde bir yaklaşımları yok. Hatta seçime doğru adayın isminin de minimal seviyede kalıp, tartışmanın mevcut ile devam edilip edilmeme noktasına taşınacağına vurgu yapıldı. Adayı bugünden açıklamanın doğru olmayacağının altını çizmekle kaldı. MEZHEP TARTIŞMASI YARADI Peki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da dün yaptığı gibi, Kılıçdaroğlu’nu savunarak meseleyi gündemde diri tutan, mezhep üzerinden adaylığına karşı yürütülen tartışma 6’lı masayı etkiler mi? Buna verilen yanıt da farklı olmadı. “Bizim taban bundan etkileniyor” diyenine rastlamadım. Tam tersine, yıllar önce bunların gündemden kalktığını, yaşı çok ileri olanlarda az miktarda görünse de seçmen davranışını etkileyen bir yönünün bulunmadığını belirtti. Üzerinde uzlaşılan noktası ise mezhebi üzerinden yürütülen tartışmanın Kılıçdaroğlu’na yaradığı yönünde. SAADET’İN BAKIŞI Buna en iyi açıklamayı da belki de kamuoyunda yanlış bir algı ile en çok orada bu konunun ele alınacağı varsayılan Saadet Partisi’nden geldi. SP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya, “Ters etki yarattı” diye söze girip ekledi: “Son iki gündür hem MHP’den hem de Cumhurbaşkanı’ndan gelen bu açıklamalar olumlu etki yarattı. Bu açıklamalar partileri de bağlar ve bir daha bu konuyu kamuoyu önünde gündeme getiremez. Artık mezhep konusunu kullanamaz. Ayrıca siyaset bu konuyu test etti ve ürktüğü kadar toplumda yeri olmadığını gördü. Toplumda prim yapan malzeme olmadığını herkes anladı…” Muhafazakâr yapıya sahip SP tabanında da yer etmez mi? Kaya’nın soruya yanıtı aynı netlikte oldu: “Bizde hiç yer etmez. Zaten dün Sayın Kılıçdaroğlu’nun grup konuşmasında kadınlara karşı duran ‘bazı radikal kafalar’ söyleminden yola çıkarak bizim tabanı harekete geçirmek isteyenler oldu. Ama bizim taban tepkisiz kaldı…” “ECEVİT VE ÇİLLER’E DE OY VERDİK” Sosyolojik tabanlarının meseleye “Saadet Partisi'nin içinde olup olmaması” seviyesinden yaklaştığını, bunun haricinde mezhebi veya kimliği ile ilgili duruşunun olmadığını da belirtti. “Nasıl Ecevit ve Çiller’e aynı koalisyonda olduğumuz için güvenoyu verdiğimizde bunu içselleştirdiyse bugün de aynı durum söz konusudur. Burada asıl olan güvendir. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu açıdan, ‘Haydi bana güvenmiyorsunuz, Sayın Temel Karamollaoğlu’na da mı güvenmiyorsunuz’ söylemi de bizim taban için çok kıymetlidir. Karşılıklı güvenin göstergesidir…” ADAY OLUR MU? Buradan yola çıkarak Kılıçdaroğlu’nun adaylığının kesinleştiğinden söz edilebilir mi? Hemen söyleyeyim henüz değil… Nedeni de bugünden bir adayın kendisini bağlamasının yaratacağı handikapları 6’lı masanın liderler zirvesinde ilk Kılıçdaroğlu’nun dile getiren olması. Bugünden bir aday isminin zikredilmesi halinde bu kişi üzerinde rakibin yaratılacağı fırtına ötesinde parti içi dengeler açısından da sorun üreteceğinin CHP yönetimi de farkında… Çünkü aday olması halinde partideki görevinden uzaklaşması gerekiyor. Seçimi kazansa da kaybetse de tekrar Genel Başkanlığa dönüşün zorluğunun da herkes farkında. Her iki durum da CHP açısından yeni bir karmaşanın başlangıcı demek… Partinin başında “CHP eski CHP değil” dediği bugünkü yapısına getirmek için verilen 12 yıllık emeğin de heba edilemeyeceği kayda geçiriliyor. Dolayısıyla bütün bu süreçler önceden planlanmadan çıkılacak yolun üreteceği sorunlar eleminize edilmeden atılacak adımın yaratacağı sıkıntılara dikkat çekiliyor. Anlaşılan o ki diğer muhalefet partilerinden gelen mesajlara da bakılarak adaylığı ve seçileceği konusunda kanaatler o denli güçlü ki CHP’de Kılıçdaroğlu sonrasına yönelik hesaplar da yapılıyor. Belki de bundan dolayı “sürecin tabii adayı” olarak görülüyor.
Muharrem Sarıkaya, CHP'lilerin 2023'te genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçilmesine kesin gözüyle baktıklarını ileri sürdü ve partide Kılıçdaroğlu sonrası için hesapların yapılmaya başlandığını söyledi.

HaberTürk yazarı Muharrem Sarıkaya, altılı masadaki genel başkanların Kemal Kılıçdaroğlu'nu gazladığını, CHP'lilerin de Kılıçdaroğlu sonrası için plan yapmaya başladıklarını yazdı.

Sarıkaya'nın bugünkü yazısı:

YUKARIDAKİ cümlenin sahibi muhalefetten bir Genel Başkan…

Atıf yaptığı kişi ise CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu…

Adıyla yazmak istedim, ancak yeni bir tartışmaya neden olmamak gerekçesi ve bugünden konuşmanın erken olacağı endişesi ile müsaade etmedi.

Anladığım o ki hangi tarih ve şartlarda seçime gidileceği belli değilken, bugünden angajmana girmeyi uygun bulmuyor.

Ancak şunu söyleyebilirim, Cumhurbaşkanı adaylığının Kılıçdaroğlu’nun hakkı olduğu konusundaki görüşleri yeni değil.

Kısa süre önce de benzer şekilde milletvekili ve parti yöneticilerinden de aynı cümleyi işitmiştim.

Hatta ortaya koydukları aday kıstasına en uygun ismin Kılıçdaroğlu olduğunu da kayda geçirmişti.

Buradan yola çıkarak şunu söyleyebilirim, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sadece partisinin içinden destek gelmiyor.

İşbirliği yaptığı 6’lı masada da desteği var…

Burada da kalmadım, diğer muhalefet partilerinin etkili yöneticilerine de benzer soruyu yönelttiğimde anladım ki kategorik, “kesinlikle olmaz… adaylığını uygun görmeyiz” yönünde bir yaklaşımları yok.

Hatta seçime doğru adayın isminin de minimal seviyede kalıp, tartışmanın mevcut ile devam edilip edilmeme noktasına taşınacağına vurgu yapıldı.

Adayı bugünden açıklamanın doğru olmayacağının altını çizmekle kaldı.

MEZHEP TARTIŞMASI YARADI

Peki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da dün yaptığı gibi, Kılıçdaroğlu’nu savunarak meseleyi gündemde diri tutan, mezhep üzerinden adaylığına karşı yürütülen tartışma 6’lı masayı etkiler mi?

Buna verilen yanıt da farklı olmadı.

“Bizim taban bundan etkileniyor” diyenine rastlamadım.

Tam tersine, yıllar önce bunların gündemden kalktığını, yaşı çok ileri olanlarda az miktarda görünse de seçmen davranışını etkileyen bir yönünün bulunmadığını belirtti.

Üzerinde uzlaşılan noktası ise mezhebi üzerinden yürütülen tartışmanın Kılıçdaroğlu’na yaradığı yönünde.

SAADET’İN BAKIŞI

Buna en iyi açıklamayı da belki de kamuoyunda yanlış bir algı ile en çok orada bu konunun ele alınacağı varsayılan Saadet Partisi’nden geldi.

SP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya, “Ters etki yarattı” diye söze girip ekledi:

“Son iki gündür hem MHP’den hem de Cumhurbaşkanı’ndan gelen bu açıklamalar olumlu etki yarattı. Bu açıklamalar partileri de bağlar ve bir daha bu konuyu kamuoyu önünde gündeme getiremez. Artık mezhep konusunu kullanamaz. Ayrıca siyaset bu konuyu test etti ve ürktüğü kadar toplumda yeri olmadığını gördü. Toplumda prim yapan malzeme olmadığını herkes anladı…”

Muhafazakâr yapıya sahip SP tabanında da yer etmez mi?

Kaya’nın soruya yanıtı aynı netlikte oldu:

“Bizde hiç yer etmez. Zaten dün Sayın Kılıçdaroğlu’nun grup konuşmasında kadınlara karşı duran ‘bazı radikal kafalar’ söyleminden yola çıkarak bizim tabanı harekete geçirmek isteyenler oldu. Ama bizim taban tepkisiz kaldı…”

“ECEVİT VE ÇİLLER’E DE OY VERDİK”

Sosyolojik tabanlarının meseleye “Saadet Partisi'nin içinde olup olmaması” seviyesinden yaklaştığını, bunun haricinde mezhebi veya kimliği ile ilgili duruşunun olmadığını da belirtti.

“Nasıl Ecevit ve Çiller’e aynı koalisyonda olduğumuz için güvenoyu verdiğimizde bunu içselleştirdiyse bugün de aynı durum söz konusudur. Burada asıl olan güvendir. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu açıdan, ‘Haydi bana güvenmiyorsunuz, Sayın Temel Karamollaoğlu’na da mı güvenmiyorsunuz’ söylemi de bizim taban için çok kıymetlidir. Karşılıklı güvenin göstergesidir…”

ADAY OLUR MU?

Buradan yola çıkarak Kılıçdaroğlu’nun adaylığının kesinleştiğinden söz edilebilir mi?

Hemen söyleyeyim henüz değil…

Nedeni de bugünden bir adayın kendisini bağlamasının yaratacağı handikapları 6’lı masanın liderler zirvesinde ilk Kılıçdaroğlu’nun dile getiren olması.

Bugünden bir aday isminin zikredilmesi halinde bu kişi üzerinde rakibin yaratılacağı fırtına ötesinde parti içi dengeler açısından da sorun üreteceğinin CHP yönetimi de farkında…

Çünkü aday olması halinde partideki görevinden uzaklaşması gerekiyor.

Seçimi kazansa da kaybetse de tekrar Genel Başkanlığa dönüşün zorluğunun da herkes farkında.

Her iki durum da CHP açısından yeni bir karmaşanın başlangıcı demek…

Partinin başında “ CHP eski CHP değil” dediği bugünkü yapısına getirmek için verilen 12 yıllık emeğin de heba edilemeyeceği kayda geçiriliyor.

Dolayısıyla bütün bu süreçler önceden planlanmadan çıkılacak yolun üreteceği sorunlar eleminize edilmeden atılacak adımın yaratacağı sıkıntılara dikkat çekiliyor.

Anlaşılan o ki diğer muhalefet partilerinden gelen mesajlara da bakılarak adaylığı ve seçileceği konusunda kanaatler o denli güçlü ki CHP’de Kılıçdaroğlu sonrasına yönelik hesaplar da yapılıyor.

Belki de bundan dolayı “sürecin tabii adayı” olarak görülüyor.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.