Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Erdal Kozankaya: 'Kılıçdaroğlu’nun bütün konuşmaları tevile muhtaç!'

Siyaset 23.03.2022 - 10:49, Güncelleme: 23.03.2022 - 10:49
 

Erdal Kozankaya: 'Kılıçdaroğlu’nun bütün konuşmaları tevile muhtaç!'

Gazetemiz okurlarından Erdal Kozankaya / Kuşadası 'Kılıçdaroğlu’nun bütün konuşmaları tevile muhtaç!' başlıklı yazısını bizimle paylaştı.

Adamın biri Hazreti İsmail’in kurban edilmesi kıssasını anlatıyormuş. Demiş ki keşişin biri bir rüya görmüş, rüyasında tanrısından bir nida gelmiş. Bir kızın olursa onu kurban et. Keşişin bir kızı olmuş, keşiş kızı olunca da elinden tutup deniz kenarında tam kurban edecekken gökten Azrail meleği bir keçi getirir al bunu kurban et demiş. Tabii adam yalan yanlış anlatırken başka bir adam söze girmiş. Yeter be adam anlattığın olay yalan yanlış hep. Ben neresini düzelteyim demiş. Bir defa keşiş dediğin Hazreti İbrahim’di. Kızı dediğin oğlu İsmail’di. Deniz kenarı değil dağ başı idi. Gökten gelen Azrail değil, Cebrail’di. Getirdiği keçi değil, koçtu demiş. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun bütün konuşmaları iddiaları da yalan yanlış fos çıkıyor. Neresini düzelteceksin. Bütün cümleleri tevile muhtaç. Kâğıthane’ye gidiyor, burası Kâğıttepe diyor. İzmir Körfezi’ne Haliç diyor. Mersin’e Güneydoğu’nun incisi diyor. Şanlıurfa’ya fındığın başkenti diyor. S400 füzelerini niye aldık, kim bize saldıracak ki? Taksim Gezi Parkı olaylarında her yeri yakıp yıkan terör estiren yağmacı, çapulculara onlar iyi çocuklar onların alınlarından öpüyorum diyen, Selahattin Demirtaş niye hapiste, onun hapis yattığı günler onun şeref madalyası diyen, Almanya’ya gidip Türkiye’ye turist göndermeyin can güvenliği yok diyen, yine Türkiye’ye yatırım yapmayın, diktatör var, demokrasi yok, paranıza el koyarlar diyen, Suriye’deki PKK’nın kolu olan PYD’ye YPG’ye onlar bize mi saldıracak, onlar vatanını koruyor diyen, Suriye’deki Türkmenlerden oluşan Özgür Suriye Ordusuna terörist diyen, elindeki kâğıttan İstiklal Marşı’nı okuyamayan. Hattı müdafa yoktur, sathı müdafa vardır diyemeyen, ben işsizliği her muhtarın yanına bir sekreter atayarak çözeceğim diyen, ekonomiyi esrar-eroin kaçakçılarından, organ mafyasından, beyaz kadın ticareti yapanlardan vergi alarak çözeceğim diyen, kahvehanelerde her oyun başı yeni deste iskambil kâğıdı açtıracağım diyen, şehir hastanelerini niye yaptın deyip de sonra korona pandemi hastalığı çıkınca da niye hastaneler yetersiz diyen kim Sayın Kılıçdaroğlu? Bir dediği bir dediğine uymuyor, sürekli çam deviriyor, gaf üstüne gaf, pot üstüne pot kırıyor. Bırak Türk halkına güven vermeyi kendi seçmenlerine bile güven veremiyor. Sayın Kılıçdaroğlu, bir defa Erdoğan’ın karşısına çıkmaya korkuyor, aday olamıyor. Ekmeleddin İhsanoğlu’nu çıkarıyor, Muharrem İnce’yi çıkarıyor, şimdi yine fellik fellik adam arıyor, ben varım diyemiyor. Seçim seçim diyor ama ortalıkta adayları yok. CHP Genel Başkanlığıyla avunuyor, o yetiyor kendine. Kılıçdaroğlu aday olmaya da seçim kazanmaya da korkuyor, hep minder dışına kaçıyor. Kısacası Türkiyemizin ana muhalefetinin başında Kemal abi yetersiz kalıyor tutarlı değil, inandırıcı hiç değil. Yazımın başında bir kıssayla girdim yine bir kıssayla bitireyim. Zamanın birinde bir kralın oğlu varmış. Kalabalığı görünce coşarak birtakım saçma sapan laflar ederek komik duruma düşermiş. Yanına bir tevilci tutmuş yine bir gün halka ey halkım ok attım kebap oldu demiş. Tevilci hemen düzeltmiş. Evet demiş beraber ava gitmiştik, tavşan çıktı önümüze kralımızın oğlu öyle bir ok attı ki tavşanı deldi geçti, taşa çarptı kıvılcımlar çıktı ateş yandı tavşan pişti kebap oldu yedik demiş kurtarmış. Ertesi gün yine kralın oğlu halka demiş ki ok attım deniz oldu demiş. Tevilci hemen yine söze başlamış. Evet, doğru söylüyor, önümüze büyük bir su tulumu kırbası gördük. Kralımızın oğlu öyle bir ok attı ki su tulumu paramparça oldu, içindeki sular, seller gibi aktı diyerek o günü yine kurtarmış. Ertesi gün kralın oğlu yine halkı görünce, coşmuş. Ey Halkım ok attım helva oldu demiş. Halk yine şaşkın şaşkın nasıl oldu hele bir anlat deyince. Tabii yine tevilci başı devreye girmiş bir düşünmüş, iki düşünmüş, ıkınmış, sıkılmış kendini ne kadar zorladıysa da bir türlü tevil edememiş. En sonunda kızgın ve öfkeli bir şekilde kralın oğluna dönerek, be hey geçmişini bilmem ne yaptığımın oğlu, ben şimdi dağ başında unu, şekeri, yağı nereden bulup da helva yapacağım, deyip tevilci başılıktan istifa etmiş. Bu kıssada anlatıldığı gibi Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun bütün cümleleri, konuşmaları tevile muhtaç.
Gazetemiz okurlarından Erdal Kozankaya / Kuşadası 'Kılıçdaroğlu’nun bütün konuşmaları tevile muhtaç!' başlıklı yazısını bizimle paylaştı.

Adamın biri Hazreti İsmail’in kurban edilmesi kıssasını anlatıyormuş. Demiş ki keşişin biri bir rüya görmüş, rüyasında tanrısından bir nida gelmiş. Bir kızın olursa onu kurban et. Keşişin bir kızı olmuş, keşiş kızı olunca da elinden tutup deniz kenarında tam kurban edecekken gökten Azrail meleği bir keçi getirir al bunu kurban et demiş. Tabii adam yalan yanlış anlatırken başka bir adam söze girmiş. Yeter be adam anlattığın olay yalan yanlış hep. Ben neresini düzelteyim demiş. Bir defa keşiş dediğin Hazreti İbrahim’di. Kızı dediğin oğlu İsmail’di. Deniz kenarı değil dağ başı idi. Gökten gelen Azrail değil, Cebrail’di. Getirdiği keçi değil, koçtu demiş.

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun bütün konuşmaları iddiaları da yalan yanlış fos çıkıyor. Neresini düzelteceksin. Bütün cümleleri tevile muhtaç. Kâğıthane’ye gidiyor, burası Kâğıttepe diyor. İzmir Körfezi’ne Haliç diyor. Mersin’e Güneydoğu’nun incisi diyor. Şanlıurfa’ya fındığın başkenti diyor. S400 füzelerini niye aldık, kim bize saldıracak ki? Taksim Gezi Parkı olaylarında her yeri yakıp yıkan terör estiren yağmacı, çapulculara onlar iyi çocuklar onların alınlarından öpüyorum diyen, Selahattin Demirtaş niye hapiste, onun hapis yattığı günler onun şeref madalyası diyen, Almanya’ya gidip Türkiye’ye turist göndermeyin can güvenliği yok diyen, yine Türkiye’ye yatırım yapmayın, diktatör var, demokrasi yok, paranıza el koyarlar diyen, Suriye’deki PKK’nın kolu olan PYD’ye YPG’ye onlar bize mi saldıracak, onlar vatanını koruyor diyen, Suriye’deki Türkmenlerden oluşan Özgür Suriye Ordusuna terörist diyen, elindeki kâğıttan İstiklal Marşı’nı okuyamayan. Hattı müdafa yoktur, sathı müdafa vardır diyemeyen, ben işsizliği her muhtarın yanına bir sekreter atayarak çözeceğim diyen, ekonomiyi esrar-eroin kaçakçılarından, organ mafyasından, beyaz kadın ticareti yapanlardan vergi alarak çözeceğim diyen, kahvehanelerde her oyun başı yeni deste iskambil kâğıdı açtıracağım diyen, şehir hastanelerini niye yaptın deyip de sonra korona pandemi hastalığı çıkınca da niye hastaneler yetersiz diyen kim Sayın Kılıçdaroğlu?


Bir dediği bir dediğine uymuyor, sürekli çam deviriyor, gaf üstüne gaf, pot üstüne pot kırıyor. Bırak Türk halkına güven vermeyi kendi seçmenlerine bile güven veremiyor. Sayın Kılıçdaroğlu, bir defa Erdoğan’ın karşısına çıkmaya korkuyor, aday olamıyor. Ekmeleddin İhsanoğlu’nu çıkarıyor, Muharrem İnce’yi çıkarıyor, şimdi yine fellik fellik adam arıyor, ben varım diyemiyor. Seçim seçim diyor ama ortalıkta adayları yok. CHP Genel Başkanlığıyla avunuyor, o yetiyor kendine. Kılıçdaroğlu aday olmaya da seçim kazanmaya da korkuyor, hep minder dışına kaçıyor. Kısacası Türkiyemizin ana muhalefetinin başında Kemal abi yetersiz kalıyor tutarlı değil, inandırıcı hiç değil.

Yazımın başında bir kıssayla girdim yine bir kıssayla bitireyim. Zamanın birinde bir kralın oğlu varmış. Kalabalığı görünce coşarak birtakım saçma sapan laflar ederek komik duruma düşermiş. Yanına bir tevilci tutmuş yine bir gün halka ey halkım ok attım kebap oldu demiş. Tevilci hemen düzeltmiş. Evet demiş beraber ava gitmiştik, tavşan çıktı önümüze kralımızın oğlu öyle bir ok attı ki tavşanı deldi geçti, taşa çarptı kıvılcımlar çıktı ateş yandı tavşan pişti kebap oldu yedik demiş kurtarmış. Ertesi gün yine kralın oğlu halka demiş ki ok attım deniz oldu demiş. Tevilci hemen yine söze başlamış. Evet, doğru söylüyor, önümüze büyük bir su tulumu kırbası gördük. Kralımızın oğlu öyle bir ok attı ki su tulumu paramparça oldu, içindeki sular, seller gibi aktı diyerek o günü yine kurtarmış. Ertesi gün kralın oğlu yine halkı görünce, coşmuş. Ey Halkım ok attım helva oldu demiş. Halk yine şaşkın şaşkın nasıl oldu hele bir anlat deyince. Tabii yine tevilci başı devreye girmiş bir düşünmüş, iki düşünmüş, ıkınmış, sıkılmış kendini ne kadar zorladıysa da bir türlü tevil edememiş. En sonunda kızgın ve öfkeli bir şekilde kralın oğluna dönerek, be hey geçmişini bilmem ne yaptığımın oğlu, ben şimdi dağ başında unu, şekeri, yağı nereden bulup da helva yapacağım, deyip tevilci başılıktan istifa etmiş. Bu kıssada anlatıldığı gibi Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun bütün cümleleri, konuşmaları tevile muhtaç.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.