Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Erdoğan'a karşı şerefsizce sözler

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 09.01.2023 - 11:42, Güncelleme: 09.01.2023 - 11:42
 

Erdoğan'a karşı şerefsizce sözler

Büyük namussuzluk!

Bülent Orakoğlu, Tayyip Erdoğan’ın büyük bir seçim yenilgisiyle “indirileceğini”, bu yüzden istifa etmesinin kendisi için hayırlı olacağını yazma küstahlığında bulunan Amerikan derin devletinin dergisi Foreign Policy'ye çok sert tepki gösterdi.  Orakoğlu, Yeni Şafak'taki yazısında şunları kaydetti: "Amerikan derin devletinin önemli yayınlarından Foreign Policy, Türkiye’de 2023 seçimlerini ele aldı. Erdoğan’ın büyük bir seçim yenilgisiyle “indirileceğini” yazan dergi, istifa etmesinin kendisi için hayırlı olacağına yönelik skandal ve hadsiz bir açıklama yaptı. Policy dergisi 1 Ocak’taki son sayısında ise, 2023’te dünyada Türkiye ile birlikte 14 ülkedeki başkanlık seçimlerini ele alıp, ABD hükümetini yönlendirici tahlillere yer verdi. Policy Editör Yardımcısı Allison Meakem’in hazırladığı dosyada, ABD Başkanı BİDEN ve muhalefetin (Millet İttifakı) ortak bir noktada buluştuğu Başkan Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde mutlak bir hezimete uğratılarak iktidardan uzaklaştırılma amacı yatıyor. Analizin büyük bir bölümünde Erdoğan ve Türkiye’ye yapılacak operasyona meşruiyet sağlama amacı açıkça görülebiliyor. BAŞKAN ERDOĞAN’IN DİKTATÖR OLDUĞU ALGISI YARATILARAK 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNİN TÜRK MİLLETİ İLE BİRLİKTE ENGELLENMESİ GÖZ ARDI EDİLEREK FETÖ GÜZELLEMESİ YAPILIYOR Foreign Policy, 2013’ten sonra, bir sebep de göstermeden, Erdoğan’ın değiştiğini ve “diktatörleştiğini” ifade ederek yıldızının sönmeye başladığını iddia ediyor. Bunu 2013 yaz aylarındaki Gezi olaylarına ve hemen sonrasındaki AKP içindeki yolsuzluk davasına bağlayan makale, bu noktadan sonra Erdoğan ve AKP’nin hızla demokratiklikten diktatörlüğe doğru kaydığını iddia ediyor. Derginin analizinde, sebebi üzerine tek kelime etmeden FETÖ tarafından 15 Temmuz 2016’da darbe girişiminde bulunulduğu belirtiliyor. Bu girişimin Türk milleti ve Başkan Erdoğan’ın iş birliği ile bastırılması göz ardı edilerek Erdoğan ve AK Parti’nin gerçek diktatörlüğe geçtiği yalan ve algısı ile bu darbe girişimi sonunda, iki yüz bine yakın kişinin tutuklandığı ve yargılandığı iddia ediliyor. Hatta dünyadaki tutuklu gazetecilerin üçte birinin Türkiye’de olduğu gibi uydurma bilgi de bu analize eklenmiş bulunuyor. ABD TÜRKİYE’DEN NEDEN RAHATSIZLIK DUYUYOR; ÇÜNKÜ KARŞILARINDA YENİ BAĞIMSIZ TÜRKİYE VAR Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile MİT Başkanı Hakan Fidan’ın, Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Suriye Savunma Bakanı Ali Mahmud Abbas ve iki ülkenin istihbarat başkanlarıyla 28 Aralık’ta Moskova’da gerçekleştirdiği toplantı ABD’yi rahatsız etti. SURİYE İLE ANLAŞMA VE ADANA MUTABAKATI Zira diplomatik kaynaklar, Putin ve Erdoğan’ın Adana Mutabakatı hakkındaki değerlendirmelerini, Türkiye ile Suriye arasında diyaloğun yeniden kurulmasıyla, iki ülke arasındaki anlaşmalar çerçevesinde Fırat’ın doğusunun terörden temizlenmesi penceresinden değerlendirdi. İki ülke arasındaki bu mutabakatın daha sonra geliştirildiğini hatırlatan kaynaklar, Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin normale dönmesiyle Fırat’ın doğusundaki terör yapılanmasının iki ülkenin eşgüdümüyle çok hızlı ve etkin bir şekilde çözüleceğini vurguladı. ABD’DEN TÜRKİYE’YE KARŞI SİNSİ PLAN Yunanistan’ın Girit adasının güneyinde ve batısında kara sularını 12 mile çıkarma kararı almaya hazırlandığına yönelik iddiaların arkasında ABD olduğunun ortaya çıkmasını değerlendiren Stratejist İbrahim Kaynak, “Özellikle İsrail’in Akdeniz sahasında 2 trilyon dolarlık gaz bulması sonrası harekete geçtiler. Ege’deki adalar, uluslararası düşünce açısından Yunanistan’ın bölgede böyle bir adım atacağını gündeme getiriyor. Anglosakson düşüncesiyle bu adaların Yunanistan’a ait olduğunu söylüyorlar. Bu anlayıştan dolayı ABD’nin, uçak gemisi ve yeni filoyu getirmesinin sebebi budur.” diyor. TÜRKİYE’NİN ENERJİ TİCARET MERKEZİNE DÖNÜŞMESİ Doğalgazda Türkiye’nin merkez olmasını yineleyen Putin “Gaz fiyatı Türkiye’de belirlensin’’ teklifini yaptı. Sadece koridor olmakla yetinmiyoruz. Türkiye enerji ticaret merkezine dönüşüyor. Piyasalarda söz sahibi oyuncu olabilir. Ticaret merkezine dönüşmek de çok önemli bir strateji. Nasıl Londra bir finans merkeziyse, Türkiye de enerjinin merkez ülkesi konumuna gelebilir. Özellikle Doğu Avrupa ülkelerinin çok yoğun bir talebi söz konusu. Türkiye’ye gelecek kaynak o kadar önemli ki küresel piyasadaki gaz fiyatlarında ucuzlama bile yaşanabilir. SİPER FÜZESİNE ENTEGRE EDİLECEK BİR SİSTEMLE F-35’LER KULLANILMAZ HALE GETİRİLEBİLİR Dr Erdoğan Karakuş: “Bu görünmez uçakların hava filesini bozmasından dolayı 1988’de İngiltere’de çalışma başlatılmıştı. Türkiye’nin de bunu yapması lazım. Yunanistan işte o zaman F-35 alsa da hava filesi bozukluğu ile F-35’leri görüp kilitliyorsak eli kolu bağlanır. Eğer Fethiye Babadağ’a bir Siper bataryası yerleştirirsek Rodos’un arkası Girit’in dibini görebiliriz. Seri üretime geçip gittikçe güçleneceğiz. 1000 kilometreyi aşmak demek Türkiye’nin Patriot’a ihtiyacı kalmadığının resmidir. Türkiye çok büyük bir başarıya imza atmıştır.” KARDEŞ ÜLKE PAKİSTAN ERDOĞAN’I NOBEL’E ADAY GÖSTERDİ Pakistan Senatosu, her yıl verilen NOBEL Barış Ödülü için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı aday gösterdi. Pakistan’ın bu önerisinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya-Ukrayna Savaşı’ndaki diplomatik başarıları etkili oldu. Konuyla ilişkin, “Bu savaş, hızla tüm dünya için felaketle sonuçlanabilecek nükleer patlama noktasına dönüşmüştü. Yorulmak bilmez çabalarıyla tek başına, her iki tarafa da zamanında ve etkili müdahaleleri sayesinde küresel felaketi önledi.” denildi. Senato Başkanı Sadık Sanjrani imzalı yazıda ayrıca “Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece ülkesinin değil, bölgenin ve dünyanın ıslahı ve refahı için çalışan gerçek bir devlet adamı ve halk lideridir. O, yalnızca ülkesi veya bölgesi için değerli liderliğini kanıtlamakla kalmadı, aynı zamanda Hazreti Muhammed’in mesajını ve tüm insanlığa barış, hoşgörü ve sevgi öğretilerini taşıyor.” ifadelerine de yer verildi."
Büyük namussuzluk!

Bülent Orakoğlu, Tayyip Erdoğan’ın büyük bir seçim yenilgisiyle “indirileceğini”, bu yüzden istifa etmesinin kendisi için hayırlı olacağını yazma küstahlığında bulunan Amerikan derin devletinin dergisi Foreign Policy'ye çok sert tepki gösterdi. 

Orakoğlu, Yeni Şafak'taki yazısında şunları kaydetti:

"Amerikan derin devletinin önemli yayınlarından Foreign Policy, Türkiye’de 2023 seçimlerini ele aldı. Erdoğan’ın büyük bir seçim yenilgisiyle “indirileceğini” yazan dergi, istifa etmesinin kendisi için hayırlı olacağına yönelik skandal ve hadsiz bir açıklama yaptı. Policy dergisi 1 Ocak’taki son sayısında ise, 2023’te dünyada Türkiye ile birlikte 14 ülkedeki başkanlık seçimlerini ele alıp, ABD hükümetini yönlendirici tahlillere yer verdi. Policy Editör Yardımcısı Allison Meakem’in hazırladığı dosyada, ABD Başkanı BİDEN ve muhalefetin (Millet İttifakı) ortak bir noktada buluştuğu Başkan Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde mutlak bir hezimete uğratılarak iktidardan uzaklaştırılma amacı yatıyor. Analizin büyük bir bölümünde Erdoğan ve Türkiye’ye yapılacak operasyona meşruiyet sağlama amacı açıkça görülebiliyor.

BAŞKAN ERDOĞAN’IN DİKTATÖR OLDUĞU ALGISI YARATILARAK 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNİN TÜRK MİLLETİ İLE BİRLİKTE ENGELLENMESİ GÖZ ARDI EDİLEREK FETÖ GÜZELLEMESİ YAPILIYOR

Foreign Policy, 2013’ten sonra, bir sebep de göstermeden, Erdoğan’ın değiştiğini ve “diktatörleştiğini” ifade ederek yıldızının sönmeye başladığını iddia ediyor. Bunu 2013 yaz aylarındaki Gezi olaylarına ve hemen sonrasındaki AKP içindeki yolsuzluk davasına bağlayan makale, bu noktadan sonra Erdoğan ve AKP’nin hızla demokratiklikten diktatörlüğe doğru kaydığını iddia ediyor. Derginin analizinde, sebebi üzerine tek kelime etmeden FETÖ tarafından 15 Temmuz 2016’da darbe girişiminde bulunulduğu belirtiliyor. Bu girişimin Türk milleti ve Başkan Erdoğan’ın iş birliği ile bastırılması göz ardı edilerek Erdoğan ve AK Parti’nin gerçek diktatörlüğe geçtiği yalan ve algısı ile bu darbe girişimi sonunda, iki yüz bine yakın kişinin tutuklandığı ve yargılandığı iddia ediliyor. Hatta dünyadaki tutuklu gazetecilerin üçte birinin Türkiye’de olduğu gibi uydurma bilgi de bu analize eklenmiş bulunuyor.

ABD TÜRKİYE’DEN NEDEN RAHATSIZLIK DUYUYOR; ÇÜNKÜ KARŞILARINDA YENİ BAĞIMSIZ TÜRKİYE VAR

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile MİT Başkanı Hakan Fidan’ın, Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Suriye Savunma Bakanı Ali Mahmud Abbas ve iki ülkenin istihbarat başkanlarıyla 28 Aralık’ta Moskova’da gerçekleştirdiği toplantı ABD’yi rahatsız etti.

SURİYE İLE ANLAŞMA VE ADANA MUTABAKATI

Zira diplomatik kaynaklar, Putin ve Erdoğan’ın Adana Mutabakatı hakkındaki değerlendirmelerini, Türkiye ile Suriye arasında diyaloğun yeniden kurulmasıyla, iki ülke arasındaki anlaşmalar çerçevesinde Fırat’ın doğusunun terörden temizlenmesi penceresinden değerlendirdi. İki ülke arasındaki bu mutabakatın daha sonra geliştirildiğini hatırlatan kaynaklar, Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin normale dönmesiyle Fırat’ın doğusundaki terör yapılanmasının iki ülkenin eşgüdümüyle çok hızlı ve etkin bir şekilde çözüleceğini vurguladı.

ABD’DEN TÜRKİYE’YE KARŞI SİNSİ PLAN

Yunanistan’ın Girit adasının güneyinde ve batısında kara sularını 12 mile çıkarma kararı almaya hazırlandığına yönelik iddiaların arkasında ABD olduğunun ortaya çıkmasını değerlendiren Stratejist İbrahim Kaynak, “Özellikle İsrail’in Akdeniz sahasında 2 trilyon dolarlık gaz bulması sonrası harekete geçtiler. Ege’deki adalar, uluslararası düşünce açısından Yunanistan’ın bölgede böyle bir adım atacağını gündeme getiriyor. Anglosakson düşüncesiyle bu adaların Yunanistan’a ait olduğunu söylüyorlar. Bu anlayıştan dolayı ABD’nin, uçak gemisi ve yeni filoyu getirmesinin sebebi budur.” diyor.

TÜRKİYE’NİN ENERJİ TİCARET MERKEZİNE DÖNÜŞMESİ

Doğalgazda Türkiye’nin merkez olmasını yineleyen Putin “Gaz fiyatı Türkiye’de belirlensin’’ teklifini yaptı. Sadece koridor olmakla yetinmiyoruz. Türkiye enerji ticaret merkezine dönüşüyor. Piyasalarda söz sahibi oyuncu olabilir. Ticaret merkezine dönüşmek de çok önemli bir strateji. Nasıl Londra bir finans merkeziyse, Türkiye de enerjinin merkez ülkesi konumuna gelebilir. Özellikle Doğu Avrupa ülkelerinin çok yoğun bir talebi söz konusu. Türkiye’ye gelecek kaynak o kadar önemli ki küresel piyasadaki gaz fiyatlarında ucuzlama bile yaşanabilir.

SİPER FÜZESİNE ENTEGRE EDİLECEK BİR SİSTEMLE F-35’LER KULLANILMAZ HALE GETİRİLEBİLİR

Dr Erdoğan Karakuş: “Bu görünmez uçakların hava filesini bozmasından dolayı 1988’de İngiltere’de çalışma başlatılmıştı. Türkiye’nin de bunu yapması lazım. Yunanistan işte o zaman F-35 alsa da hava filesi bozukluğu ile F-35’leri görüp kilitliyorsak eli kolu bağlanır. Eğer Fethiye Babadağ’a bir Siper bataryası yerleştirirsek Rodos’un arkası Girit’in dibini görebiliriz. Seri üretime geçip gittikçe güçleneceğiz. 1000 kilometreyi aşmak demek Türkiye’nin Patriot’a ihtiyacı kalmadığının resmidir. Türkiye çok büyük bir başarıya imza atmıştır.”

KARDEŞ ÜLKE PAKİSTAN ERDOĞAN’I NOBEL’E ADAY GÖSTERDİ

Pakistan Senatosu, her yıl verilen NOBEL Barış Ödülü için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı aday gösterdi. Pakistan’ın bu önerisinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya-Ukrayna Savaşı’ndaki diplomatik başarıları etkili oldu. Konuyla ilişkin, “Bu savaş, hızla tüm dünya için felaketle sonuçlanabilecek nükleer patlama noktasına dönüşmüştü. Yorulmak bilmez çabalarıyla tek başına, her iki tarafa da zamanında ve etkili müdahaleleri sayesinde küresel felaketi önledi.” denildi. Senato Başkanı Sadık Sanjrani imzalı yazıda ayrıca “Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece ülkesinin değil, bölgenin ve dünyanın ıslahı ve refahı için çalışan gerçek bir devlet adamı ve halk lideridir. O, yalnızca ülkesi veya bölgesi için değerli liderliğini kanıtlamakla kalmadı, aynı zamanda Hazreti Muhammed’in mesajını ve tüm insanlığa barış, hoşgörü ve sevgi öğretilerini taşıyor.” ifadelerine de yer verildi."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.