Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

İmamoğlu'nun reklamcısından rezil deprem yardımı çıkışı!

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 13.02.2023 - 12:25, Güncelleme: 13.02.2023 - 12:25
 

İmamoğlu'nun reklamcısından rezil deprem yardımı çıkışı!

Senin yatacak yerin yok

CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun seçim sürecindeki reklamcısı Necati Özkan, akıl almaz bir iftiraya imza attı. Cumhuriyet gazetesinde köşe dolduran Özkan, hükümetin Kahramanmaraş merkezli deprem sonrası başlattığı “Türkiye Tek Yürek” kampanyasını, "milletin yaptığı yardımların üstüne konma çabası" olarak nitelendirdi. Özkan, ahlaktan öte izandan da yoksun olduğunu gözler önüne serdiği yazısında, özetle şu kirli yalanları boca etti:  "Karşımızda artık ne yaptığını bilmeyen, yönetme kabiliyetini tümden kaybetmiş ve stratejik akılla iş yapamayan bir yapı var. Son referandumda 2.5 milyon mühürsüz oyun geçerli kabul edilmesiyle, hile ve hukuksuzlukla kurulan bu gayri meşru yapı, bugün milletçe yaşadığımız büyük yıkımın asli sorumlusudur.  Bu yapı bundan 22 yıl önce işbaşına geldiğinde toplumsal ve siyasal bir “davaya” sahip görünüyordu. Dünyanın ve Türkiye’nin gerçeklerini anlamaktan uzak olsalar da ülkenin kurucu değerlerine karşı intikamcı duygularla işler yapsalar da “davaları” nedeniyle saygı duyulacak bir yapı gibi görünüyorlardı.  Ama zaman geçtikçe ne davalarında ne yöntemlerinde ne de iş yapma biçimlerinde saygı duyulacak yanlarının olmadığı anlaşıldı. Ahlaki, vicdani ve siyasi olarak ülkeye çökmüş bir kâbus gibiydiler. Yine de toplumun bir kısmı pragmatizmleri, iş yapar görünmeleri ve popülist siyasetleri nedeniyle bu yapıya destek verdi. Diğer kısmı ise vicdansızca ve vahşice kullandıkları güç ve yaydıkları korku nedeniyle sessiz kalmayı tercih etti.  Ama bu büyük depremle birlikte beceriksizlikleri tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı.  Ahlaki ve vicdani üstünlüğünü yitirmiş bu yapı yine ve sadece algıyla meşgul. “Türkiye Yüzyılı” diye yola çıktılar ama “Asrın Felaketi”ne geldiler. Başlattıkları “Asrın Felaketi” kampanyasıyla yapmak istedikleri algı toplumsal refleksle saatler içinde kaldırıldı. “Türkiye Tek Yürek” diye başlattıkları kampanyada yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının, markaların ve milletin kendiliğinden yaptığı yardımların üstüne konma çabaları anında ifşa oluyor.  İşte bu yüzden en yetkili ağızdan tehdit ve korku dilini kullanıyorlar. Bu yüzden internete ve sosyal ağlara getirdikleri kısıtlama nefrete ve kızgınlığa dönüşüyor ve derhal geri adım atıyorlar. Artık asrın beceriksizliği tüm çıplaklığıyla görülüyor. Ve yalın gerçek o denli acı, o denli büyük ve o denli unutulmaz ki algı kampanyaları işe yaramayacak."
Senin yatacak yerin yok

CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun seçim sürecindeki reklamcısı Necati Özkan, akıl almaz bir iftiraya imza attı. Cumhuriyet gazetesinde köşe dolduran Özkan, hükümetin Kahramanmaraş merkezli deprem sonrası başlattığı “Türkiye Tek Yürek” kampanyasını, "milletin yaptığı yardımların üstüne konma çabası" olarak nitelendirdi. Özkan, ahlaktan öte izandan da yoksun olduğunu gözler önüne serdiği yazısında, özetle şu kirli yalanları boca etti: 

"Karşımızda artık ne yaptığını bilmeyen, yönetme kabiliyetini tümden kaybetmiş ve stratejik akılla iş yapamayan bir yapı var. Son referandumda 2.5 milyon mühürsüz oyun geçerli kabul edilmesiyle, hile ve hukuksuzlukla kurulan bu gayri meşru yapı, bugün milletçe yaşadığımız büyük yıkımın asli sorumlusudur. 

Bu yapı bundan 22 yıl önce işbaşına geldiğinde toplumsal ve siyasal bir “davaya” sahip görünüyordu. Dünyanın ve Türkiye’nin gerçeklerini anlamaktan uzak olsalar da ülkenin kurucu değerlerine karşı intikamcı duygularla işler yapsalar da “davaları” nedeniyle saygı duyulacak bir yapı gibi görünüyorlardı. 

Ama zaman geçtikçe ne davalarında ne yöntemlerinde ne de iş yapma biçimlerinde saygı duyulacak yanlarının olmadığı anlaşıldı. Ahlaki, vicdani ve siyasi olarak ülkeye çökmüş bir kâbus gibiydiler. Yine de toplumun bir kısmı pragmatizmleri, iş yapar görünmeleri ve popülist siyasetleri nedeniyle bu yapıya destek verdi. Diğer kısmı ise vicdansızca ve vahşice kullandıkları güç ve yaydıkları korku nedeniyle sessiz kalmayı tercih etti. 

Ama bu büyük depremle birlikte beceriksizlikleri tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı.

 Ahlaki ve vicdani üstünlüğünü yitirmiş bu yapı yine ve sadece algıyla meşgul. “Türkiye Yüzyılı” diye yola çıktılar ama “Asrın Felaketi”ne geldiler. Başlattıkları “Asrın Felaketi” kampanyasıyla yapmak istedikleri algı toplumsal refleksle saatler içinde kaldırıldı. “Türkiye Tek Yürek” diye başlattıkları kampanyada yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının, markaların ve milletin kendiliğinden yaptığı yardımların üstüne konma çabaları anında ifşa oluyor. 

İşte bu yüzden en yetkili ağızdan tehdit ve korku dilini kullanıyorlar. Bu yüzden internete ve sosyal ağlara getirdikleri kısıtlama nefrete ve kızgınlığa dönüşüyor ve derhal geri adım atıyorlar. Artık asrın beceriksizliği tüm çıplaklığıyla görülüyor. Ve yalın gerçek o denli acı, o denli büyük ve o denli unutulmaz ki algı kampanyaları işe yaramayacak."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.