Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Kalbini elinde taşıyor, en büyük korkusu kapkaççılar

Yaşam (Web Sitesi) - Web Sitesi | 10.10.2022 - 13:40, Güncelleme: 10.10.2022 - 13:40
 

Kalbini elinde taşıyor, en büyük korkusu kapkaççılar

49 yaşındaki Hasan Koç, kadavradan kalp bulunamayınca elinde taşıdığı yapay kalp ile hayata tutundu

Sivas’ın Şarkışla ilçesinde yaşayan 49 yaşındaki Hasan Koç, yaklaşık 3 yıldır elinde taşıdığı kalbiyle hayatını devam ettirmeye çalışıyor.  Koç'un 2010 yılında geçirdiği kalp kriziyle beraber başlayan kalp yetmezliği hayatının dönüm noktası oldu. Kalp-Damar Cerrahisi Servisi'nde tedavi görmeye başlayan Koç’un yaşaması için kalp nakli olması gerektiği belirtildi.  Sağlık Bakanlığı'nın ulusal bekleme listesine kaydolan Koç için 5 yıldır kadavralardan kalp bulunamadı. Doktorların yaşaması için kalp nakli olması gerektiğini söylediği Koç’a yapay kalp önerildi. 2020 yılında gerçekleştirilen operasyonun ardından yapay kalp takılan Koç yeniden hayat buldu. Koç, yapay kalbini çantada yanında taşıyor. YAKLAŞIK 3 YILDIR KALBİNİ ÇANTASINDA TAŞIYOR Hasan Koç, yapay kalbin takılma sürecinden bahsederek, “Bende aileden gelen kalp hastalığı var. 2010 yılında kalp krizi geçirdim. Akabinde 2012 yılında kalp yetmezliği başladı ve kalp hastası oldum. Yeni bir kalp nakledilmesi gerektiği anlaşıldı. Bu süreçte Antalya Akdeniz ve İstanbul Koşuyolu hastanelerinde tetkiklerimi yaptırdım ve 2015 yılında İstanbul Koşuyolu hastanesinde kalp nakli için sıraya girdim. 2016 yılında sosyal medya aracılığıyla Ankara Yüksek İhtisas Hastanesini gördüm tetkik ve tedavim için oraya gittim. 2016 yılı Şubat ayından itibaren de Ankara Yüksek İhtisas Hastanesinde tedavi oluyorum. Daha önce nefes darlığı yaşıyordum; yürüyemiyor, uyuyamıyordum bu süreçte sık sık hastanelerde oksijen tedavisi almaya başladım. 2019 yılının Ekim ayında bana yapay kalp takılması gerektiği söylendi 2020 yılında da ameliyatım gerçekleşti ve yapay kalp takıldı. O günden bugüne kadar yapay kalp ile yaşıyorum” ifadelerini kullandı. “ELİMDE KALBİMLE GEZİYORUM” Koç, yapay kalple geçen yaklaşık 3 yılını anlatarak, “Sabah kalkıyorum kahvaltı yapıyorum ve dışarı çıkıyorum. Arkadaşlarımla sohbet ediyorum, eş dost görüyorum. Bu süreçte hem sporumu yapıyorum hem de insanlarla iç içe olmaya çalışıyorum böylece kendimi daha rahat ve daha huzurlu hissediyorum. En büyük korkum cihazın şarjının bitmesi veya cihazın herhangi bir arızaya geçmesi. Çantamda iki adet batarya var bunlar sürekli şarj halinde 14 ila 16 saat arasında sürekli değişim yapılması gerekiyor. Şu anki süreçte bataryanın bitmiş olması veya dışarda fazla kalırım da batarya biter korkusu çok oluyor. Bu yüzden dışarıda da çok fazla kalamıyorum. Bu cihaz üç yıldır benimle birlikte artık hayatımız beraber oldu. Duş alırken duş bandı ile bölgeyi kapatıyorum cihazın da farklı bir duş çantası var ona koyuyorum ve duşumu bu şekilde alıyorum” şeklinde konuştu. EN BÜYÜK KORKUSU KAPKAÇÇILAR Koç, en çok kapkaççılardan ve cihazın kablosuna takılabilecek insanlardan korktuğunu belirterek, “Bu çantayı para çantası zanneden yan kesicilere kaptırma ihtimali var. Kalabalık bir ortamda bu kabloya takılıp çekerler kalbim yerinden çıkar diye korkuyorum. Kendi çevrem engelli olduğumu bildikleri için daha dikkatli oluyor her alanda öncelik veriyorlar. Görünce şaşıranlar da oluyor nasıl yaşıyorsun zor olmuyor mu diye soranlar oluyor. Benim hissettiğim tek şey nefes alıyorum, hayattayım bugünüme şükür. Ben otuz iki yıl sigara içtim otuz iki yıl sonra artık ben sigarayı değil sigara beni bıraktı. Gençlerimize sigara içmemelerini, sigaradan uzak durmalarını ve altı ayda bir kez de olsa kendilerini kontrol ettirmelerini tavsiye ederim” diye konuştu.
49 yaşındaki Hasan Koç, kadavradan kalp bulunamayınca elinde taşıdığı yapay kalp ile hayata tutundu

Sivas’ın Şarkışla ilçesinde yaşayan 49 yaşındaki Hasan Koç, yaklaşık 3 yıldır elinde taşıdığı kalbiyle hayatını devam ettirmeye çalışıyor. 

Koç'un 2010 yılında geçirdiği kalp kriziyle beraber başlayan kalp yetmezliği hayatının dönüm noktası oldu. Kalp-Damar Cerrahisi Servisi'nde tedavi görmeye başlayan Koç’un yaşaması için kalp nakli olması gerektiği belirtildi. 

Sağlık Bakanlığı'nın ulusal bekleme listesine kaydolan Koç için 5 yıldır kadavralardan kalp bulunamadı. Doktorların yaşaması için kalp nakli olması gerektiğini söylediği Koç’a yapay kalp önerildi. 2020 yılında gerçekleştirilen operasyonun ardından yapay kalp takılan Koç yeniden hayat buldu. Koç, yapay kalbini çantada yanında taşıyor.

YAKLAŞIK 3 YILDIR KALBİNİ ÇANTASINDA TAŞIYOR

Hasan Koç, yapay kalbin takılma sürecinden bahsederek, “Bende aileden gelen kalp hastalığı var. 2010 yılında kalp krizi geçirdim. Akabinde 2012 yılında kalp yetmezliği başladı ve kalp hastası oldum. Yeni bir kalp nakledilmesi gerektiği anlaşıldı. Bu süreçte Antalya Akdeniz ve İstanbul Koşuyolu hastanelerinde tetkiklerimi yaptırdım ve 2015 yılında İstanbul Koşuyolu hastanesinde kalp nakli için sıraya girdim. 2016 yılında sosyal medya aracılığıyla Ankara Yüksek İhtisas Hastanesini gördüm tetkik ve tedavim için oraya gittim. 2016 yılı Şubat ayından itibaren de Ankara Yüksek İhtisas Hastanesinde tedavi oluyorum. Daha önce nefes darlığı yaşıyordum; yürüyemiyor, uyuyamıyordum bu süreçte sık sık hastanelerde oksijen tedavisi almaya başladım. 2019 yılının Ekim ayında bana yapay kalp takılması gerektiği söylendi 2020 yılında da ameliyatım gerçekleşti ve yapay kalp takıldı. O günden bugüne kadar yapay kalp ile yaşıyorum” ifadelerini kullandı.

“ELİMDE KALBİMLE GEZİYORUM”

Koç, yapay kalple geçen yaklaşık 3 yılını anlatarak, “Sabah kalkıyorum kahvaltı yapıyorum ve dışarı çıkıyorum. Arkadaşlarımla sohbet ediyorum, eş dost görüyorum. Bu süreçte hem sporumu yapıyorum hem de insanlarla iç içe olmaya çalışıyorum böylece kendimi daha rahat ve daha huzurlu hissediyorum. En büyük korkum cihazın şarjının bitmesi veya cihazın herhangi bir arızaya geçmesi. Çantamda iki adet batarya var bunlar sürekli şarj halinde 14 ila 16 saat arasında sürekli değişim yapılması gerekiyor. Şu anki süreçte bataryanın bitmiş olması veya dışarda fazla kalırım da batarya biter korkusu çok oluyor. Bu yüzden dışarıda da çok fazla kalamıyorum. Bu cihaz üç yıldır benimle birlikte artık hayatımız beraber oldu. Duş alırken duş bandı ile bölgeyi kapatıyorum cihazın da farklı bir duş çantası var ona koyuyorum ve duşumu bu şekilde alıyorum” şeklinde konuştu.

EN BÜYÜK KORKUSU KAPKAÇÇILAR

Koç, en çok kapkaççılardan ve cihazın kablosuna takılabilecek insanlardan korktuğunu belirterek, “Bu çantayı para çantası zanneden yan kesicilere kaptırma ihtimali var. Kalabalık bir ortamda bu kabloya takılıp çekerler kalbim yerinden çıkar diye korkuyorum. Kendi çevrem engelli olduğumu bildikleri için daha dikkatli oluyor her alanda öncelik veriyorlar. Görünce şaşıranlar da oluyor nasıl yaşıyorsun zor olmuyor mu diye soranlar oluyor. Benim hissettiğim tek şey nefes alıyorum, hayattayım bugünüme şükür. Ben otuz iki yıl sigara içtim otuz iki yıl sonra artık ben sigarayı değil sigara beni bıraktı. Gençlerimize sigara içmemelerini, sigaradan uzak durmalarını ve altı ayda bir kez de olsa kendilerini kontrol ettirmelerini tavsiye ederim” diye konuştu.

Sivas HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.