Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Kırık dişi hayatını kabusa çevirdi

Yaşam (Web Sitesi) - Web Sitesi | 13.01.2023 - 12:38, Güncelleme: 13.01.2023 - 12:38
 

Kırık dişi hayatını kabusa çevirdi

Yemek yiyemedi, konuşamadı... 29 yaşındaki gence dil kanseri şoku

Hüseyin Güvenaltun, ihmal edilen kırık dişi yüzünden ölümden döndü. Dişin dilinde oluşturduğu yara zamanla kansere dönüştü ve geç kalındığı için boynundaki lenflere sıçradı. Ameliyatla dilinin büyük bir kısmı alınan genç adam bundan sonraki hayatında da konuşmakta güçlük çekecek. İstanbul’da yaşayan 29 yaşındaki Hüseyin Güvenaltun, 2 çürük dişi için 3 ay önce doktora gitti. Güvenaltun'un dişlerinden biri çekildi, kırık ve çürük olan diğer dişine ise iltihap geliştiği için ilaç tedavisi uygulandı. Hasta, ağrısının geçtiğini düşünerek yeniden doktora gitmedi. İhmal edilen kırık diş dilin sol tarafında yara oluşmasına neden oldu. Yara zamanla kansere dönüştü ve geç kalındığı için boynundaki lenflere sıçradı. Ağrıdan uyumakta ve konuşmakta zorlanan, yemek yiyemeyen Güvenaltun, 10 Ocak’taki nişanından bir gün önce 6 saatlik operasyonla dilinin yüzde 80’i alınarak kanserden kurtuldu. Dilindeki yara büyüyünce peltek konuşan, S’leri söyleyemeyen, kolları moraran ve gözleri kanlanan Hüseyin, doktordan korktuğu için gitmediğini söyledi. Bu süreçte 6 kilo veren Güvenaltun, dilinin büyük bir kısmı alındığı için tat alma duyusunu büyük oranda kaybetti. Ölümden dönen genç adam bundan sonraki hayatında da konuşmakta güçlük çekecek. 3’üncü evre dil kanseri teşhisi konulan Güvenaltun, ameliyatla sağlığına kavuştuktan sonra en çok hamburger yemeyi özlediğini ifade etti. Hastaneden taburcu edilen Güvenaltun, önce işe başlayacağını ardından da ertelediği nişanını yapacağını dile getirdi.  10 OCAK’TA NİŞANI VARDI, ERTELENDİ Hüseyin konuşmakta zorlandığı için hastalık sürecini anlatan annesi Hatice Eryılmaz, “Oğlumun 2 dişi çürüktü, biri çekildi diğerine iltihap olduğu için doktor önce tedavi vermiş, sonra çekelim demiş. Oğlum da ağrısı geçince dişin çekilmesi için gitmemiş. Diş zamanla kırılıp, dilini kesmiş, oğlum geçer diye önemsemedi. 1 aydan sonra yara iyileşmeyince biz de tedirgin olduk ama oğlum geçeceğini söyledi. Dildeki yara büyüdü, konuşmakta, yemede, içmede zorluk çekiyordu.  Ağrılarından dolayı sürekli ağrı kesici kullanıyordu. Oğlum biraz ihmalkâr davrandı. Çok korktuk çünkü yaşı küçük, hiç aklımızda yoktu. Alkol ve sigara da kullanmazdı. Şükür ameliyattan sonra daha iyi olacağız. 10 Ocak’ta nişan yapacaktık, yarası geçmeyince doktor arayışına girdik. Bazı doktorlar bizi daha çok korkuttu. En sonunda Tayfun hocamla tanıştık, bize umut oldu. Çok şükür şu anda oğlum iyi. Çok hareketli, yerinde duramayan bir çocuktu, bir anda her şeyden kopması ona da bize de ağır geldi. Oğlum bir giyim mağazasında müdür, işine de dönecek patronları ve nişanlısı bu dönemde bizi hiç yalnız bırakmadı” dedi. PROF. DR. APUHAN: DİL KANSERİ HIZLI YAYILIR, ÖLÜMCÜLDÜR Hüseyin’in ameliyatını yapan Hisar İntercontinantal Hospital’dan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı (KBB) Prof. Dr. Tayfun Apuhan ise dil kanserine yönelik ve hastanın son durumuna ilişkin şunları söyledi: “Dil kanseri boş boyun kanser türleri arasında önemli bir yer tutuyor. Erken teşhis konulup yeterli tedavi yapılmazsa ağız tabanından boyun bölgesine oradan da vücuda yayılarak ölümcül olabilir. O nedenle dil kanserine neden olan etmenlerin bir an önce ortadan kaldırılması gerekir. Hasta bir süre sonra çiğnerken, yutkunurken dil hareketlerinde kısıtlanma, ağrı, uyuşukluk meydana gelir. Boyun bölgesinde metastaz olduysa lenf bezleri büyür. Kulak ağrısı olabilir. Alkol, sigara, gözden kaçmaması gereken HPV virüsü, diş çürüğü, kırığı bu etmenler arasında yer alıyor. Hastamız uzun süre diş problemi yaşamış, kırık ve çürük dişi nedeniyle özel bir merkeze başvurmuş. Diş tedavisi devam ederken dilinin sol tarafında özellikle çürük ve kırık olan dişin yanında yara oluşmuş. Bir süre sonra hasta dilini hareket ettiremez hale gelmiş. Kişilerde dil kanserini genelde 40’lı yaşlardan sonra görürüz. Hastamız genç, aklına böyle bir şey olacağı gelmemiş, geciktirmiş doktora başvurmamış.” “HASTAYI ACİL OLARAK AMELİYATA ALDIK, TÜMÖRLÜ DOKUYU ÇIKARDIK” Hüseyin’in çok genç olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Apuhan, “Hasta bize geldiğinde dilinin üzerinde kırmızı, beyaz renkli kanseri andıran bir görüntüyle karşılaştık. Yapılan testlerden sonra dil kanseri teşhisini koyduk, hızlı yayılmıştı. Dilin çok az bir kısmında tümörlü doku yoktu. Hastayı acil olarak ameliyata aldık. Ameliyat sırasında tümörlü dokuyu çıkardık, kanser boyun bölgesine sıçramıştı oradaki lenf bezlerini temizledik. Daha sonra ağız tabanının tamirini yaptık. Dili flep ile onardık. Ameliyat 6 saat sürdü, başarılıydı. Hastamızın sağlık durumu iyi, taburcu edeceğiz. Diş çürüklerini, kırık dişleri özellikle sağlıksız yapılan diş protezlerini mutlaka kontrol etmek lazım. Bunlar dil kanserlerine zemin hazırlar” diye konuştu.  “TAT ALMA KAYBI OLACAK” Ameliyat sonrasında radyoterapi planladıklarını söyleyen Prof. Dr. Apuhan, “Kanser tekrarlayabilir ama cerrahi sınırları temizledik, yakından takip edeceğiz. Hastamız kısmen şanslı biraz da olsa konuşabilecek, dilinin büyük bir kısmını tekrarlama riski yüksek olduğu için aldık. Vücudunun başka bölümünden dil kısmına doku transferi yapabiliriz. Tat alma kaybı olacak. Hasta 1 ay içerisinde normal hayatına dönebilir” ifadelerini kullandı. AMELİYAT SIRASINDA NAZAL ENTÜBASYON YAPILARAK NEFES ALMASI SAĞLANDI Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Prof. Dr. Yakup Tomak da “Baş ve boyun bölgesinde yapılan böyle büyük operasyonlar anestezi açısından da önem arz etmektedir. Ağız ve boyun bölgesinde çalışılacağı için ameliyat süresince nazal entübasyon dediğimiz burundan bir tüp yerleştirerek akciğerlere kadar indirip hastanın solunumunu devam ettirdik. Değerleri stabildi, uygun bir şekilde uyandırdık. Hasta bana operasyon öncesinde ameliyattan sonra çok ağrım olacak mı diye sormuştu. Ben de kesinlikle ağrın olmayacak, biz sana çok güzel bir şekilde ağrı kesici bir sistem oluşturacağız dedim. Biz buna hasta kontrollü analjezi diyoruz. Bir pompa vasıtasıyla damar yolunda hasta ağrı kesicinin dozunu kendisi ayarlıyor. Bu sistemle hasta ağrısız bir dönem geçirdi. Ameliyat sırasında ve sonrasında anestezi açısından bir sorun yaşamadık. Hastamızı sağlıklı bir şekilde taburcu ediyoruz” dedi.
Yemek yiyemedi, konuşamadı... 29 yaşındaki gence dil kanseri şoku

Hüseyin Güvenaltun, ihmal edilen kırık dişi yüzünden ölümden döndü. Dişin dilinde oluşturduğu yara zamanla kansere dönüştü ve geç kalındığı için boynundaki lenflere sıçradı. Ameliyatla dilinin büyük bir kısmı alınan genç adam bundan sonraki hayatında da konuşmakta güçlük çekecek.

İstanbul’da yaşayan 29 yaşındaki Hüseyin Güvenaltun, 2 çürük dişi için 3 ay önce doktora gitti. Güvenaltun'un dişlerinden biri çekildi, kırık ve çürük olan diğer dişine ise iltihap geliştiği için ilaç tedavisi uygulandı. Hasta, ağrısının geçtiğini düşünerek yeniden doktora gitmedi. İhmal edilen kırık diş dilin sol tarafında yara oluşmasına neden oldu. Yara zamanla kansere dönüştü ve geç kalındığı için boynundaki lenflere sıçradı. Ağrıdan uyumakta ve konuşmakta zorlanan, yemek yiyemeyen Güvenaltun, 10 Ocak’taki nişanından bir gün önce 6 saatlik operasyonla dilinin yüzde 80’i alınarak kanserden kurtuldu.

Kırık dişi hayatını kâbusa çevirdi: Yemek yiyemedi, konuşamadı... 29 yaşındaki gence dil kanseri şoku

Dilindeki yara büyüyünce peltek konuşan, S’leri söyleyemeyen, kolları moraran ve gözleri kanlanan Hüseyin, doktordan korktuğu için gitmediğini söyledi. Bu süreçte 6 kilo veren Güvenaltun, dilinin büyük bir kısmı alındığı için tat alma duyusunu büyük oranda kaybetti. Ölümden dönen genç adam bundan sonraki hayatında da konuşmakta güçlük çekecek.

3’üncü evre dil kanseri teşhisi konulan Güvenaltun, ameliyatla sağlığına kavuştuktan sonra en çok hamburger yemeyi özlediğini ifade etti. Hastaneden taburcu edilen Güvenaltun, önce işe başlayacağını ardından da ertelediği nişanını yapacağını dile getirdi. 

10 OCAK’TA NİŞANI VARDI, ERTELENDİ

Hüseyin konuşmakta zorlandığı için hastalık sürecini anlatan annesi Hatice Eryılmaz, “Oğlumun 2 dişi çürüktü, biri çekildi diğerine iltihap olduğu için doktor önce tedavi vermiş, sonra çekelim demiş. Oğlum da ağrısı geçince dişin çekilmesi için gitmemiş. Diş zamanla kırılıp, dilini kesmiş, oğlum geçer diye önemsemedi. 1 aydan sonra yara iyileşmeyince biz de tedirgin olduk ama oğlum geçeceğini söyledi. Dildeki yara büyüdü, konuşmakta, yemede, içmede zorluk çekiyordu.  Ağrılarından dolayı sürekli ağrı kesici kullanıyordu. Oğlum biraz ihmalkâr davrandı. Çok korktuk çünkü yaşı küçük, hiç aklımızda yoktu. Alkol ve sigara da kullanmazdı. Şükür ameliyattan sonra daha iyi olacağız. 10 Ocak’ta nişan yapacaktık, yarası geçmeyince doktor arayışına girdik. Bazı doktorlar bizi daha çok korkuttu. En sonunda Tayfun hocamla tanıştık, bize umut oldu. Çok şükür şu anda oğlum iyi. Çok hareketli, yerinde duramayan bir çocuktu, bir anda her şeyden kopması ona da bize de ağır geldi. Oğlum bir giyim mağazasında müdür, işine de dönecek patronları ve nişanlısı bu dönemde bizi hiç yalnız bırakmadı” dedi.

Kırık dişi hayatını kâbusa çevirdi: Yemek yiyemedi, konuşamadı... 29 yaşındaki gence dil kanseri şoku - Resim : 2

PROF. DR. APUHAN: DİL KANSERİ HIZLI YAYILIR, ÖLÜMCÜLDÜR

Hüseyin’in ameliyatını yapan Hisar İntercontinantal Hospital’dan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı (KBB) Prof. Dr. Tayfun Apuhan ise dil kanserine yönelik ve hastanın son durumuna ilişkin şunları söyledi:

“Dil kanseri boş boyun kanser türleri arasında önemli bir yer tutuyor. Erken teşhis konulup yeterli tedavi yapılmazsa ağız tabanından boyun bölgesine oradan da vücuda yayılarak ölümcül olabilir. O nedenle dil kanserine neden olan etmenlerin bir an önce ortadan kaldırılması gerekir. Hasta bir süre sonra çiğnerken, yutkunurken dil hareketlerinde kısıtlanma, ağrı, uyuşukluk meydana gelir. Boyun bölgesinde metastaz olduysa lenf bezleri büyür. Kulak ağrısı olabilir. Alkol, sigara, gözden kaçmaması gereken HPV virüsü, diş çürüğü, kırığı bu etmenler arasında yer alıyor. Hastamız uzun süre diş problemi yaşamış, kırık ve çürük dişi nedeniyle özel bir merkeze başvurmuş. Diş tedavisi devam ederken dilinin sol tarafında özellikle çürük ve kırık olan dişin yanında yara oluşmuş. Bir süre sonra hasta dilini hareket ettiremez hale gelmiş. Kişilerde dil kanserini genelde 40’lı yaşlardan sonra görürüz. Hastamız genç, aklına böyle bir şey olacağı gelmemiş, geciktirmiş doktora başvurmamış.”

“HASTAYI ACİL OLARAK AMELİYATA ALDIK, TÜMÖRLÜ DOKUYU ÇIKARDIK”

Hüseyin’in çok genç olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Apuhan, “Hasta bize geldiğinde dilinin üzerinde kırmızı, beyaz renkli kanseri andıran bir görüntüyle karşılaştık. Yapılan testlerden sonra dil kanseri teşhisini koyduk, hızlı yayılmıştı. Dilin çok az bir kısmında tümörlü doku yoktu. Hastayı acil olarak ameliyata aldık. Ameliyat sırasında tümörlü dokuyu çıkardık, kanser boyun bölgesine sıçramıştı oradaki lenf bezlerini temizledik. Daha sonra ağız tabanının tamirini yaptık. Dili flep ile onardık. Ameliyat 6 saat sürdü, başarılıydı. Hastamızın sağlık durumu iyi, taburcu edeceğiz. Diş çürüklerini, kırık dişleri özellikle sağlıksız yapılan diş protezlerini mutlaka kontrol etmek lazım. Bunlar dil kanserlerine zemin hazırlar” diye konuştu. 

“TAT ALMA KAYBI OLACAK”

Ameliyat sonrasında radyoterapi planladıklarını söyleyen Prof. Dr. Apuhan, “Kanser tekrarlayabilir ama cerrahi sınırları temizledik, yakından takip edeceğiz. Hastamız kısmen şanslı biraz da olsa konuşabilecek, dilinin büyük bir kısmını tekrarlama riski yüksek olduğu için aldık. Vücudunun başka bölümünden dil kısmına doku transferi yapabiliriz. Tat alma kaybı olacak. Hasta 1 ay içerisinde normal hayatına dönebilir” ifadelerini kullandı.

AMELİYAT SIRASINDA NAZAL ENTÜBASYON YAPILARAK NEFES ALMASI SAĞLANDI

Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Prof. Dr. Yakup Tomak da “Baş ve boyun bölgesinde yapılan böyle büyük operasyonlar anestezi açısından da önem arz etmektedir. Ağız ve boyun bölgesinde çalışılacağı için ameliyat süresince nazal entübasyon dediğimiz burundan bir tüp yerleştirerek akciğerlere kadar indirip hastanın solunumunu devam ettirdik. Değerleri stabildi, uygun bir şekilde uyandırdık. Hasta bana operasyon öncesinde ameliyattan sonra çok ağrım olacak mı diye sormuştu. Ben de kesinlikle ağrın olmayacak, biz sana çok güzel bir şekilde ağrı kesici bir sistem oluşturacağız dedim. Biz buna hasta kontrollü analjezi diyoruz. Bir pompa vasıtasıyla damar yolunda hasta ağrı kesicinin dozunu kendisi ayarlıyor. Bu sistemle hasta ağrısız bir dönem geçirdi. Ameliyat sırasında ve sonrasında anestezi açısından bir sorun yaşamadık. Hastamızı sağlıklı bir şekilde taburcu ediyoruz” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.