Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

'Kürtçe'den "tahrik" mi oluyorsunuz ?'

Siyaset (Web Sitesi) - Web Sitesi | 05.08.2022 - 16:43, Güncelleme: 05.08.2022 - 16:43
 

'Kürtçe'den "tahrik" mi oluyorsunuz ?'

Kürtçe'den "tahrik" mi oluyorsunuz yoksa halkın bir kesimi tahrik olsun mu istiyorsunuz?

Sabah Gazetesi Yazarı Melih Altınok bugünkü 'Bütün düğmelere aynı anda basıyorlar' başlıklı köşe yazısında son günlerde 'Alevilik' ve 'Kürtçe' üzerinden halkı kin ve nefrete teşvik etmeye çalışan odakları kaleme aldı. Sabah Gazetesi Yazarı Melih Altınok son günlerde 'Alevilik' ve 'Kürtçe' üzerinden halkı kin ve nefrete teşvik etmeye çalışan odakları kaleme aldı. Türkiye'de kürtçenin ırkçı erekçelerle yasak olduğu karanlık günlere dikkat çeken Altınok 'Türkiye bu günleri Erdoğan'ın cesur reformlarıyla geride bırakmadı mı?' sorusunu yöneltti. İşte o yazı: Bir adam İzmir'den yola çıkıp Eskişehir'e geliyor. Oradan Ankara'ya geçip gün içinde üç ayrı cemevine provokatif saldırılar düzenliyor. Sandalye fırlatıp camlarını kırıyor vs... Üstelik "çıldırmak" için Muharrem ayının ilk gününü seçiyor. Evet bu bir çılgınlık! Zaten tutuklanan saldırganı savunmak için de "Akli dengesi yerinde değilmiş" iddiası dillendiriliyor. Böylesine kör kör parmağım gözüne bir provokasyona alet olmak akıllı insanın işi değil zaten... Ne var ki bu tanıdık savunma, ortada organize bir faaliyet olduğu şüphesini ortadan kaldırmıyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da savcıların titizlikle üzerinde durması gereken bu garipliği dün şu sözlerle tarif ediyordu: "Bulunduğu illerde değil Ankara'da bu saldırıyı yapabilme planı ve bütün bunlarla birlikte oluşturulmak istenen bir provokasyon var. Ben 6 yıldır İçişleri Bakanlığı yapıyorum. Bu tip olaylarda kendisini hep deliliğe veren ortaya çıkıyor. 10 yıldır Ankara'da yaşıyorum ama bu üç adrese bir saatte gidemem. Nasıl oluyor da bu İzmir'den Eskişehir'e geçiyor ve Ankara'ya geçip bunu yapıyor? Bu eski Türkiye'nin ayak izleri. Yargı, bir tutuklama, iki de ev hapsi kararı verdi. Bu soruşturmanın bittiği anlamına gelmiyor. Soruşturma devam ediyor ve biz buradaki çapağı bulacağız." Tek mevzu bu değil... Kimi bölge illerinde Kürtçe şarkı söylenecek gerekçesiyle konserlerin, etkinliklerin iptal edildiği haberleri geliyor... İddialar ne kadar doğruyu yansıtıyor ve yaygın bir soruna işaret ediyor bilmiyoruz... Ama güçlü bir itiraz gelmediğine göre bu yasak kararlarının altında imzası olan bürokratlara tane tane sormak hakkımız... Türkiye bu günleri Erdoğan'ın cesur reformlarıyla geride bırakmadı mı? Çok az demokraside göreceğimiz şekilde, devletin 7/24 Kürtçe yayın yapan kanalı yok mu? Lehçeleri devlet okullarında seçmeli ders olan Kürtçe'den "tahrik" mi oluyorsunuz yoksa halkın bir kesimi tahrik olsun mu istiyorsunuz?
Kürtçe'den "tahrik" mi oluyorsunuz yoksa halkın bir kesimi tahrik olsun mu istiyorsunuz?

Sabah Gazetesi Yazarı Melih Altınok bugünkü 'Bütün düğmelere aynı anda basıyorlar' başlıklı köşe yazısında son günlerde 'Alevilik' ve 'Kürtçe' üzerinden halkı kin ve nefrete teşvik etmeye çalışan odakları kaleme aldı.

Sabah Gazetesi Yazarı Melih Altınok son günlerde 'Alevilik' ve 'Kürtçe' üzerinden halkı kin ve nefrete teşvik etmeye çalışan odakları kaleme aldı. Türkiye'de kürtçenin ırkçı erekçelerle yasak olduğu karanlık günlere dikkat çeken Altınok 'Türkiye bu günleri Erdoğan'ın cesur reformlarıyla geride bırakmadı mı?' sorusunu yöneltti. İşte o yazı:

Bir adam İzmir'den yola çıkıp Eskişehir'e geliyor. Oradan Ankara'ya geçip gün içinde üç ayrı cemevine provokatif saldırılar düzenliyor. Sandalye fırlatıp camlarını kırıyor vs...

Üstelik "çıldırmak" için Muharrem ayının ilk gününü seçiyor.

Evet bu bir çılgınlık!

Zaten tutuklanan saldırganı savunmak için de "Akli dengesi yerinde değilmiş" iddiası dillendiriliyor.

Böylesine kör kör parmağım gözüne bir provokasyona alet olmak akıllı insanın işi değil zaten...

Ne var ki bu tanıdık savunma, ortada organize bir faaliyet olduğu şüphesini ortadan kaldırmıyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da savcıların titizlikle üzerinde durması gereken bu garipliği dün şu sözlerle tarif ediyordu:

"Bulunduğu illerde değil Ankara'da bu saldırıyı yapabilme planı ve bütün bunlarla birlikte oluşturulmak istenen bir provokasyon var. Ben 6 yıldır İçişleri Bakanlığı yapıyorum. Bu tip olaylarda kendisini hep deliliğe veren ortaya çıkıyor. 10 yıldır Ankara'da yaşıyorum ama bu üç adrese bir saatte gidemem. Nasıl oluyor da bu İzmir'den Eskişehir'e geçiyor ve Ankara'ya geçip bunu yapıyor? Bu eski Türkiye'nin ayak izleri. Yargı, bir tutuklama, iki de ev hapsi kararı verdi. Bu soruşturmanın bittiği anlamına gelmiyor. Soruşturma devam ediyor ve biz buradaki çapağı bulacağız."

Tek mevzu bu değil...

Kimi bölge illerinde Kürtçe şarkı söylenecek gerekçesiyle konserlerin, etkinliklerin iptal edildiği haberleri geliyor...

İddialar ne kadar doğruyu yansıtıyor ve yaygın bir soruna işaret ediyor bilmiyoruz... Ama güçlü bir itiraz gelmediğine göre bu yasak kararlarının altında imzası olan bürokratlara tane tane sormak hakkımız...

Türkiye bu günleri Erdoğan'ın cesur reformlarıyla geride bırakmadı mı?

Çok az demokraside göreceğimiz şekilde, devletin 7/24 Kürtçe yayın yapan kanalı yok mu?

Lehçeleri devlet okullarında seçmeli ders olan Kürtçe'den "tahrik" mi oluyorsunuz yoksa halkın bir kesimi tahrik olsun mu istiyorsunuz?

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.