Rosatom’dan Paris Anlaşması'nı Onaylayan Türkiye'ye Dayanışma Mesajı

Küresel iklim krizinin çözümü olan sürdürülebilir kalkınma ve enerji ihtiyacının temiz kaynaklarla güvenilir şekilde karşılanması dünyanın gündeminde ilk sıralarda yer almaya devam ediyor. Pek çok ülkeden 100’den fazla hükümet ve sivil toplum liderinin katıldığı COP26 İklim Değişikliği Zirvesinde de karbon piyasaları, kömür kullanımının azaltılması, iklim finansmanı, temiz enerji yatırımları ve elektrikli araçlara geçiş, önemli konu başlıkları olacak. 12 Kasım’da sona erecek COP26, Paris İklim Anlaşması'nın imzalandığı 2015'ten bu yana kaydedilen gelişmenin değerlendirileceği ilk zirve olması açısından önem taşıyor. Türkiye ise bu yıl ilk kez konferansa Paris Anlaşması'nı onaylamış bir ülke olarak katılıyor. Paris Anlaşması’nda taraf olunmasının Türkiye’nin temiz enerji dönüşümüne hız kazandırması bekleniyor. Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı onaylamasına yönelik destek mesajları da gelmeye devam ediyor. Akkuyu Nükleer Güç Santralini (NGS) inşa eden Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom da Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı onaylama kararına yönelik dayanışma mesajı yayımladı. Paris Anlaşmasının ulusal taahhütlerine katkıda bulunacak Rosatom’dan yapılan açıklamada, Türkiye’nin 6 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) iklim değişikliğine ilişkin 2015 Paris Anlaşması'nı onayladığı hatırlatılarak, bu kararla dayanışma içinde oldukları kaydedildi. “Rosatom'un Türk ortaklarıyla yakın işbirliği içinde hayata geçirdiği Akkuyu NGS Projesi, Türkiye sanayisinin ve ekonomisinin düşük karbon geçişine önemli katkı sağlayacaktır” denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Sürdürülebilir kalkınma yaklaşımıyla yürütülen Akkuyu NGS Projesi, ilerleyişini Türk tarafı ve Rus katılımcıların, Rosatom'un bölümlerinin ve proje şirketlerinin ortak ve uyumlu çabalarına borçludur. Bu ekip çalışmasıyla elde edilen sonuçlar, Rusya-Türkiye Ortak Hükümetlerarası Ticaret ve Ekonomik İşbirliği Komisyonu tarafından zaten tanınmıştır. İstikrarlı ve güvenilir bir üretim kaynağı olan nükleer enerji, temel enerji ihtiyacını karşılayan, Paris Anlaşması kapsamındaki ulusal taahhütlerin yerine getirilmesine katkıda bulunan bir enerji sistemidir. Bir NGS, en az 60 yıllık temiz enerji kaynağı olmasının yanı sıra, ülkenin teknolojik gelişimini kolaylaştıran büyük ölçekli bir altyapı projesidir de. Türkiye'nin ilk NGS'si olan Akkuyu, güç ünitelerinin devreye alınmasıyla ülkenin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayacaktır.” Hem ekonomiye hem iklim mücadelesine destek Uzmanlar, Türkiye'nin karbon salımını düşürme ve iklim değişikliği ile mücadelede diğer ülkelere öncü olabilecek bir potansiyeli olduğuna dikkat çekiyor. Akkuyu NGS Projesinin, ülkenin yeşil kalkınmasında anahtar rol oynayacağı da ifade ediliyor. Geçtiğimiz günlerde dördüncü güç ünitesinin yapımına ilişkin lisansın alınmasıyla birlikte dört ünitede birden çalışmaların devam ettiği Akkuyu, 13 bini aşan çalışan sayısıyla ülkenin önemli istihdam merkezlerinden biri haline geldi. Yaklaşık 400’ü aşkın tedarikçi firmanın yer aldığı proje, inşaat, elektrik-elektronik ve makine imalat sanayi gibi pek çok sektörde yerli sanayiye iş imkanı sağlıyor. Akkuyu Çevre Koruma Biriminin verilerine göre ise Akkuyu NGS yılda 43 milyon ton karbondioksit (CO2) emisyonu önleyecek.