Salih Mirzabeyoğlu’nun avukatından 'LGBT-Ci' Halk TV’ye yalanlama

Büyük Doğu İbda fikriyatını 'İBDA-C' sözde terör örgütü olarak göstermeye çalışan 28 şubat kafalı 'LGBT-Ci' Halk TV’ye, Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nun avukatı Hamza Uçan’dan yalanlama… Geçtiğimiz günlerde LGBT sapkınlarının İstanbul Üniversitesi’nde düzenlemek istediği “piknik” kılıflı korsan eylem Müslüman gençlerin tepkileri sebebiyle yapılamamıştı. Sapkınlar daha sonra Taksim’de sözde “Onur yürüyüşü” yapacaklarını duyurmuş ve Müslüman öğrenciler bu yürüyüşe izin verilmemesi için tepki göstermişti. Beyoğlu ve Kadıköy Kaymakamlıkları da sözde “Onur Yürüyüşü”ne izin verilmeyeceğini duyurdu. Halk TV, 21 Haziran’da “İrfan Değirmenci ile Halk Ana Haber” programında bu hadiseyi haberleştirirken, tepki gösteren öğrencilerin İBDA-C bağlantılı olduğu iddiası ile birlikte İbda fikriyatını ve bağlılarını terör örgütü olarak göstermeye çalıştı. Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nun avukatı Hamza Uçan, bu haber ile alakalı Halk TV’ye bir yalanlama metni yayınladı. Metinde şu ifadeler kullanıldı: “21.06.2022 tarihinde “İrfan Değirmenci ile Halk Ana Haber” isimli programda, izinsiz bir şekilde düzenlenmesi planlanan “piknik” ve 26.06.2022 tarihinde düzenlenmesi planlanan ve Kadıköy ile Beyoğlu Kaymakamlıkları tarafından izin verilmemiş ve engellenmiş olan hukuka aykırı sözde “Onur Yürüyüşü” hakkında bir kısım öğrencilerin İslami değerleri korumak adına bir metin yayımlamışlardır. Bu yürüyüşe ve pikniğe engel olacaklarını beyan etmişlerdir. Bu etkinlikler, daha önce de belirtildiği gibi zaten Kaymakamlıklar tarafından engellenmesi için yazı gönderilen izinsiz etkinliklerdir. Bu haber yayını sırasında, Müslüman öğrenciler isimli grubun, “İBDA-C terör örgütü ile bağlantılı” denilerek, İBDA fikriyatının terörle bağdaştırıldığı, bu fikriyata yakınlık duyan ve Salih Mirzabeyoğlu’nu seven insanların ise terör örgütü üyesi olduğu ima edilmektedir. İBDA fikriyatının öncüsü Salih Mirzabeyoğlu üzerine atılı “terör örgütü kurma” başta olmak üzere tüm suçlardan beraat etmiştir. (EK) Belirtmek gerekir ki, İBDA fikriyatı ve İBDA-C birbirinden farklıdır. İBDA fikriyatı, Necip Fazıl Kısakürek ve Salih Mirzabeyoğlu’nun öncülüğünü yaptıkları bir düşünce akımı olup İBDA-C ile birbirinden ayrılmaktadır. İbda cepheleri, belli bir düşünce (İbda fikriyatı) çerçevesinde birliğin sağlandığı, fikirden aldığını anladığı ölçüde faaliyet gösteren hizip-oluşumlardır. Birbiriyle organik hiçbir bağı olmayan, hatta birbirini tanımayan kişilerin “fikri anlamada şahsi anlayış” çerçevesinde faaliyet gösterdiği alanlardır. Bu bakımdan İBDA-C zümre adıyla külli bir örgütten bahsedilemez. Üzerine atılı suçlardan aklanan, suçsuz olduğu artık kesinleşmiş bir mahkeme kararıyla tespit edilmiş olan Salih Mirzabeyoğlu’na yöneltilen bu karalamalar gerçekdışı ve oldukça çirkindir. Tarafınızca her daim bahsedilen gazetecilik etiği ve ahlakının; kendi görüşünüzle bağdaşmayan fikirler konu olduğunda dikkate bile alınmadığı açıktır. Tarafınızca oldukça önem verilen ve her fırsatta dile getirilen “tarafsız gazetecilik”, “gazetecilik etiği” gibi değerler, yalnızca kendi fikirlerinize yakınlık duyan kişiler açısından söz konusu olsa da, üzerine atılı tüm suçlardan aklanmış, herhangi bir örgüt üyesi ya da kurucusu olmadığı yargı yönünden kesinleşmiş olan Salih Mirzabeyoğlu’na yapılan bu sözlü saldırı, asılsız bir karalama kampanyasından öte değildir. Haberi sunan İrfan Değirmenci’nin daha önce demeçlerinde üstüne basarak belirtmiş olduğu “namuslu gazetecilik” kavramından kendisinin bihaber olduğu ve bu kavramı, tarafsız gazetecilik ilkesinden uzaklaştırarak kendi sığ görüşlerine alet ettiği, kendi görüşüyle zıt fikirleri ise ne namuslu ne de tarafsız gazetecilik kavramları ile değerlendirdiği aşikârdır.Yayınınız sırasında İBDA-C’nin terör örgütü olmasıyla ilgili konuşulduğu, İBDA fikriyatının ve bağlılarının asılsız ve mesnetsiz suçlamalarla zan altında bırakılıp kirletilmeye çalışıldığı görülmektedir. İBDA; Salih Mirzabeyoğlu’nun öncülüğünü yaptığı, kendi felsefesini ve fikirlerini paylaştığı bir fikir akımıdır. Haberde geçen “kendilerine Anadolu Neferleri” diyen bir grup denilerek bahsedilen gençler ise, haber yayınınız sırasında okunan tweette Salih Mirzabeyoğlu’nun sözü olan “Fikirse fikir, kavgaysa kavga” sözünü kullanmakta, bu tweet tarafınızca okunurken ise ekranda “İBDA-C ile bağlantılı bir grup” yazmaktadır. Bu haber ile düşünce ve basın özgürlüğünde eleştiri ve özgürlük sınırı aşılmış olup hakaret edilmektedir. Bu yayının ilgili kısmının tarafınızca tekzip edilerek özür dilenmesini talep ediyoruz. Gazetecilik etiği, mesleki değerler ve tarafsız gazetecilik ilkeleri düşünüldüğünde de yapılması gereken budur. Kanalınızı ve ilgili haber sunucusunu; İrfan Değirmenci’nin tabiriyle, “namuslu gazetecilik” yapmaya davet ediyor ve aksi halde ilgili yasal yollara başvuracağımızı bildiriyoruz.