Titre Yorgo, Kılıçdaroğlu geliyor!

Daha önce MEB, TÜİK, Et ve Süt Kurumu’nu basarak ne kadar “gözü kara” bir lider olduğunu ispatlayan Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamayla Yunanistanlıların da ödünü kopardı. “Bizim Kuvayi Milliyeci olduğumuzu biliyorlar” diyerek, Ege’deki adaları silahlandıran Yunanistan’a tersinin çok fena olduğu mesajını gönderen Kılıçdaroğlu, “Aynı zamanda rahmetli Ecevit’i de rahmetli Erbakan’ı da çok iyi biliyorlar” diyerek, müttefiki Temel Abi’ye de selam çakmayı ihmal etmedi. Daha, kendisine haber vermeden İngiliz elçi ile rakı-balık keyfi yapan Ekrem İmamoğlu’na bile sözü geçmeyen Kemal Bey’in nasıl bir Kuvayi Milliyeci olduğunu bilmem ama Yunanların, CHP’lileri çok iyi tanıdığından adım gibi eminim.  Çok iyi tanımamış olsalardı… Burnumuzun dibindeki adaları Yunanistan’a bağışlayan… Anadolu’yu 4 yıl boyunca işgal ettiren Venizelos ile, koluna giren eşi Mevhibe Hanım eşliğinde fotoğraf veren… Çocuk Esirgeme Kurumu’nu ziyaret edip bir yetimin bile başını okşamadığı halde… Mehmetçiğe karşı kalleşçe kurşun sıkarken, Anadolu’yu yakıp yıkarken, genç kızlarımızı kirletirken, 30 bin kadını dul bırakırken, anasının karnındaki bebeği dahi gözünü kırpmadan süngülerken yaralanan Yunan harp malulleri sandığına 300 Türk Lirası hediye eden İsmet Paşa’ya, “Yunanistan Krallığı Kurtarıcı Nişanı” verirler miydi? Peki ya Yunanistan’a olan sevgisinden dolayı mavi takım elbise giyen, partisi DSP’nin bayrağını Yunan paçavralarını andırsın diye mavi-beyaza boyayan Bülent Ecevit’e ne demeli? Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında, doğal olarak Türk bayrağı çekilen Kocatepe Muhribi’ni tanımayarak, “O gemi; Türk bayrağı çekilmiş Yunan gemisidir” diyerek batırılması emrini veren Ecevit, bırakın Yunanistan’ı korkutmayı… “Yunanlı Kardeşim” başlıklı şiirler yazarak, “Yunanla kardeş olduğunu” iddia edecek kadar pervasızlaşmadı mı? Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş, Ecevit’in duyarsızlığını şöyle anlatıyor: “Sayın Ecevit, bir zamanlar ‘Yunanlarla Kardeşiz’ diye şiirler yazmıştır. Ben, Ecevit’e ‘Komşularımız Fantom uçakları alıyor, silahlanıyor, Türkiye de silahlanmalıdır’ diye, 3 yıl önce uyarmalar yapmıştım. O zaman Ecevit bize karşı çıkmış, ‘Yunanlar dostumuzdur, dostlarımızla silah yarışına girmeyelim. Türkiye Fantom almamalıdır’ gibi isabetsiz çıkışlar yapmıştı.” (A.Türkeş, 5 Eylül 1974, Devrim Gazetesi) CHP’nin şimdiki lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kuvayı Milliyeciliğine gelecek olursak, o daha da fena! Şimdilerde iktidara gelmeleri halinde Yunanistan’a gününü göstereceklerini iddia eden Kılıçdaroğlu, birkaç yıl önce ise iktidara gelirse batma noktasına gelen Yunanistan’ın ekonomisini kurtaracağını iddia ediyordu. Yunanistan’ın en büyük gazeteleri de, “Dayan Yorgo Kılıçdaroğlu geliyor” diye haberler yapıp dalgasını geçiyordu. Sadece bununla kalsa iyi.. Yunanistan seçimlerini SYRİZA Partisi’nin lideri Aleksis Çipras kazandığında,  “Yunanistan’daki seçimler bize göre son derece güzel. Aynı dünya görüşünü paylaşan bir siyasal partinin Yunanistan’da başarı kazanması elbette ki güzel” diyen de Kılıçdaroğlu’nun ta kendisiydi… En büyük hayali Yunanların ayyaş tanrısı ‘Dyanissos’un adına bir Türk-Yunan Şenliği düzenlemek olan… Seferihisar Belediye Başkanı olduğu dönemde İzmir Seferihisar Sığacık Limanı ile Yunanistan’ın Sisam Adası arasında başlatılan feribot seferleriyle, ilçeye gelen ve borç içinde yüzen Yunanlara “veresiye defteri” açan…  Hatta ilk veresiye alışverişi, “yarım kilo kiraz ve hediyelik eşya”  satın alan “Sisam Belediye Başkanı Thanos Styliamos”  yaptıktan sonra; “Ödemeyeceklerini sanmıyorum ama eğer öyle bir durum olursa da esnafa, ‘kefil benim’ dedim. Yani ödemezlerse gerekirse ben öderim”  diyerek, Atatürk’ün “denize döktüğü(!)” Yunanlara kefil olan mevcut İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile…. Beylikdüzü’nü yönettiği dönemde, Kıbrıs’ta Türklerin katledilmesine sebep olan katil Başpiskopos Makarios’un heykelini diken… İBB Başkanı seçildiğinde ilk önce Atina Belediye Başkanı tarafından aranan… Hakkında Yunan gazetelerinde,  “İstanbul’u Pontuslu kazandı” manşetleri atılan Ekrem İmamoğlu’nun… “Mavi Vatan diye bu 200 mile kadar uzanan alanı da kendi egemenlik alanınız olarak görürseniz, o zaman saldırgan ve yayılmacı bir algı yaratırsınız” diyerek, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de yürüttüğü siyasetin yayılmacı olduğunu savunan Kemal Kılıçdaroğlu’nun dış politika başdanışmanı Ünal Çeviköz’ün… Yunan şarkıcı Mikis Theodorakis ile “Güneş topla benim için” şarkıları söyleyen eski CHP’li vekil Zülfü Livaneli’nin nasıl bir Kuvayi Milliyeci olduğunu, emimin Yunanlar çok iyi biliyordur. Bu yüzden, Kemal Bey’in tehdidinden sonra, “Titre Yorgo Kılıçdaroğlu geliyor” diyerek cephaneliğe çevirdikleri adaları apar topar silahlardan arındırmamışlar ama… Bütün CHP’lileri bir kez daha kendilerine aşık edecek bir uyanıklığa imza atmışlar. Haber, 05 Temmuz’da, logosunun yanına Mustafa Kemal’in gözlerini yerleştiren Sözcü’nün 4. sayfasında şu ifadelerle yer aldı. “Yunan medyası Atatürk’ün hayatını anlatan kitap dağıttı.” CHP’liler de haklı… Şimdi bu “zalim Yunan”a nasıl düşman olsunlar!..