Tüp bebek merkezinden akıllara durgunluk veren tezgah!

İstanbul Etiler'deki bir tüp bebek merkezi akılalmaz bir skandala karıştı. İstanbul'da kimsesiz veya maddi durumu kötü olan kız çocuklarına buradaki kişiler vasıtasıyla ulaşıldığı ve anlaşma sonrası kız çocuklarının tüm masraflarının karşılanıp taşıyıcı annelik için önce yumurta büyütme tedavisine başladıkları ardından ise tedavi için kızları KKTC veya Gürcistan'a gönderdikleri iddia edildi.3 Eylül 2021'de Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi'ne (SABİM) akılalmaz bir ihbar geldi. 18 yaş altı veya 18 yaşından büyük kızların taşıyıcı anne olarak kullanıldığına iddia eden ihbarda, 'Ümraniye çevresinde maddi durumu olmayan kzlara yumurta büyütme ilacı temin ediliyor.Bu ilacı kızlara evlerinde 11-12 gün kullandırarak yumurtalıklarını büyüttürüyorlar. KKTC ve Gürcistan'daki tüp bebek merkezleriyle anlaşmalı yerleri var. Kızların tüm masraflarını karşılayıp bu iki ülkeye gönderiyorlar. Tüp bebek merkezlerine gönderilen kızlara yumurtaları sattırılıyor. Yumurta büyütme ilacı eczane depolarından alıp Üsküdar'daki Ege Kahvecisi'ne kargolatarak buradan aldırıyorlar. Bebeği olmayan ailelere taşıcı anne buluyorlar ve sahte evraklarla başka bir ülkeye gönderip ordaki aileye veriyorlar' denildi. İnceleme başlatan İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, işlemlerde aracılık yaptığı belirtilen kişinin açık adresine ulaşıldı. İddialara göre sürece katılmaya ikna edilen kızlarla Üsküdar'daki kafede buluşma yapılıyordu. Ardından Beşiktaş Etiler'deki tüp bebek merkezine götürülen kızlar, sağlık çalışanı bir çalışan tarafından hazırlanan evraklarla taşıyıcı anne olarak yurtdışına gönderiliyordu. SAYurtdışındaki bağlantıları olan şahıslar tarafından karşılanan genç kızların çocukları aileye teslim ettikten sonra geri geldikleri ileri sürüldü. Sağlık Bakanlığı tarafından ihbar sonrası olayla ilgili müfettişler inceleme başlattı. İncelemelerde, kız çocuklarının iletişim kurduğu şahsın kimlik bilgileri tespit edilirken, şahsın sağlık çalışanı olmadığı belirlendi. Sağlık Bakanlığınca söz konusu iddiaların uluslararası organize ve kamu sağlığını tehdit eder nitelikte olduğu gerekçesiyle durumun adli soruşturma gerektiği belirlenerek 1 Ekim'de ihbarda bulunuldu. İhbar sonrası İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Soruşturmanın sürdüğü bildirildi.