Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Ümit Özdağ ile ilgili gündemi sarsacak MOSSAD iddiası

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 09.05.2022 - 11:39, Güncelleme: 09.05.2022 - 11:39
 

Ümit Özdağ ile ilgili gündemi sarsacak MOSSAD iddiası

Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı ve Yeni Şafak gazetesi yazarı Bülent Orakoğlu, göçmen karşıtı söylemleriyle öne çıkan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın ASAM başkanı olduğu dönemdeki tartışılan İsrail ziyaretini yazdı

Yeni Şafak gazetesi yazarı Bülent Orakoğlu, "Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ MOSSAD ajanı mı?" başlıklı yazısında Özdağ'a yöneltilen suçlamalara yer verdi. Orakoğlu, MHP Genel Sekreteri Semih Yalçın'ın Twitter'dan yaptığı "Özdağ, İsrail ve Yahudi lobileriyle ve ABD’deki Yahudi think-tank kuruluşu JINSO ile kurduğu gizli ilişkilerin, Rant Corporation ile görüşmelerinin sebebini açıklamalıdır" ifadelerini de köşesine taşıdı. İşte gündeme bomba gibi düşecek o yazı: "Cumhurbaşkanı Erdoğan “Türkiye’nin bugüne kadar 500 bin Suriyeliyi gönderdiği ‘güvenli bölge’ye şimdi de 1 milyon göçmen daha göndermesi ve onlara güvenli bir yaşam imkânı sunması AB ve ABD’den oluşan Batı Ekseni’nin hiçbirinin işine gelmiyor. Bu politikayı, Türkiye’nin hem Suriye’de hem de bölge halkları nezdinde itibarını artıracağı için engellemek, hem de bölgede KAOS ve İSTİKRARSIZLIK yaratmak için istiyorlar. Kimse vatanını, evini, düzenini sebepsiz yere terk etmez. Kimse keyfi yere belirsiz bir geleceğe doğru yürümez. Böyle bir mecburiyetle karşı karşıya kalanlara sınır ve gönül kapılarımızı açmak, onlara her türlü desteği vermek bizim insanlık borcumuzdur. Medeniyetimiz de tarihimiz de bize böyle davranmamızı öğütlüyor. Biz bu vazifemizi yerine getirmenin huzuruyla dünyanın karşısına çıkıyoruz’’ demişti. ÜMİT ÖZDAĞ ‘SESSİZ İSTİLA’ İSİMLİ PROVOKATİF FİLMİ NEDEN NASIL FONLADI? MİT görevlisinin Libya’da şehit edilmesini gayri kanuni olarak deşifre eden Ümit Özdağ’ın bu sefer de kirli operasyonlar ile Batı ekseninin Türkiye’yi karıştırmak için kullandığı fonlanmış medya ve vakıflara para tedarik işlemlerini yönettiği iddia ediliyor. Türkiye’de sığınmacılar ile Türk toplumu arasına nifak-kin ve nefret tohumları ekmeyi amaçlayan fonlanmış medya ne yazık ki Türkiye aleyhindeki faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyor. Üstelik Ümit Özdağ bu kez sığınmacı karşıtı ‘Sessiz İstila’ isimli provokatif filmi kendisinin fonladığını itiraf ederek bir nevi devlete meydan okuyor. Sessiz İstila filmi senaryoya göre 3 Mayıs 2043’te geçiyor. Kısa filmde doktor olduğu anlaşılan bir genç, sığınmacıların ‘işgal ettiği’ Türkiye’de anne ve babasına geçmişte ‘gerekli tepkiyi göstermedikleri için’ sitem ediyor. Video, program yapımcısı Karacasu’nun sığınmacı karşıtı bir monolog sonrası okuduğu Mustafa Kemal Atatürk’ün Gençliğe Hitabe’sinin bir kısmıyla son buluyor. Emniyet’in açıklamasında söz konusu kısa filmin ‘sığınmacılarla ilgili bilgileri manipüle edip çarpıttığı’ öne sürüldü. Karacasu dün Sakarya’da gözaltına alındı. Açıklamada ayrıca sığınmacılarla ilgili ‘provokatif gönderiler paylaştığı’ iddia edilen ‘Militer Doktrin’ adlı hesabın yöneticisi olduğu değerlendirilen şahsın da İstanbul’da gözaltına alındığı kaydedilmişti. Karacasu, ifadesinin ardından serbest bırakıldı??? MHP’Lİ SEMİH YALÇIN’DAN ÜMİT ÖZDAĞ’A AĞIR SUÇLAMALAR: ‘’KÜRESEL AKTÖRLERİN AJANI ‘’ MİT görevlisinin Libya’da şehit edilmesini ifşa eden Ümit Özdağ, MHP’nin tepkisini çekti. Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın ‘gerçek yüzünü gösterme zamanı’ diyerek Özdağ’ın FETÖ’nün Yurtta Sulh Konseyi’nde yer alabileceğini iddia ederek Twitter’dan şu iddialarda bulundu: --- Özdağ, İsrail ve Yahudi lobileriyle ve ABD’deki Yahudi think-tank kuruluşu JINSO ile kurduğu gizli ilişkilerin, Rant Corporation ile görüşmelerinin sebebini açıklamalıdır. --- Özdağ, ASAM bütçesiyle gerçekleştirdiği İsrail gezilerinde Mescid-i Aksa’yı mı yoksa MOSSAD’ı mı ziyaret etmiştir? --- Ümit Özdağ’ın “Yurtta Sulh Konseyi” üyesi olup olmadığı araştırılmalı; bu sözde milliyetçinin, aslında Türk milliyetçiliğinin kripto düşmanı ve Türkiye’de küresel aktörler adına görev yapan pis bir ajan olup olmadığı acilen aydınlatılmalıdır. MESCİD-İ AKSA’YA GİTTİM, DUA ETTİM. AMA MOSSAD’A GİDİP MOSSAD İLE GÖRÜŞMEDİM. MOSSADÇI’LARLA GÖRÜŞMÜŞ OLABİLİR MİYİM? TABİİ GÖRÜŞMÜŞ OLABİLİRİM. Bu ifadeler 15 Aralık 2020 tarihinde Haber Global’de Julide Ateş’in konuğu olduğu programda Ümit Özdağ’a ait. Devamında; “Şimdi bakın ben bir stratejik araştırma kuruluşunun başkanı olarak Rus istihbaratıyla da, Rus Genelkurmayı’yla da, Rus akademik çevreleri ile de, İran’la da, İran askeri istihbaratıyla da, Çinlilerle de, Amerikalılarla da, İsraillilerle de, Mısırlılarla da, hepsiyle görüştüm. Bunu görüştüğünüz zaman askerin asker olduğunu anlarsınız da istihbaratçının istihbaratçı olduğunu her zaman bilmezsiniz, tahmin edersiniz bazen ve evet İsrail’e gittiğimiz zaman, hiçbirine tek başıma gitmedim, hep kadro olarak gittik. Belirli bir düşünce kuruluşu görüşmesi çevresinde yani… Giderken yanımda Türkiye’nin eski hava kuvvetleri komutanı, kuvvet komutanları vardı, eski helikopter filoları komutanı vardı. Eski MGK genel sekreteri vardı. Yani tek başıma gidip turistik tatil yapmadım. Mescid-i Aksa’ya gittim, dua da ettim. Ama MOSSAD’a gidip MOSSAD ile görüşmedim. MOSSAD’cılarla görüşmüş olabilir miyim? Tabii görüşmüş olabilirim, toplantılara geliyorlar ve mesela askeri istihbaratın, İsrail askeri istihbaratının şefi tuğgeneral geldi bir brifing verdi. Brifingi dinledik, ama yanımda da Türk Dışişleri Bakanlığı›nın temsilcisi oturuyordu. Özetle Ümit Özdağ’ın yaptığı her şeyden Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bilgisi vardır.’’ İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU NE DİYOR: ’İSTİHBARAT ELEMANI OLDUĞU APAÇIK BELLİDİR’ Doğru mu söylüyor hangi tarih, hangi komutanlar. Böylesine önemli konularda isimsiz, tarihsiz konuşmalar buz üzerine yazı yazmaya benzer. Ümit Özdağ; hatırlarsanız yıllar önce birlikte bir TV programına katılmıştık. Ben size ‘Bu değirmenin suyu nereden geliyor?’ diye sormuştum Siz hiç cevap vermeden yayını terk etmiştiniz. Neyi kastettiğimi anlamıştınız. O gün bu gün bu sorunun cevabını vermemiştiniz. Ama artık cevap vermenize gerek kalmadı. İçişleri Bakanı Soylu ne diyor “İstihbarat elemanı olduğu apaçık bellidir’’ Başka söze ne hacet!"
Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı ve Yeni Şafak gazetesi yazarı Bülent Orakoğlu, göçmen karşıtı söylemleriyle öne çıkan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın ASAM başkanı olduğu dönemdeki tartışılan İsrail ziyaretini yazdı

Yeni Şafak gazetesi yazarı Bülent Orakoğlu, "Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ MOSSAD ajanı mı?" başlıklı yazısında Özdağ'a yöneltilen suçlamalara yer verdi. Orakoğlu, MHP Genel Sekreteri Semih Yalçın'ın Twitter'dan yaptığı "Özdağ, İsrail ve Yahudi lobileriyle ve ABD’deki Yahudi think-tank kuruluşu JINSO ile kurduğu gizli ilişkilerin, Rant Corporation ile görüşmelerinin sebebini açıklamalıdır" ifadelerini de köşesine taşıdı. İşte gündeme bomba gibi düşecek o yazı:

"Cumhurbaşkanı Erdoğan “Türkiye’nin bugüne kadar 500 bin Suriyeliyi gönderdiği ‘güvenli bölge’ye şimdi de 1 milyon göçmen daha göndermesi ve onlara güvenli bir yaşam imkânı sunması AB ve ABD’den oluşan Batı Ekseni’nin hiçbirinin işine gelmiyor. Bu politikayı, Türkiye’nin hem Suriye’de hem de bölge halkları nezdinde itibarını artıracağı için engellemek, hem de bölgede KAOS ve İSTİKRARSIZLIK yaratmak için istiyorlar. Kimse vatanını, evini, düzenini sebepsiz yere terk etmez. Kimse keyfi yere belirsiz bir geleceğe doğru yürümez. Böyle bir mecburiyetle karşı karşıya kalanlara sınır ve gönül kapılarımızı açmak, onlara her türlü desteği vermek bizim insanlık borcumuzdur. Medeniyetimiz de tarihimiz de bize böyle davranmamızı öğütlüyor. Biz bu vazifemizi yerine getirmenin huzuruyla dünyanın karşısına çıkıyoruz’’ demişti.

ÜMİT ÖZDAĞ ‘SESSİZ İSTİLA’ İSİMLİ PROVOKATİF FİLMİ NEDEN NASIL FONLADI?

MİT görevlisinin Libya’da şehit edilmesini gayri kanuni olarak deşifre eden Ümit Özdağ’ın bu sefer de kirli operasyonlar ile Batı ekseninin Türkiye’yi karıştırmak için kullandığı fonlanmış medya ve vakıflara para tedarik işlemlerini yönettiği iddia ediliyor. Türkiye’de sığınmacılar ile Türk toplumu arasına nifak-kin ve nefret tohumları ekmeyi amaçlayan fonlanmış medya ne yazık ki Türkiye aleyhindeki faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyor. Üstelik Ümit Özdağ bu kez sığınmacı karşıtı ‘Sessiz İstila’ isimli provokatif filmi kendisinin fonladığını itiraf ederek bir nevi devlete meydan okuyor.

Sessiz İstila filmi senaryoya göre 3 Mayıs 2043’te geçiyor. Kısa filmde doktor olduğu anlaşılan bir genç, sığınmacıların ‘işgal ettiği’ Türkiye’de anne ve babasına geçmişte ‘gerekli tepkiyi göstermedikleri için’ sitem ediyor. Video, program yapımcısı Karacasu’nun sığınmacı karşıtı bir monolog sonrası okuduğu Mustafa Kemal Atatürk’ün Gençliğe Hitabe’sinin bir kısmıyla son buluyor. Emniyet’in açıklamasında söz konusu kısa filmin ‘sığınmacılarla ilgili bilgileri manipüle edip çarpıttığı’ öne sürüldü. Karacasu dün Sakarya’da gözaltına alındı. Açıklamada ayrıca sığınmacılarla ilgili ‘provokatif gönderiler paylaştığı’ iddia edilen ‘Militer Doktrin’ adlı hesabın yöneticisi olduğu değerlendirilen şahsın da İstanbul’da gözaltına alındığı kaydedilmişti. Karacasu, ifadesinin ardından serbest bırakıldı???

MHP’Lİ SEMİH YALÇIN’DAN ÜMİT ÖZDAĞ’A AĞIR SUÇLAMALAR: ‘’KÜRESEL AKTÖRLERİN AJANI ‘’

MİT görevlisinin Libya’da şehit edilmesini ifşa eden Ümit Özdağ, MHP’nin tepkisini çekti. Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın ‘gerçek yüzünü gösterme zamanı’ diyerek Özdağ’ın FETÖ’nün Yurtta Sulh Konseyi’nde yer alabileceğini iddia ederek Twitter’dan şu iddialarda bulundu:

--- Özdağ, İsrail ve Yahudi lobileriyle ve ABD’deki Yahudi think-tank kuruluşu JINSO ile kurduğu gizli ilişkilerin, Rant Corporation ile görüşmelerinin sebebini açıklamalıdır.

--- Özdağ, ASAM bütçesiyle gerçekleştirdiği İsrail gezilerinde Mescid-i Aksa’yı mı yoksa MOSSAD’ı mı ziyaret etmiştir? --- Ümit Özdağ’ın “Yurtta Sulh Konseyi” üyesi olup olmadığı araştırılmalı; bu sözde milliyetçinin, aslında Türk milliyetçiliğinin kripto düşmanı ve Türkiye’de küresel aktörler adına görev yapan pis bir ajan olup olmadığı acilen aydınlatılmalıdır.

MESCİD-İ AKSA’YA GİTTİM, DUA ETTİM. AMA MOSSAD’A GİDİP MOSSAD İLE GÖRÜŞMEDİM. MOSSADÇI’LARLA GÖRÜŞMÜŞ OLABİLİR MİYİM? TABİİ GÖRÜŞMÜŞ OLABİLİRİM.

Bu ifadeler 15 Aralık 2020 tarihinde Haber Global’de Julide Ateş’in konuğu olduğu programda Ümit Özdağ’a ait. Devamında; “Şimdi bakın ben bir stratejik araştırma kuruluşunun başkanı olarak Rus istihbaratıyla da, Rus Genelkurmayı’yla da, Rus akademik çevreleri ile de, İran’la da, İran askeri istihbaratıyla da, Çinlilerle de, Amerikalılarla da, İsraillilerle de, Mısırlılarla da, hepsiyle görüştüm. Bunu görüştüğünüz zaman askerin asker olduğunu anlarsınız da istihbaratçının istihbaratçı olduğunu her zaman bilmezsiniz, tahmin edersiniz bazen ve evet İsrail’e gittiğimiz zaman, hiçbirine tek başıma gitmedim, hep kadro olarak gittik. Belirli bir düşünce kuruluşu görüşmesi çevresinde yani… Giderken yanımda Türkiye’nin eski hava kuvvetleri komutanı, kuvvet komutanları vardı, eski helikopter filoları komutanı vardı. Eski MGK genel sekreteri vardı. Yani tek başıma gidip turistik tatil yapmadım. Mescid-i Aksa’ya gittim, dua da ettim. Ama MOSSAD’a gidip MOSSAD ile görüşmedim. MOSSAD’cılarla görüşmüş olabilir miyim? Tabii görüşmüş olabilirim, toplantılara geliyorlar ve mesela askeri istihbaratın, İsrail askeri istihbaratının şefi tuğgeneral geldi bir brifing verdi. Brifingi dinledik, ama yanımda da Türk Dışişleri Bakanlığı›nın temsilcisi oturuyordu. Özetle Ümit Özdağ’ın yaptığı her şeyden Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bilgisi vardır.’’

İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU NE DİYOR: ’İSTİHBARAT ELEMANI OLDUĞU APAÇIK BELLİDİR’

Doğru mu söylüyor hangi tarih, hangi komutanlar. Böylesine önemli konularda isimsiz, tarihsiz konuşmalar buz üzerine yazı yazmaya benzer. Ümit Özdağ; hatırlarsanız yıllar önce birlikte bir TV programına katılmıştık. Ben size ‘Bu değirmenin suyu nereden geliyor?’ diye sormuştum Siz hiç cevap vermeden yayını terk etmiştiniz. Neyi kastettiğimi anlamıştınız. O gün bu gün bu sorunun cevabını vermemiştiniz. Ama artık cevap vermenize gerek kalmadı. İçişleri Bakanı Soylu ne diyor “İstihbarat elemanı olduğu apaçık bellidir’’ Başka söze ne hacet!"

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.