Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Yetti gayri, Atatürk Havalimanı açılacak, patates 5 TL olacak!

Gündem (Web Sitesi) - Web Sitesi | 31.01.2023 - 11:48, Güncelleme: 31.01.2023 - 11:48
 

Yetti gayri, Atatürk Havalimanı açılacak, patates 5 TL olacak!

Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, "Yetti gayri, Atatürk Havalimanı açılacak, patates 5 TL olacak!" başlıklı yazısında önemli ifadeler kullandı

10 aylık Bedirhan bebekten 15 yaşındaki Eren Bülbül'e 16 yaşındaki Yasin Börü'den 7 aylık öğretmen Şenay Aybüke Yalçın'a kadar vatan evlatlarını şehit eden eli kanlı terör örgütü PKK'nın siyasi kolu HDP'nin güdümüne giren CHP, İyi Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Deva Partisi ve Demokrat Parti, cumhurbaşkanı adaylarını hala açıklayamadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısına çıkmaya cesaret edemeyen masadaki parti liderler, aylarca oyaladıkları seçmenin gazını almak için seçimi kazandıkları takdirde hangi icraata imza atacaklarını dün açıkladı. Konuyu bugünkü köşesine taşıyan Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, önemli ifadeler kullandı. Karahasanoğlu'nun "Yetti gayri, Atatürk Havalimanı açılacak, patates 5 TL olacak!" başlıklı yazısı şu şekilde: Altılı masa, adayı açıklayamadı ama.. Seçimi kazandıkları takdirde hangi icraata imza atacaklarını, biraz karışık kafa ile de olsa, açıkladılar.. “Karışık kafa” diyorum. Çünkü bir yandan İstanbul Sözleşmesi’ne dönüleceğini, metinde olmamasına rağmen açıklayan İyi Parti yetkilisi açıklama yaparken.. Diğer yanda, Saadet Partili yetkilinin, “Hayır, metinde İstanbul Sözleşmesi olmadığına göre, şifahi açıklamalar bizi bağlamaz” itirazı ile, daha birinci dakikada kavga başlamış oldu.. Biz anlatırken, bize felsefi anlatımlarla, “Bakın ne fedakarlıklarla, nasıl idealist söylemlerle biraraya geldik” diyorlardı.. Şimdi.. İdeallerini de, fedakarlıklarını da, birinci dakikada görmeye başladık.. İstanbul Sözleşmesi bir yana.. Altılı masanın vaadleri gerçekten(!) göz kamaştırıyor.. Diyorlar ki: “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nı Kadın, Aile ve Çocuk Bakanlığı olarak değiştireceğiz.” Onlar söylemiyor ama.. Bunun halkımıza yansıması, herhalde şöyle olacak.. “Bakanlığın ismi değişince, kadın cinayetleri yılda 300 ortalamadan, 100’e inecek, daha sonra da sıfırlanacak.” Demek ki, bir kadını öldürmek isteyen vahşiler, “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı”nın isminin artık yeni dönemde, “Aile ve Çocuk Bakanlığı” olduğuna bakıp, “Hayır, asla, cinayet işlememeliyim” diyecek ve öldürmekten vazgeçecek.. Bir başka devasa icraat: “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ismi, İklim, Çevre ve Orman Bakanlığı olarak değiştirilecek.” Etiler polis okulu üzerinden yıllarca tepinip, “Kent ormanı yapacağız” sözü veren CHP’liler, ardından kendileri belediyeye gelince, nasıl ki o alanı müteahhite, hem de vadeli sattılar.. Şimdi iktidara gelince, ilgili bakanlığın ismini değiştirecek ve ülkedeki şehircilik konusunu çözmüş olacaklar.. Sadece şehirciliği değil, İstanbul Belediyesi’nde 4 yıldır depremle ilgili tek iş yapmamışlardı ama. Şimdi bakanlığı ele geçirince, ismini değiştirince, bekleyen depremin tüm zararları, kendiliğinden ortadan kaldırılmış olacak.. Altılı masa, Ticaret Bakanlığı’nı da, Esnaf ve Ticaret Bakanlığı olarak değiştirmeyi vaad ediyor. Böylece, hem ticaret erbabına, hem esnafa hem de vatandaşa, bakın hangi kolaylıklar gelmiş olacak: Artık patates, kendiliğinden 5 TL’ye satılır olacak. Soğan ise, 4.5 TL olacak.. Aksine satış yapanlara, “Bakanlığın ismi değişti amca.. Artık eskisi gibi yapamazsınız” denilecek.. Bir çırpıda, vatandaşın enflasyon sorunu da çözülmüş olacak. Tek tuşla, bakanlığın ismi değişecek, hayat değişecek.. İBB’de otobüs biletleri CHP kazandığı halde niye ucuzlamadı diye soranlar olursa, onlara karşı da altılı masanın vaadleri hazır.. Ne yapacaklar? Onları daha sert cezalandırabilmek için.. “Hâkimler ve Savcılar Kurulu kaldırılacak, yerine Hâkimler Kurulu ve Savcılar Kurulu şeklinde iki kurul kurulacak.” “Bir kurul, yavrulama yapıp, iki kurul haline gelince, ne değişir ki” demeyin sakın.. Türkiye’deki adalet yokluğunun tek sebebi, iki kurul olması gerekir iken, bunun tek kurul halinde çalışması.  Bunu ikiye ayırdınız mı.. Türkiye’de asgariye inen hukuka aykırılıklar, şıppadanak sıfırlanacak.. Vaadlerde başka ne var? “AYM üyeliklerine hülle yöntemiyle atama yapılması önlenecek!” Affedersiniz, bu arkadaşlar değil miydi, “İyi Parti kongrelerini tamamlayamadı, seçime giremeyebilir” denildiğinde, CHP’li vekilleri ağlata ağlata, İyi Parti’ye hülle yolu ile yollayan?” Veee, şimdi otobüs biletlerini, ulaşımı bedavaya getirecek dev icraatı müjdeliyorum.. Altılı masa oturmuş, uzun uzun görüşmeler yapmış ve ulaşımda fiyatların ucuzlaması için, dev icraata karar vermiş. Kimse bu icraata cesaret bile edemezdi, hatırlatayım: “Atatürk Havalimanı yeniden uçuşa hazır hale getirilecek.” Diyeceksiniz ki, “Daha üç yıl öncesine kadar, Atatürk Havalimanı zaten açıktı. Açık olduğu dönemde ulaşımda ne ucuzluk vardı ki, şimdi tekrar açılırsa, vatandaşın hayatı kolaylaşsın?” Cevap hazır: “Sizi gidi Atatürk düşmanları sizi..” Sorsak, bu arkadaşlara, “İstanbul Havalimanı ne olacak, rekor üstüne rekor kıran, aynı anda ikiden fazla uçağın iniş ve kalkış yapabildiği yeni havalimanı için planınız nedir? Çoktan kâr etmeye başlayan havalimanı, müze mi olacak, yoksa eskisi gibi maden ocağına mı döndüreceksiniz?” Verecekleri cevap, “Biz o derse çalışmadık” olacaktır.. Bu arada, Kanal İstanbul’u iptal edeceklerini de ilan etmişler. Yani diyorlar ki, “Biz yapma değil, yıkma ekibiyiz!” Ben de, “size hayırlı yıkımlar” diyorum.. Şimdiki icraat, kimsenin aklına getiremediği, Türkiye’ye büyük kazanımlar elde ettirecek bir icraat.. O ne? “Akkuyu Nükleer Santral Projesi’nin mevcut durumunu ve sözleşme detaylarını, anlaşma dışında verilmiş olan hakları ve üstlenilen yükümlülükleri, gözden geçireceğiz.” Hani Türkiye’nin 10-15 nükleer santrali olur.. Onlardan birisi Akkuyu olur.. “Diğerleri ile kıyaslayıp, yanlış yapılanları düzelteceğiz” dersiniz, bir manası olur. Ama “Bugüne kadar sizin bir tane bile nükleer santraliniz olmamış, beyler.. Farkında mısınız? Şimdi olanı da, yıkmak, engellemek için mi çalışacaksınız?” Rusya, Ukrayna’ya saldırdığı günün ertesinde, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, “Akkuyu santralini devletleştirelim” açıklamasını hatırlayınca.. Altılı Masa’nın, aslında bir ABD projesi olduğunu da daha iyi anlamış oluyoruz.. Nükleer santral yapımında Türkiye’ye yardımcı olmadıkları gibi, Rusya yardımcı olunca, onu da engellemeye çalışıyorlar.. Hem de, ülkücü geçinen bir parti eli ile.. Altılı masa, “Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği Anlaşması’nı güncelleme müzakerelerini hızlandıracağız” diyor.. Ben de Saadet Partisi’nin bu maddeye nasıl onay verdiğini merak ediyorum.. AK Parti, AB ile ilişkileri iyileştirmeye çalışırken, “haçlıya hizmet ediyor” eleştirisi yapanlar, şimdi kendileri, haçlıya hizmet edenlerle kol kola girmişler.. Eğitime dokunmazsak olmaz.. Eğitimdeki tüm sorunlar, altılı masa tarafından, bakın nasıl bir dokunuş ile çözülüyor: “Zorunlu eğitim 1+5+4+3 şeklinde uygulanacak!” Değişiklik olsun da.  Ne olursa olsun.. Şimdi “4+4+4”ya.. Bunu almışlar.. Anaokulu tercihe dayalı iken, zorunlu yapacaklarmış.. devamı aynı gibi.. İlkokula bir yıl eklemiş, liseden bir yıl çıkartmış. Yani, bizim çocukluğumuza dönmüşler.. Ve bunu, bir yıldır yaptıkları uzun hazırlıklar sonrasında kararlaştırmışlar.. İstanbul’u finans merkezi yapma vaadinde bulunurken, Merkez Bankası’nı tekrar Ankara’ya taşıma vaadinin ülkeye ne getireceğini, hayatı nasıl ucuzlatacaklarını ve diğer soruları sormaya yerim kalmadı.. Ah bir de Cumhurbaşkanı adayını belirleseydiler.. Bunları biraz daha iyi tanısaydık!
Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, "Yetti gayri, Atatürk Havalimanı açılacak, patates 5 TL olacak!" başlıklı yazısında önemli ifadeler kullandı

10 aylık Bedirhan bebekten 15 yaşındaki Eren Bülbül'e 16 yaşındaki Yasin Börü'den 7 aylık öğretmen Şenay Aybüke Yalçın'a kadar vatan evlatlarını şehit eden eli kanlı terör örgütü PKK'nın siyasi kolu HDP'nin güdümüne giren CHP, İyi Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Deva Partisi ve Demokrat Parti, cumhurbaşkanı adaylarını hala açıklayamadı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısına çıkmaya cesaret edemeyen masadaki parti liderler, aylarca oyaladıkları seçmenin gazını almak için seçimi kazandıkları takdirde hangi icraata imza atacaklarını dün açıkladı.

Konuyu bugünkü köşesine taşıyan  Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, önemli ifadeler kullandı.

Karahasanoğlu'nun "Yetti gayri, Atatürk Havalimanı açılacak, patates 5 TL olacak!" başlıklı yazısı şu şekilde:

Altılı masa, adayı açıklayamadı ama..

Seçimi kazandıkları takdirde hangi icraata imza atacaklarını, biraz karışık kafa ile de olsa, açıkladılar..

“Karışık kafa” diyorum.

Çünkü bir yandan İstanbul Sözleşmesi’ne dönüleceğini, metinde olmamasına rağmen açıklayan İyi Parti yetkilisi açıklama yaparken..

Diğer yanda, Saadet Partili yetkilinin, “Hayır, metinde İstanbul Sözleşmesi olmadığına göre, şifahi açıklamalar bizi bağlamaz” itirazı ile, daha birinci dakikada kavga başlamış oldu..

Biz anlatırken, bize felsefi anlatımlarla, “Bakın ne fedakarlıklarla, nasıl idealist söylemlerle biraraya geldik” diyorlardı..

Şimdi..

İdeallerini de, fedakarlıklarını da, birinci dakikada görmeye başladık..

İstanbul Sözleşmesi bir yana..

Altılı masanın vaadleri gerçekten(!) göz kamaştırıyor..

Diyorlar ki:

“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nı Kadın, Aile ve Çocuk Bakanlığı olarak değiştireceğiz.”

Onlar söylemiyor ama..

Bunun halkımıza yansıması, herhalde şöyle olacak..

“Bakanlığın ismi değişince, kadın cinayetleri yılda 300 ortalamadan, 100’e inecek, daha sonra da sıfırlanacak.”

Demek ki, bir kadını öldürmek isteyen vahşiler, “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı”nın isminin artık yeni dönemde, “Aile ve Çocuk Bakanlığı” olduğuna bakıp, “Hayır, asla, cinayet işlememeliyim” diyecek ve öldürmekten vazgeçecek..

Bir başka devasa icraat:

“Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ismi, İklim, Çevre ve Orman Bakanlığı olarak değiştirilecek.”

Etiler polis okulu üzerinden yıllarca tepinip, “Kent ormanı yapacağız” sözü veren CHP’liler, ardından kendileri belediyeye gelince, nasıl ki o alanı müteahhite, hem de vadeli sattılar..

Şimdi iktidara gelince, ilgili bakanlığın ismini değiştirecek ve ülkedeki şehircilik konusunu çözmüş olacaklar..

Sadece şehirciliği değil, İstanbul Belediyesi’nde 4 yıldır depremle ilgili tek iş yapmamışlardı ama. Şimdi bakanlığı ele geçirince, ismini değiştirince, bekleyen depremin tüm zararları, kendiliğinden ortadan kaldırılmış olacak..

Altılı masa, Ticaret Bakanlığı’nı da, Esnaf ve Ticaret Bakanlığı olarak değiştirmeyi vaad ediyor.

Böylece, hem ticaret erbabına, hem esnafa hem de vatandaşa, bakın hangi kolaylıklar gelmiş olacak:

Artık patates, kendiliğinden 5 TL’ye satılır olacak. Soğan ise, 4.5 TL olacak..

Aksine satış yapanlara, “Bakanlığın ismi değişti amca.. Artık eskisi gibi yapamazsınız” denilecek..

Bir çırpıda, vatandaşın enflasyon sorunu da çözülmüş olacak.

Tek tuşla, bakanlığın ismi değişecek, hayat değişecek..

İBB’de otobüs biletleri CHP kazandığı halde niye ucuzlamadı diye soranlar olursa, onlara karşı da altılı masanın vaadleri hazır..

Ne yapacaklar?

Onları daha sert cezalandırabilmek için..

“Hâkimler ve Savcılar Kurulu kaldırılacak, yerine Hâkimler Kurulu ve Savcılar Kurulu şeklinde iki kurul kurulacak.”

“Bir kurul, yavrulama yapıp, iki kurul haline gelince, ne değişir ki” demeyin sakın..

Türkiye’deki adalet yokluğunun tek sebebi, iki kurul olması gerekir iken, bunun tek kurul halinde çalışması. 

Bunu ikiye ayırdınız mı.. Türkiye’de asgariye inen hukuka aykırılıklar, şıppadanak sıfırlanacak..

Vaadlerde başka ne var?

“AYM üyeliklerine hülle yöntemiyle atama yapılması önlenecek!”

Affedersiniz, bu arkadaşlar değil miydi, “İyi Parti kongrelerini tamamlayamadı, seçime giremeyebilir” denildiğinde, CHP’li vekilleri ağlata ağlata, İyi Parti’ye hülle yolu ile yollayan?”

Veee, şimdi otobüs biletlerini, ulaşımı bedavaya getirecek dev icraatı müjdeliyorum..

Altılı masa oturmuş, uzun uzun görüşmeler yapmış ve ulaşımda fiyatların ucuzlaması için, dev icraata karar vermiş.

Kimse bu icraata cesaret bile edemezdi, hatırlatayım:

Atatürk Havalimanı yeniden uçuşa hazır hale getirilecek.”

Diyeceksiniz ki, “Daha üç yıl öncesine kadar, Atatürk Havalimanı zaten açıktı. Açık olduğu dönemde ulaşımda ne ucuzluk vardı ki, şimdi tekrar açılırsa, vatandaşın hayatı kolaylaşsın?”

Cevap hazır: “Sizi gidi Atatürk düşmanları sizi..”

Sorsak, bu arkadaşlara, “İstanbul Havalimanı ne olacak, rekor üstüne rekor kıran, aynı anda ikiden fazla uçağın iniş ve kalkış yapabildiği yeni havalimanı için planınız nedir? Çoktan kâr etmeye başlayan havalimanı, müze mi olacak, yoksa eskisi gibi maden ocağına mı döndüreceksiniz?”

Verecekleri cevap, “Biz o derse çalışmadık” olacaktır..

Bu arada, Kanal İstanbul’u iptal edeceklerini de ilan etmişler.

Yani diyorlar ki, “Biz yapma değil, yıkma ekibiyiz!”

Ben de, “size hayırlı yıkımlar” diyorum..

Şimdiki icraat, kimsenin aklına getiremediği, Türkiye’ye büyük kazanımlar elde ettirecek bir icraat..

O ne?

“Akkuyu Nükleer Santral Projesi’nin mevcut durumunu ve sözleşme detaylarını, anlaşma dışında verilmiş olan hakları ve üstlenilen yükümlülükleri, gözden geçireceğiz.”

Hani Türkiye’nin 10-15 nükleer santrali olur..

Onlardan birisi Akkuyu olur..

“Diğerleri ile kıyaslayıp, yanlış yapılanları düzelteceğiz” dersiniz, bir manası olur.

Ama “Bugüne kadar sizin bir tane bile nükleer santraliniz olmamış, beyler.. Farkında mısınız? Şimdi olanı da, yıkmak, engellemek için mi çalışacaksınız?”

Rusya, Ukrayna’ya saldırdığı günün ertesinde, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, “Akkuyu santralini devletleştirelim” açıklamasını hatırlayınca..

Altılı Masa’nın, aslında bir ABD projesi olduğunu da daha iyi anlamış oluyoruz..

Nükleer santral yapımında Türkiye’ye yardımcı olmadıkları gibi, Rusya yardımcı olunca, onu da engellemeye çalışıyorlar..

Hem de, ülkücü geçinen bir parti eli ile..

Altılı masa, “Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği Anlaşması’nı güncelleme müzakerelerini hızlandıracağız” diyor..

Ben de Saadet Partisi’nin bu maddeye nasıl onay verdiğini merak ediyorum..

AK Parti, AB ile ilişkileri iyileştirmeye çalışırken, “haçlıya hizmet ediyor” eleştirisi yapanlar, şimdi kendileri, haçlıya hizmet edenlerle kol kola girmişler..

Eğitime dokunmazsak olmaz..

Eğitimdeki tüm sorunlar, altılı masa tarafından, bakın nasıl bir dokunuş ile çözülüyor:

“Zorunlu eğitim 1+5+4+3 şeklinde uygulanacak!”

Değişiklik olsun da. 

Ne olursa olsun..

Şimdi “4+4+4”ya..

Bunu almışlar.. Anaokulu tercihe dayalı iken, zorunlu yapacaklarmış.. devamı aynı gibi.. İlkokula bir yıl eklemiş, liseden bir yıl çıkartmış. Yani, bizim çocukluğumuza dönmüşler..

Ve bunu, bir yıldır yaptıkları uzun hazırlıklar sonrasında kararlaştırmışlar..

İstanbul’u finans merkezi yapma vaadinde bulunurken, Merkez Bankası’nı tekrar Ankara’ya taşıma vaadinin ülkeye ne getireceğini, hayatı nasıl ucuzlatacaklarını ve diğer soruları sormaya yerim kalmadı..

Ah bir de Cumhurbaşkanı adayını belirleseydiler..

Bunları biraz daha iyi tanısaydık!

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.