Zeynel BOĞAN
Köşe Yazarı
Zeynel BOĞAN
 

Ak Parti’nin Gerilemesinin Belirtileri

Son yıllarda tecrübe ettiğimiz seçimler, siyasetteki ve siyasi partilerdeki değişimi ele almamıza büyük bir olanak sağladı. Bu durumda sorulacak bir soru, süreci ele almamıza yardımcı olacaktır. Siyasi partilerin gerilediğini nasıl anlarız? Değişkenleri Saptamak Gerekir Bir siyasi partinin üye sayısındaki azalma parti mensuplarının partiye sundukları mali destek ve emek oranındaki düşüş, kritik bir eşik olarak karşımıza çıkar. Bu azalmaların önüne geçebilmek için parti üyelerini arttırılması ve parti kaynaklarının çoğaltılması gerekir. Aksi durumda çöküş kaçınılmaz olur. Buna paralel olarak, parti mensuplarının ve gönüllülerinin partiye olan bağları ve kendilerini partileriyle özdeşleştirmelerinde azalma yaşanması, kolektif bilincin ve aidiyet duygusunun köreldiğine işaret eder. Öte yandan somut bulgular da partinin durumunu ortaya koyması bakımından ehemmiyeti haizdir. Bu çerçevede seçimlerde elde edilen sonuçların yıllara göre dağılımı ve sonuçlar arasındaki makas açıklığı da siyasi partilerin mevcut durumunu izhar eder. Dahası Var Mevcut partilerin programları arasında daha az farklılık varsa ve bunun sonucunda ortak bir merkeze doğru yığılma ya da yakınlaşma varsa…     Seçim sonuçları daha az öngörülebilir olmuş ve sayımlar sonucunda daha küçük zafer marjları oluşmuş ise, aradaki farkı çok az partizan olan kararsız seçmen oluşturuyorsa… Daha önce partilere katılmamış, pek az parti geçmişine sahip olmuş ve gittikçe daha fazla parti karşıtı aday çıkmaya başlamışsa… Parti içinden çıkan ve mevcut partileri satın alan veya onları sıfırdan kuran adaylar çıkıyorsa, duraklama dönemi bitmiş ve gerileme başlamış demektir. Bu aynı zamanda siyasette dengenin hassaslaştığını ve değişmeye müsait bir zeminin oluştuğunu gözler önüne serer. Nihayetinde değişim kaçınılmaz olur. Gelelim Asıl Meseleye Aslında yukarıdaki bilgilerle neyi ve hangi partiyi kastettiğimi anlamış olmalısınız: Türk siyasal hayatı ve Ak Parti üzerinde durmak istediğim bir noktadır. Bahsettiğim koşulların tamamı AK Parti'de mevcut. Ne var ki Adalet ve Kalkınma Partisi son seçimlerde çeşitli ittifaklar yoluyla ve seçimler hususunda gerçekleştirilen yasal düzenlemelerle üstünlüğü elinde bulundurmayı ve seçim zaferini göğüslemeyi bilmiştir. Fakat artık mızrak çuvala sığmıyor ve arzu edilen hedefler gerçekleşmiyor. Önümüzdeki günlerde AK Parti'nin başarısını sürdürmesi ve dağılmayı önlemesi için yeni ittifaklara girişeceği ve seçim kanununda değişikliklere gideceği bir öngörü olarak karşımıza çıkıyor. Bana göre Cumhur İttifakına yeni katılımların sağlanmasına yönelik çalışmalar hızlanacak ve bazı partilere ittifak teklifi götürülecek. Burada Ak Parti için önemli bir açmaz söz konusu. Ekonomi, adalet ve toplumsal alandaki sorunların çözümü noktasında halkın beklentileri karşılanmazsa Ak Parti’yi hiçbir ittifak kurtaramaz. Memnuniyet duygusunun zayıfladığı bir siyasi düzlemde değişim muhakkaktır. Bu benim beklentim değil, bir tespitimdir. Eğer ekonomide istikrar ve adil bir anlayış geliştirilebilirse o vakit ittifaklara gerek kalmadan Ak Parti olası bir seçimde yeniden zafer elde eder. Yalnız, şuan için Ak Parti'yi cazip kılan bir gelişmeden söz edemiyoruz. Hayırlısı olsun.
Ekleme Tarihi: 15 March 2025 - Saturday

Ak Parti’nin Gerilemesinin Belirtileri

Son yıllarda tecrübe ettiğimiz seçimler, siyasetteki ve siyasi partilerdeki değişimi ele almamıza büyük bir olanak sağladı. Bu durumda sorulacak bir soru, süreci ele almamıza yardımcı olacaktır. Siyasi partilerin gerilediğini nasıl anlarız?

Değişkenleri Saptamak Gerekir

Bir siyasi partinin üye sayısındaki azalma parti mensuplarının partiye sundukları mali destek ve emek oranındaki düşüş, kritik bir eşik olarak karşımıza çıkar. Bu azalmaların önüne geçebilmek için parti üyelerini arttırılması ve parti kaynaklarının çoğaltılması gerekir. Aksi durumda çöküş kaçınılmaz olur.

Buna paralel olarak, parti mensuplarının ve gönüllülerinin partiye olan bağları ve kendilerini partileriyle özdeşleştirmelerinde azalma yaşanması, kolektif bilincin ve aidiyet duygusunun köreldiğine işaret eder.

Öte yandan somut bulgular da partinin durumunu ortaya koyması bakımından ehemmiyeti haizdir. Bu çerçevede seçimlerde elde edilen sonuçların yıllara göre dağılımı ve sonuçlar arasındaki makas açıklığı da siyasi partilerin mevcut durumunu izhar eder.

Dahası Var

Mevcut partilerin programları arasında daha az farklılık varsa ve bunun sonucunda ortak bir merkeze doğru yığılma ya da yakınlaşma varsa…    

Seçim sonuçları daha az öngörülebilir olmuş ve sayımlar sonucunda daha küçük zafer marjları oluşmuş ise, aradaki farkı çok az partizan olan kararsız seçmen oluşturuyorsa…

Daha önce partilere katılmamış, pek az parti geçmişine sahip olmuş ve gittikçe daha fazla parti karşıtı aday çıkmaya başlamışsa…

Parti içinden çıkan ve mevcut partileri satın alan veya onları sıfırdan kuran adaylar çıkıyorsa, duraklama dönemi bitmiş ve gerileme başlamış demektir.

Bu aynı zamanda siyasette dengenin hassaslaştığını ve değişmeye müsait bir zeminin oluştuğunu gözler önüne serer. Nihayetinde değişim kaçınılmaz olur.

Gelelim Asıl Meseleye

Aslında yukarıdaki bilgilerle neyi ve hangi partiyi kastettiğimi anlamış olmalısınız: Türk siyasal hayatı ve Ak Parti üzerinde durmak istediğim bir noktadır.

Bahsettiğim koşulların tamamı AK Parti'de mevcut. Ne var ki Adalet ve Kalkınma Partisi son seçimlerde çeşitli ittifaklar yoluyla ve seçimler hususunda gerçekleştirilen yasal düzenlemelerle üstünlüğü elinde bulundurmayı ve seçim zaferini göğüslemeyi bilmiştir.

Fakat artık mızrak çuvala sığmıyor ve arzu edilen hedefler gerçekleşmiyor. Önümüzdeki günlerde AK Parti'nin başarısını sürdürmesi ve dağılmayı önlemesi için yeni ittifaklara girişeceği ve seçim kanununda değişikliklere gideceği bir öngörü olarak karşımıza çıkıyor.

Bana göre Cumhur İttifakına yeni katılımların sağlanmasına yönelik çalışmalar hızlanacak ve bazı partilere ittifak teklifi götürülecek.

Burada Ak Parti için önemli bir açmaz söz konusu. Ekonomi, adalet ve toplumsal alandaki sorunların çözümü noktasında halkın beklentileri karşılanmazsa Ak Parti’yi hiçbir ittifak kurtaramaz.

Memnuniyet duygusunun zayıfladığı bir siyasi düzlemde değişim muhakkaktır. Bu benim beklentim değil, bir tespitimdir.

Eğer ekonomide istikrar ve adil bir anlayış geliştirilebilirse o vakit ittifaklara gerek kalmadan Ak Parti olası bir seçimde yeniden zafer elde eder.

Yalnız, şuan için Ak Parti'yi cazip kılan bir gelişmeden söz edemiyoruz. Hayırlısı olsun.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Atilla Güngör
(15.03.2025 10:27 - #687)
Çok doğru ve yerinde bir tespit, tebrik ediyorum.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.