Tarsus Belediye başkanı Ali Boltaç ile ilgili kaleme aldığım yazılarda gayet yapıcı olmaya çalıştım; fakat bu yapıcı dil karşısında şahsıma defaatle hakaret ve küfür edildi. Hazımsızsınız! Yazdım bir kenara! Ben intikam hırsıyla yazmam! Hizmet et, alkışlayalım!
Şu ana kadar neler yaptığını yazar mısın, Ali Bey? Ben yazayım mı?
Dilimizde Tüy Bitti be!
31 Mart yerel seçimlerinden hemen sonra hemen her belediye hakkında yazdım, çizdim. Beşersiniz, hata edebilirsiniz. Önemli olan hatayı fark etmek ve telafi etmek. Öyle değil mi? Kim kusursuz iş yapabilir ki?
Ne var ki Tarsus Belediye başkanı Ali Boltaç, başkanlık koltuğuna oturduğu gibi hatalara başladı. Onun en büyük hatası hatasında ısrarcı olmasıdır; ona göre kendisi kusursuz biri.
Onca yazı kaleme aldım, tepeden bakıp umursamadın! Gestroenteronomi dedim, Bezelye sorununu dile getirdim, hamile kadını çöp toplatmaya gönderdiğini yazdım.
Nice şeyi izah ettim; ama sen bunu anlamak yerine bildiğini okudun! Ne oldu? İnsanlar seni eleştirmeye başladı. Şimdi çıkıp demagoji yapıyorsun!
Empati Yapacak Kapasiten Yok!
Çıkıp bir konuşmanda ailen ve çocukların için üzgün olduğunu dile getirip ağlıyorsun. Ne oldu şimdi? Biz seni eleştirmekten vaz mı geçelim bay Boltaç? Gelip sana sarılmamızı ve seni teselli etmemizi mi bekliyorsun?
Neymiş? Yazılanlardan ve sana yöneltilen eleştirilerden dolayı ailen ve çocukların üzülüyor imiş.
Elbette ki hiçbir insanın üzüntüsünü çekiştirecek değiliz; fakat bay Boltaç siz eşinizin ve çocuklarınızın üzülmelerini bir kenara bırakın! Başka eşlerin ve çocukların sizin yüzünüzden üzüldüğünü hiç düşündünüz mü?
Bu memlekette sadece senin mi çocuğun var? Herkesin bir ailesi var, Ali. Onlarca aile senin yüzünden huzursuz bay Boltaç! Nice eş ve çocuk aylardır tatsız! Ulan, doğmamış çocuk bile senin yüzünden üzüldü! Nasıl mı?
Hamile kadını Tarsus'un sıcağında çöp toplamaya gönderdiğin zaman insanlığının seviyesini göstermiş oldun, be Ali!
Senin yüzünden işten ayrılmak zorunda kalan, mobbinge maruz kalan ve görev yeri değiştirildiği için kahrolan eşler yok mu sanıyorsun? Hangi alemdesin, bir bilsen!
İnsanlık Dersi Verecek En Son Kişisin
Mahkemelik olduğunu insanların ailesi ve çocukları yok mu sanıyorsun? Ceza aldığını davalar malum. Suç işlerken karşındaki kişinin bir ailesinin var olduğunu anlaman için o aileye mensup olman mı gerekiyor?
Senin yüzünden onlarca aile huzursuzluk yaşadı aylarca. Psikolojik destek alanlar, problem yaşayanlar oldu. Hala yaşayanlar var.
Ailenin üzüldüğünü ifade ederek kameralar önünde “ailesi için üzülen başkan” intibaı uyandırmaya çalışıyorsun!
Palavra bunlar Ali! Sen sadece duygu sömürüsü peşindesin. Senin hakkında yazanlar senden birşey talep etmişse bunu açıkça dile getir, öyle genel konuşup kimseyi zan altında bırakma! Senden bir beklenti içerisinde olanları ifşa etmezsen yalancısın!
Temiz adam olduğunu söylüyorsun. Çocukların üzülüyor diye gözyaşı döküyorsun! Çocuklarının gözyaşı, başka çocukların gözyaşlarına sebep olduğun için olabilir mi?
Ağlayan çocukların tek sebebi sensin, Ali!
Şaibeli İşler Yapıyorsun
Son dönemlerde tasarruf tedbirleri kapsamında genelgeler yayınlandı. Başkanı bulunduğun Tarsus Belediyesi de bu çerçevede bazı tedbirler aldı. Evet, Tarsus Belediyesi, ciddi bir mali kriz içerisinde. Bu konuda nasıl bir tedbir aldığını bilmiyorum; fakat hemen her ortamda belediye kasasındaki eksikliği dile getiriyorsun.
Ben “eksiklik” diyorum; ama sen onun “yokluk” olduğunu biliyorsun! Hizmete gelince para az! Fakat konsere para buluyorsun!
Konser alanının güvenliğini sağlaması için özel bir şirkete yüzbinlerce lira ödeyebiliyorsun. Yetmezmiş gibi kedi-köpek maması için ihale açtırıp milyonlarca lira parayı buhar ediyorsun. İhalelerde belirtilen rakamlar dudak uçuklatan cinsten. KDV’si hariç…
Kedi-köpeğe, konsere para ayırmaktan Tarsus'a birşey bırakmadın be Ali!
Sen kimin belediye başkanısın, söyler misin?