Zeynel BOĞAN
Köşe Yazarı
Zeynel BOĞAN
 

Mersin Ak Parti Merkezli ŞİKÂYETNAME

Fuzûlî, Şikâyetnãme adlı eserini Kanuni Sultan Süleyman dönemindeki bürokrasiyi, rüşvetçiliği ve yozlaşmayı yeren kâfiyeli nesir tarzında yazmıştır. Giriş cümlesi "Selâm verdim rüşvet değildir deyü almadılar" olan Şikâyetname benim bu yazımda ilham kaynağım oldu. Kafiye yok ama üslup Şikâyetname üslubu. Ama bu Şikâyetname Ak Parti Dönemi ve Mersin Merkezli bir Şikâyetname. Dedim: Arkadaşlar Mersin'de neler oluyor? Dediler: Sormayın! Ak Partiye oy verdik. Milletvekilleri seçtik. Artık bize selam sabah yok. Dedim: Ak Partiden kaç tane milletvekili seçtiniz? Dediler: Zar zor 3 milletvekili seçtik. Ama şimdi durum hiç iyi değil. Partimizden biz de memnun değiliz. Dedim: Ak Partiye oy verdiniz de ne oldu? Dediler: Vallahi Reis hatırına oy verdik. Reis olmasa biz bunları zaten tanımazdık ki. Reis bizim kırmızı çizgimizdir. Dedim: Üç milletvekilinden hangisine tekrar oy verirsiniz? Dediler: Elimiz kırıla. Bizimle ilgilenen, derdimizi dinleyen, düğünümüze, cenazemize gelen tek bir vekil var. O da bayan. Mecliste de görevi olunca o kadar yapabilir. Diğerleri bizi unuttu, biz de onları. Onlar fakirleri ne yapa! Zenginler varken bizimle ne işleri ola ki! Dedim: Madem fakirsiniz. Ak Parti milletvekillerine bir daha oy vermeyeceksiniz. Seçim olursa ne yapacaksınız? Dediler: Reis ne derse ona göre. Reisi seviyoruz. Dedim:  Bazı Ak Parti milletvekilleri birbiri ile konuşmuyormuş. Haberiniz var mı? Dediler: Onların derdi başkadır. Kendi menfaattarı için yaparlar. Bizimle ilgili olamaz. Hem onlar bizim için birbiri ile neden konuşmamazlık yapsınlar ki? Biz kimiz? Onların çoğu kibirli. Sorun kesin kibirli ademoğlu ile alakalı! Dedim: Ak Parti İl Başkanı hakkında ne biliyorsunuz? Dediler: İl başkanını resimlerde görürüz. Gerile gerile yürürken veya kasıla kasıla konuşurken. O Reisin il başkanı değil. Zenginlerin il başkanı. Dedim: Ak Partililer zengin olurmuş. Siz zengin değil misiniz? Dediler: Biz de zamanında Ak Partide siyasete başlasaydık onlar gibi zengin olurduk. Onlar fakir başladılar, zengin oldular. Artık bizi tanımıyorlar. Dedim: Siyasete başlamak nasıl zengin eder insanı? Dediler: Bir süre hak ve hukuk dersin. Bakarsın olmuyor. Kul hakkı dersin. Sonra ben de bir kulum dersin. Artık haram girmiştir kursağına. Önüne geçemezsin. Bir noktadan sonra helal sana uğramaz olur. Eskiler öyle derler. Haram bir kursağa girmeye görsün artık helal girmez o kursağa. Dedim: Haksızlık, yolsuzluk var mı? Dediler: Diz boyu. Selam bile artık parasız alınmıyor. Parasız adam yerine konulmuyor. Dedim: Ya ahlak, maneviyat? Dediler: Sağolsun son zamanlarda el birliği ile yok ettiler toplum ahlakını. Artık erkek, kadın belli olmaz hale geldi. Sokaklara bir bakın. Ne ahlak kaldı ne de maneviyat. Dedim: Ak Partiye rağbet azaldı mı? Dediler: Ak Parti Mersinde gün geçtikçe eriyor. Halk, Ak Parti’den uzaklaşıyor. Dedim: Bu soğumanın nedeni ne ola ki? Dediler: İl başkanı kendini sağlama aldı. Kibirden kendisine yaklaşmak mümkün değil. Biz neyiz ki! Seçimden seçime lazımız onlara. Dedim: Başka ne ola ki? Dediler: İl yöneticileri hep aynı yüzler vitrinde. Yeni yüzler yok. Yıllardır aynı isimler değişmeden devam ediyor. Yeni alınanlar göstermelik. Sadece yönetim kurulunda manken görevi görüyorlar. İl yöneticileri makama güç vermiyorlar! Makamdan güç alıyorlar! Ahbap çavuş ilişkisi anlayacağınız! Dedim: Ya ilçe başkanları? Dediler: Hiç sorma. Hepsi il başkanının ya okul arkadaşı, ya da Ankara'da çevresi olan parti büyüklerinin arkadaşı. Araları çok iyi. Onlar da il başkanının yolunda gidiyorlar. Soğuttular Mersinlileri Ak Partiden. Hep birlikte yaptılar bunu. Artık biz kimseye Ak Partiye gel diyemiyoruz. Adamlar haklı. Biz bile soğuduk bu Mersin yönetiminden. Dedim: O kadar var mı? Durum bu kadar kötü mü? Dediler: Mersin il yöneticisi Bakanın karşında bile ceketin önünü iliklemiyor. Bakan niye baksın Mersin'e? İşimiz Allah’a kaldı. Hepimiz Allah’a emanetiz. Allah’tan ümit kesilmez. Dedim: Çare ne ola ki? Dediler: Kesinlikle değişim. Bu böyle gitmez. Reis’e zarar! Ak Partiye zarar! Mersin’de Ak Parti teşkilatı değişmedikçe gerileme devam eder! Dedim: Sadece İl Teşkilatı değişse yeterli olur mu? Dediler: Asla. Toptan değişim şart. Öncelikle Silifke, Erdemli, Mut, Bozyazı. Acilen. Değişmeden Olmaz. Ak Parti erir biter. Dedim: Sabah ola hayrola! Reis sizi dikkate alır. Evvela Allah’a sonra da Reis’e güvenin! Dediler: Reise saygımız sonsuz. Ama Mersinde Ak Partinin durumu acil müdahale gerektiriyor. İnşallah Reise bu isteğimiz ulaşır. Dedim: İnşallah! Dediler: İnşallah!
Ekleme Tarihi: 20 Eylül 2025 -Cumartesi

Mersin Ak Parti Merkezli ŞİKÂYETNAME

Fuzûlî, Şikâyetnãme adlı eserini Kanuni Sultan Süleyman dönemindeki bürokrasiyi, rüşvetçiliği ve yozlaşmayı yeren kâfiyeli nesir tarzında yazmıştır. Giriş cümlesi "Selâm verdim rüşvet değildir deyü almadılar" olan Şikâyetname benim bu yazımda ilham kaynağım oldu. Kafiye yok ama üslup Şikâyetname üslubu.

Ama bu Şikâyetname Ak Parti Dönemi ve Mersin Merkezli bir Şikâyetname.

Dedim: Arkadaşlar Mersin'de neler oluyor?

Dediler: Sormayın! Ak Partiye oy verdik. Milletvekilleri seçtik. Artık bize selam sabah yok.

Dedim: Ak Partiden kaç tane milletvekili seçtiniz?

Dediler: Zar zor 3 milletvekili seçtik. Ama şimdi durum hiç iyi değil. Partimizden biz de memnun değiliz.

Dedim: Ak Partiye oy verdiniz de ne oldu?

Dediler: Vallahi Reis hatırına oy verdik. Reis olmasa biz bunları zaten tanımazdık ki. Reis bizim kırmızı çizgimizdir.

Dedim: Üç milletvekilinden hangisine tekrar oy verirsiniz?

Dediler: Elimiz kırıla. Bizimle ilgilenen, derdimizi dinleyen, düğünümüze, cenazemize gelen tek bir vekil var. O da bayan. Mecliste de görevi olunca o kadar yapabilir. Diğerleri bizi unuttu, biz de onları. Onlar fakirleri ne yapa! Zenginler varken bizimle ne işleri ola ki!

Dedim: Madem fakirsiniz. Ak Parti milletvekillerine bir daha oy vermeyeceksiniz. Seçim olursa ne yapacaksınız?

Dediler: Reis ne derse ona göre. Reisi seviyoruz.

Dedim:  Bazı Ak Parti milletvekilleri birbiri ile konuşmuyormuş. Haberiniz var mı?

Dediler: Onların derdi başkadır. Kendi menfaattarı için yaparlar. Bizimle ilgili olamaz. Hem onlar bizim için birbiri ile neden konuşmamazlık yapsınlar ki? Biz kimiz? Onların çoğu kibirli. Sorun kesin kibirli ademoğlu ile alakalı!

Dedim: Ak Parti İl Başkanı hakkında ne biliyorsunuz?

Dediler: İl başkanını resimlerde görürüz. Gerile gerile yürürken veya kasıla kasıla konuşurken. O Reisin il başkanı değil. Zenginlerin il başkanı.

Dedim: Ak Partililer zengin olurmuş. Siz zengin değil misiniz?

Dediler: Biz de zamanında Ak Partide siyasete başlasaydık onlar gibi zengin olurduk. Onlar fakir başladılar, zengin oldular. Artık bizi tanımıyorlar.

Dedim: Siyasete başlamak nasıl zengin eder insanı?

Dediler: Bir süre hak ve hukuk dersin. Bakarsın olmuyor. Kul hakkı dersin. Sonra ben de bir kulum dersin. Artık haram girmiştir kursağına. Önüne geçemezsin. Bir noktadan sonra helal sana uğramaz olur. Eskiler öyle derler. Haram bir kursağa girmeye görsün artık helal girmez o kursağa.

Dedim: Haksızlık, yolsuzluk var mı?

Dediler: Diz boyu. Selam bile artık parasız alınmıyor. Parasız adam yerine konulmuyor.

Dedim: Ya ahlak, maneviyat?

Dediler: Sağolsun son zamanlarda el birliği ile yok ettiler toplum ahlakını. Artık erkek, kadın belli olmaz hale geldi. Sokaklara bir bakın. Ne ahlak kaldı ne de maneviyat.

Dedim: Ak Partiye rağbet azaldı mı?

Dediler: Ak Parti Mersinde gün geçtikçe eriyor. Halk, Ak Parti’den uzaklaşıyor.

Dedim: Bu soğumanın nedeni ne ola ki?

Dediler: İl başkanı kendini sağlama aldı. Kibirden kendisine yaklaşmak mümkün değil. Biz neyiz ki! Seçimden seçime lazımız onlara.

Dedim: Başka ne ola ki?

Dediler: İl yöneticileri hep aynı yüzler vitrinde. Yeni yüzler yok. Yıllardır aynı isimler değişmeden devam ediyor. Yeni alınanlar göstermelik. Sadece yönetim kurulunda manken görevi görüyorlar. İl yöneticileri makama güç vermiyorlar! Makamdan güç alıyorlar! Ahbap çavuş ilişkisi anlayacağınız!

Dedim: Ya ilçe başkanları?

Dediler: Hiç sorma. Hepsi il başkanının ya okul arkadaşı, ya da Ankara'da çevresi olan parti büyüklerinin arkadaşı. Araları çok iyi. Onlar da il başkanının yolunda gidiyorlar. Soğuttular Mersinlileri Ak Partiden. Hep birlikte yaptılar bunu. Artık biz kimseye Ak Partiye gel diyemiyoruz. Adamlar haklı. Biz bile soğuduk bu Mersin yönetiminden.

Dedim: O kadar var mı? Durum bu kadar kötü mü?

Dediler: Mersin il yöneticisi Bakanın karşında bile ceketin önünü iliklemiyor. Bakan niye baksın Mersin'e? İşimiz Allah’a kaldı. Hepimiz Allah’a emanetiz. Allah’tan ümit kesilmez.

Dedim: Çare ne ola ki?

Dediler: Kesinlikle değişim. Bu böyle gitmez. Reis’e zarar! Ak Partiye zarar! Mersin’de Ak Parti teşkilatı değişmedikçe gerileme devam eder!

Dedim: Sadece İl Teşkilatı değişse yeterli olur mu?

Dediler: Asla. Toptan değişim şart. Öncelikle Silifke, Erdemli, Mut, Bozyazı. Acilen. Değişmeden Olmaz. Ak Parti erir biter.

Dedim: Sabah ola hayrola! Reis sizi dikkate alır. Evvela Allah’a sonra da Reis’e güvenin!

Dediler: Reise saygımız sonsuz. Ama Mersinde Ak Partinin durumu acil müdahale gerektiriyor. İnşallah Reise bu isteğimiz ulaşır.

Dedim: İnşallah!

Dediler: İnşallah!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.