Öğrenme dönüşümü getirir. Dönüşüm öğrenmenin sonucudur. Aslında eğitim öğrenmeden ibarettir. Öyle ise eğitim de dönüştürür veya dönüştürmesi gerekir.
Özellikle yetişkinler sözkonusu olunca dönüşüm ve öğrenmeden bahsedilir ama insanoğlunun öğrenmesi çok erken dönemde başlar. Beşer olarak dünyaya gelen insan çevresini ve çevresine olup biten olayları keşfetme ve anlamlandırma çabasına girer. Her keşif bir öğrenmedir ve her öğrenme zihinsel bir yapılanma ve dönüşüm getirir. Öyle ise insanoğlu dünyaya gelir gelmez dönüşmeye başlar. Bu nedenle beşer olarak dünyaya gelen insan eğitimle ve öğrenme ile insanlaşır. Bu durumda bir insanlaşma süreci olan eğitim aynı zamanda öğrenme ve dönüşüm anlamına gelir.
Bu nedenle dönüşümü yetişkinlik dönemi ile başlatmak hatalı görünüyor. Dönüşümsel Öğrenme Kuramı (Transformational Learning Theory) yetişkin eğitimi ve öğrenmesi üzerinde odaklanmakta ve yetişkinlerde dönüşümün nasıl gerçekleştiğini açıklamaktadır.
Dönüşümsel Öğrenme kuramında yetişkinlerin yaşadığı, deneyimlediği ve onları olumu veya olumsuz yönde etkileyen olaylar dikkate alınır. Böylece yetişkinin sorgulaması ve eleştirel düşünme becerisine bağlı olarak deneyimlediği olayın etkisi sonucunda bir dönüşüm yaşamasına neden olan süreç dönüşümsel öğrenme olarak adlandırılır.
Bu dönüşüm, yetişkinlerin düşünme biçimi, inançları, önyargıları, kişilik algıları, olayları ve yaşamı algılama biçimleri gibi düşünce ve duygu boyutunda meydana gelir. Sonuçta bir değişime ve dönüşüme yol açar.
İnsanın, insan, hayvan, eşya gibi sevdiği bir şeyi veya varlığı kaybetmesi, yaşadığı deprem gibi bir felaket, şans oyunlarında çok büyük para kazanması, zengin iken birdenbire zenginliğini kaybetmesi bu değişim ve dönüşüme yol açan nedenlerden bazıları olabilir. Ama burada dönüşümü başlatacak anahtar beceri kişinin geriye dönük düşünme (Reflective Thinking) beceridir. Bir noktada durup olan olaylar, nedenleri ve sonuçları üzerinde düşünmeye başlaması insanda hepsinden önce zihinsel bir dönüşümün yolunu açar.
Zihinsel dönüşüm, geriye dönük düşünme becerisine bağlı olarak zihinde oluşan bir kaos veya kafa karışıklığı ile başlar. Peki, bu dönüşüm zihinsel dönüşüm olarak kalır mı? Hayır.
Zihinsel dönüşüm dışa vurur ve belki de yaşam sürecinde çok dikkat çeken duygusal ve fiziksel dönüşümlere de yol açar. Günlük hayat içinde karşılaştığımız, gözle görülen veya gözlemlenebile birçok değişim önce zihinde başlayan bir dönüşüm sonucu meydana gelmektedir.
Hayatının bir kısmında dindar olan bir kişinin yaşadığı bir olay nedeniyle ateist olması veya ateist olan birinin yaşadığı bir olay veya felakete bağlı olarak dindar olması böyle bir zihinsel dönüşümün sonucudur. Bu bağlamda sizin yaşamınız boyunca sizi etkileyen, düşünce ve inanç dünyanızda değişim ve dönüşüme yol açan olayları ve niçin sizde değişim olduğunu ayrıntılı olarak açıklamanız gerekmektedir
Günlük hayat içinde karşılaştığımız pek çok zihinsel dönüşüm sonucu diğer alanlara da yansımış değişim ve dönüşüm örnekleri vardır: Kişinin hidayete ermesi, din değiştirmesi, cinsiyet değiştirmesi, vatanını değiştirmesi, giyim tarzını değiştirmesi bunlardan birkaçı.
Demek ki insanlaşma süreci öğrenme ile başlıyor ve sürekli bir değişim ve dönüşüm getiriyor. Özellikle zihinsel dönüşümler insanın duygu dünyasını da etkilediği gibi görünen dış dünyasını de etkiler. Sonuçta gözle görünen ve çoğu zaman dikkat çeken dönüşümler meydana gelir.
Öğrenme ve insanlaşma böyle bir şey! Hayatboyu öğrenme de denilen bu süreç hayatın sona ermesi ile sona erer mi yoksa devamı var mı?
Allahu alem; "Allah en iyisini bilir".