Mersin’de FETÖ ile ilgili haberleri gözden geçireyim dedim. Süreç içinde neler yazılmış, ne değişmiş, son durum ile ilgili haberler ne yönde diye merak ettim. Mersin’deki FETÖ ile ilgili karşılaştığım birkaç haber ve değerlendirmemi yazmak zorunda olduğumu düşündüm. Zira FETÖ bitti mi veya FETÖ’nün siyasi ayağı temizlendi mi soruları hep karşılaştığım sorular oldu. Tarih 24 Mart 2018. Anadolu Ajansı FETÖ arşivi ile ilgili haberi verirken Terör örgütü FETÖ’nün, Türk Silahlı Kuvvetlerinde kendisinden olmayanları sindirmek için kullandığı gizli çekimlerden oluşan şantaj görüntülerinin yer aldığı arşivin ele geçirildiğini yazmış. Burada “kendisinden olmayanları sindirmek için kullandığı gizli çekimlerden oluşan şantaj görüntüleri” dikkatimi çekti. Bu tür şantajlar ve sindirme stratejisi tam de FETÖ’ye özgü bir taktik. Aklıma BİREBİR HABER’de yazılan köşe yazıları geldi. Bir akademisyen üniversite yönetiminin baskısı, iftirası ve şantajından korktuğunu ifade etti daha geçenlerde. Adını ve unvanını vermekten korktuğunu ifade eden bu akademisyen üniversitesinde rektör adayı olan veya rektörlük için adı geçen akademisyenler hakkında suç ihdas edilerek soruşturmalar açıldığını söyledi konuşmamızda. Aklıma hemen FETÖ ile ilgili haberde geçen “kendisinden olmayanları sindirmek için kullandığı gizli çekimlerden oluşan şantaj” ifadesi geldi. Bir olay da Mersin Milli Eğitimde. Gazetemize henüz gelen bir ihbar var. Mersin’de bir okul müdüresine bir iftira atılıyor. Müdireye soruşturma açılıyor ve kadın görevden alınıyor. Müdire hanım mahkemeye başvuruyor mahkemeyi kazanıyor. Soruşturma ile görevden alınan müdire hanımın yerine okul müdürlüğü için Ak Parti Mersin il başkanlığı eliyle veya referans olarak bir müdür atanmak isteniyor. Atanmak istenen müdürün iki kardeşi FETÖ terör örgütü bağlantılı ve bu nedenle Amerika’ya kaçmış. Bu konuda hassas davranan Milli Eğitim Müdürlüğü Ak Parti İl Başkanlığının referans olduğu atamayı durduruyor. Bu ihbar doğru ise FETÖ’nün kendisinden olmayanlara iftira atması, soruşturma açması ve sonra da boşalan kadroya kendi adamını yerleştirmesi taktiği devam ediyor demektir. Mersin Ak Parti İl Başkanlığının FETÖ sevdasının kaynağı nedir? Ak Parti İl Başkanlığı Milli Eğitim Müdürlüğünün gösterdiği hassasiyeti göstermemesinin nedeni ne? Anadolu ajansının aynı haberinde geçen cümle şöyle: “Bu şekilde komuta kademesine kendi mensuplarını yerleştirmek isteyen FETÖ'nün, bazı TSK mensuplarının yanına kendilerine rakip gördüğü üst düzey isimleri de ekleyerek terfilere yön verdiği belirtildi.” İhbar doğru ise Mersin Milli Eğitimde de aynı taktik uygulanıyor desek yanlış olur mu? Sırada 22 Şubat 2018 tarihli Sabah gazetesinde Ersin Ramoğlu imzalı köşe yazısı var. Bu yazıda da FETÖ’nün Mersin’e çöreklenmesi ve Mersin stratejisi ele alınmış. Yazıda Mersin FETÖ’nün Mersin’i ahtapot gibi sardığı, eski AK Parti İl Başkanı Mekin Merter Salt döneminin, Gülen'in Mersin'i çiftlik yaptığı dönem olduğunu ifade ederek FETÖ’nün para almadığı işadamlarına da kumpas kurduğunu yazıyor. Mekin Merter Salt şimdi cam sektöründe devam ediyor. Değişen birşey yok. Ama aklıma bir soru takılıyor? Mekin Merter Salt  döneminde FETÖ’nün çiftliği olan Mersin’de işadamlarından para alma işi devam ediyor mu? Ramoğlu’na göre o dönemde FETÖ, Mersin Gümrük Başmüdürlüğü'nde de üs kurmuştu. FETÖ'cü polis ve yargı mensupları gümrükçülerle ortaktı. Fetullah Gülen o güzelim şehri yıllarca böyle sömürüp durdu. O tarihlerde Mersin’de bunlar olurken ve o dönemde FETÖ Mersin’de bu kadar etkili ve belirleyici iken günümüze gelindiğinde bu etki ve belirleyiciliğin tümüyle yok olduğunu söylemek mümkün mü? Bu sorunun cevabı elbette Hayır. Ramoğlu aynı köşede 4 Temmuz 2024 tarihli yazısında kripto FETÖcülere vurgu yapıyor. Mersin’de FETÖ'ye okul yaparak hizmet eden kriptolar yine mi işbaşında? Sorusunu sorarak Mersin’de FETÖ’nün kripto olarak hala aktif olduğunu vurgulamaktadır. Aktif olan kripto FETÖcüler olarak “kimi yapsatçı, kimi otelci olarak FETÖ'ye hizmete devam mı?” sorusunu soruyor. Ayrıca FETÖ’nün seçimlerde de aktif olduğunu ima ederek “Mersin'de kimler DEM-CHP koalisyonunda at oynatıyor?” sorusunu soruyor. Sorular yerinde ve bir gazeteci olarak sorulan sorulara evet diyorum. Gözlemlerime göre kripto FETÖcüler hala aktif. “Kripto FETÖcüler, Mersin'de üs kurdu” iddiasına katılıyorum. Mersin’de yapılan seçimlerde özellikle DEM-CHP koalisyonunda FETÖ katkısını kimse inkâr edemez. Tarih 6 Ağustos 2025. Bir aydan biraz hazla bir süre önce gene Ramoğlu aynı köşesinde değişmeyen FETÖ taktiğini ele aldı. Yazıya göre deşifre olmamak için sürekli kılık değiştirmek FETÖ taktiğidir. Bu nedenle onlar “Binbir suratlı şeytandır”. Bu dönemde Mersin hala FETÖ üssü olmaya devam ediyor mu? Evet “Mersin, FETÖ'nün üslerinden biriydi. Herifler Google'daki kayıtları sildirmiş. Vukuatların hiçbiri yok Google'da.” Fakat Mersin, “FETÖ'nün alengirli elemanlarıyla dolu. FETÖ kolay bitmez, kriptolar her yerde.” Bu da demektir ki Ramoğlu’nun da tespit ettiği gibi Mersin FETÖ'nün alengirli elemanlarıyla dolu. Peki bu durumda üniversitede akademisyenlere açılan soruşturmalar, ihdas edilen suçlar kripto FETÖ’cüler ile ilgili olabilir mi? Veya Mersin Milli Eğitimde kendisine iftira atılan müdire hanım hakkında soruşturma açılması, sonra da kardeşleri aleni FETÖcü olduğu için Amerika’ya kaçmış olan birisi boşalan müdürlüğe atanmaya çalışması işinin içinde FETÖ olamaz mı? Ya bu atamaya referans olanlar? Bu arada Mersin Üniversitesi’ne rektör ataması ile ilgili olarak “tavşan aday” ifadesini de unutmayalım. Velhasıl Mersin FETÖ'nün alengirli elemanlarıyla dolu. Bir Mersinli gazeteci olarak Mersin ve FETÖ hassasiyeti için gazeteci Ali Ersin Ramoğlu’na teşekkür ederim. Keşke Mersinli gazeteciler de Mersin’e FETÖ ile ilgili olarak aynı hassasiyeti gösterseler!